Yeniçağın başta kişisel bilgisayarlar, İnternet ve mobil teknolojilerin yaygınlaşması ile başladığını söyleyen Doruk Otomasyon Uluslararası Genişlemeden Sorumlu YKU Aylin Özden, o çağın başında doğan ve günümüzde dijital desteklerle yaşamını sürdüren neslin artık karar vericiler arasında girmeye başladığını açıklayarak, yeni neslin tüm beklentileri ve yaşam tarzlarının bizlerden farklı olduğunu vurguladı. 
Aylin Tülay Özden, dijital araç kullanımları ile yaşam kalitelerinin, beslenme, sağlık, spor, eğlence, eğitim, alışveriş alanlarında kaliteli, ekonomik, gelişmiş halde ve istedikleri gibi yönetebilmelerinin yeni neslin normali olduğunu, üstelik bunu çok az vakit harcayarak yapabildiklerini aktardı. Özden, yalnızmış gibi gözükseler yeni neslin, dijital ortamlardaki grupları,  arkadaşları ve hatta oyun partnerleriyle takım çalışmalarına daha alışkın ve daha yatkın olduklarının da altını çizdi. 

Özden, tüm sanayi üreticilerinin, bu kuşaktan pek çok temsilcinin fikrini alarak yeni ürün ve iş modelleri geliştirip, değişen dünyaya nasıl adapte olacağını kurgulamak durumunda olduğunu aktardı. Özden’e göre konu aslında ana sanayiden başlayıp en alttaki hammadde üreticisine kadar uzanan tüm zinciri kapsıyor. Meseleye üst bir boyuttan bakıp işletmeleri robot ve yazılımlar, yapay zeka uygulamaları ile donatarak karanlık fabrikaya dönüşmenin yeterli olmayacağını söyleyen Aylin Tülay Özden, Yeni iş modellerinin neleri gerektirdiğini şöyle aktardı: 

NELERİ GEREKTİRİYOR?

Yeni iş modelleri; ürün ve hizmetler hakkında stratejik ve radikal kararlar verebilmeyi, işletmenin ürün tasarımından başlayarak, üretim hattı ve üretim yöntemlerine hatta pazarlamasına dek her fonksiyonu için inovatif düşünce ve geliştirmeleri, temel değerler merkezine koymayı gerektiriyor. Yeni iş modelleri, yalnızca ana sanayi değil, son kullanıcı da dahil olmak üzere müşterilerle ve tüm tedarikçilerle çok sıkı ve güvene dayalı stratejik beraberlikler kurabilmeyi gerektiriyor. Ayrıca onlarla aynı takımda olduğunu hissedebilmeyi, takım olarak hareket edebilmeyi ve takım olarak değişebilmeyi gerektiriyor. Yeni iş modelleri ayrıca müşterilerin gelecekteki ihtiyaçlarını bugünden karşılayacak inovasyona vakit ayırmayı da zorunlu hale getiriyor.