Çimsa CEO’su Ülkü Özcan, Çimsa olarak 2019 yılında, kısa, orta ve uzun vadede sürdürülebilir büyümeyi, verimliliği ve kârlılığı ivmeleyecek önemli atılımları hayata geçirdiklerini belirterek,  2019 yılına damgasını vuran önemli gelişmelerinin İspanya’da yer alan Buñol Fabrikası’nın satın alma sözleşmesinin imzalanmaları olduğunu vurguladı. Bir diğer değerli kazanımlarının ise Çimsa Americas’ın yatırım sürecinin tamamlanması ve ticari faaliyete başlaması olduğunu belirten Özcan, bu yatırım ile Amerika’daki varlıklarını daha da güçlendirecek bir adım attıklarını hatırlattı. 

Çimsa’nın UN Global Compact’in aktif bir katılımcısı ve Türkiye Ağı’nın üyesi olduğunu belirten Ülkü Özcan, benimsemiş oldukları sürdürülebilirlik yaklaşımlarını, müşterilerinin yanı sıra üyesi oldukları topluma, çalışanlarına, hissedarlarına ve diğer paydaşlarına olan taahhüdlerini yerine getirmelerine olanak sağladığını vurguluyor. Çimsa’nın, sürdürülebilirlik ajandasını Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA)’nı içselleştirecek şekilde güncellediğini belirten Özcan, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının, farklı gelişmişlik seviyesindeki ülkeler için geçerli 17 evrensel hedeften oluşan bir eylem çağrısı olduğuna işaret ederek küresel ve yerel sürdürülebilir kalkınma uygulamalarına bir çerçeve oluşturmak amacıyla da 2030’da tamamlanacak bir yol haritası sunduğunu aktarıyor. Çimsa olarak “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği”, “İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme”, “Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı”, “Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar”, “Sorumlu Üretim ve Tüketim” ve “İklim Eylemi” olmak üzere altı Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’nı desteklediklerini açıklıyor.

BAŞARISINI YÜKSELTECEK ÇALIŞMALARA İMZA ATAMAYA DEVAM EDECEK

Çimsa’nın yarım asra yaklaşan deneyimi, geniş ürün yelpazesi, yenilikçi iş anlayışı ile yarınlara emin adımlarla ilerlediğini belirten Ülkü Özcan, insana ve çevreye saygılı yaklaşımı ile 2019 yılında kurumsal değerlerini ve stratejik temellerini yeniden belirlediklerini, “İnsan Odaklılık” değerlerinden ilham alarak Çimsa Cares kültürel dönüşüm programını başlattıklarını kaydediyor. Özen kültürlerinin; müşteri, insan kaynağı, tedarikçi ve hissedarların beklentilerinin etik, şeffaf, dengeli ve adil bir yaklaşımla ele alınıp cevaplanmasını ve sürdürülebilirliğin tüm çalışmalarda temel bir odak olarak gözetilmesini hedeflediklerini kaydeden Özcan, bu hedefle de “Çağının Çağdaşı Çimsa” olma yolunda geleceğe özenle bir adım daha attıklarını belirtiyor.

 Yıllık 100 milyon ton seviyesinde çimento üretim kapasitesine sahip olan Türkiye’nin, dünyanın önde gelen çimento üreticileri arasında yer aldığını belirten Özcan, 54 fabrika ve 22 öğütme tesisinin bulunduğu ülkelerinde 2019 yılında 23 milyon ton çimento ve klinker ihracatı ile tarihi bir rekora imza attıklarını kaydediyor.  İhracattaki bu güçlü performansa karşılık iç piyasadaki daralma 2019 yılında da devam ettiğine dikkat çeken Özcan, 2020 ve sonrasında, küresel ve ulusal ölçekte, fırsatların ve risklerin eş zamanlı ve dinamik bir süreçte karşılarına çıkmaya devam edeceğini, dijital çağa ayak uyduran, teknolojiyi tüm süreçlerde en verimli şekilde kullanan ve insanı her zaman merkezine alan firmaların kazanacağını belirttiyor.