Geçtiğimiz yıl Kurucusu İsmail Öztürk’ün vefatıyla sarsılan Berta Otomasyon, hızla toparlanarak birçok atılımı hayata geçirdi.

Berta Otomasyon Kontrol Sistemleri Genel Müdürü Süleyman Bilgiç, hedefleriyle ilgili olarak şunları söylüyor: “Dijital endüstride büyümek istiyoruz. Ar-Ge merkezimizde buna dönük kart tasarımları ve imalatları yapacağız. İki yıl içinde kendi ürünlerimizi IoT’ye dönük şekilde endüstride kullanmak istiyoruz. Endüstri platformu dediğimiz, içinde mekanik, robotik, yerli MES-ERP yazılımı, endüstriyel IoT, yerli bulut hizmeti gibi paydaşlarımızın olduğu, grubumuzu etkin hale getirmek istiyoruz.”

Berta Otomasyon’un Kurucusu Merhum İsmail Öztürk’e Allah’tan rahmet dileriz. Süleyman Bey, İsmail Bey ile ilgili sizin düşüncelerinizi almak isteriz…

İsmail Öztürk, endüstride markalaşmış isimlerden biri. Çok uzun zaman önce bu özellikle Endüstri 3.0 konularını yürütmek, firmalara anlatmak, onların kurulumunu, takibini yapmak için sektöre adım atmış, kendini şirketini kurmuş ve büyütmüş. Birçok yerde çok önemli işlere imza atmış. Pandemi döneminde de görevini sürdürdü. Hem firmalara destek vermeye hem de dijitalleşme konusunda fikirlerini aktarmak adına çalışmalarına devam etti. Çok üzgünüz, sektör açısından önemli bir kayıp. Hatta pandeminin ne olduğunu bilmeyen, nasıl bir yara açacağını farkında olmayan kişilere de büyük bir bilgi gibi oldu. Söylenenlere, önerilere kulak asmayan birçok kişi bu haberle şok oldu ve biraz daha farkına vardı. Bize düşen görev, onun bıraktığı bu bayrağı devam ettirmek. Hem onun adını yaşatabilmek hem de sektörde onun eksikliğini hissettirmemek için bayrağı devraldık. İnşallah, onun adına güzel işler başaracağız.

Endüstri 3.0’dan bu yana belki de kimsenin konuşmadığı zamanlarda bunu anlatmak o kadar da kolay değildi değil mi, nasıl bir yolculuğu olmuş?

Zor bir yolculuk olmuş. 2010 yılında şirketini kurup bu konuda adım attığında birçok engellerle karşılaşıyor. Şu anda bile teknolojiyi, dijitalleşmeyi, inovasyonu anlatmak herkesin kafası karışık olduğu için zor; ama 2000’li yılların başlarında çok daha zordu. Teknolojik ürünlerimiz de çok fazla gelişmiş değildi, fakat bunu bıkmadan var gücüye anlattı. Bazı firmalarda birtakım yollar da kat edildi. O çabaların hatırına bir şeyler yapılmak istendiğinde, sadece o yapıyor, işin içerisinde diye konuyu anlamamasına rağmen kabul eden çeşitli firmalarla iş birliği yaptı. Şirketini bir mühendislik firması olarak kurup, ardından çeşitli partnerlikle büyütmüş ve sektöre çok sayıda mühendis kazandırmış. Eğitimler vermiş ve insan kaynağı da yaratmış bir kişi. Dijitalleşmeye gittiği yolda şirketinin de bu yolda gelişmesi gerektiğini bildiği için, bu alanda da adımlar atmış. Gerek çalışanları gerekse çizdiği yol olsun öncelikle firmasından başlamış. Bizler de bunu devam ettirip, yeni fikirlerle ve konularla daha iyi yerlere taşıyacağız. Allah rahmet eylesin.

Berta Otomasyon’un 2021 yılı iş gündeminde neler var? 

2020 yılı bizim için hızlı ve projelerle başladı. Ne yazık ki ardı ardına felaketler yaşadık. Kurucumuzu, herkesin mühendislik otoritesi saydığı, abimiz İsmail Öztürk’ü genç yaşında kaybettik. Çalışanlarımızla hatırasını yaşatmak, ileriye taşımak için daha da çok çalıştık. 2020 biterken, otomasyondaki gücümüzü, dijitalleşme ve teknoloji üretmeye taşıyacağımız Berta Otomasyon Ar-Ge Merkezi’ni kurduk.

Bünyenizde bir de test atölyeniz bulunuyor. Atölyenizde ne tür çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz? 

AC hız kontrol cihazı, servo motor ve sürücüleri test ettiğimiz atölyemizi kurduk. Servo motorlarımızın güç/enkoder kablolarını çeşitli uzunluk ve kesitlerde oluşturabiliyoruz. Müşterilerimizin bu ürünler de tamir ihtiyaçlarına cevap vermek için test atölyemizi genişletip tamir bölümünü de ekledik.

Satış sonrası teknik destek konusunda sunduğunuz hizmetler nelerdir?

Berta, her şeyden önce bir mühendislik firması. Müşterimizin makinasına ya da prosesine göre uygun ürün ve çözümleri seçmekle işe başlıyoruz. Doğru ürün seçilmesi en önemli kısmı oluşturuyor. Hem zaman hem de para kaybının önüne geçiyoruz. Daha sonra projenin enstelasyon tasarımı (elektrik projesi, pano seçimi) ve uygulaması, saha montajları, yazılım ve devreye alma aşamalarını da sağlıyoruz.

Robot dediğimizde herkesin tarif ettiği bir tanım var. Ama robotik teknolojiler dediğimizde aslında anlamamız gereken nedir?

Endüstri 4.0 ve robotların yoğun kullanılması, aslında Çin’in üretim gücüne karşı oluşturulduğu söylenir ama Çin bunu çok akıllıca alıp kendisine uyguladı ve daha da ileriye taşıyor. Bizim onlardan göreceğimiz, öğreneceğimiz çok şey var. Robot teknolojilerinde iki tip müşteri var. Birincisi, kendini daha iyi yere getirmek, müşterilerine kurduğu ileri teknolojileri göstermek için bu teknolojiye geçmek istiyor. İkincisi ise, insan odaklı çalışmaktan biraz daha robot odaklı çalışmaya geçmeyi amaçlıyor. İkisi de mantıklı ancak ikisinin de hatalı olduğu yerler var. Aslında robot dediğin zaman verimliliği, sürekliliği, esnekliği, rekabeti ve maliyeti düşünmek gerekiyor. Bu 5 terim doğrultusunda, kendimize bir yol haritası çizmemiz gerekiyor. Şu anda robot sistemleri otomotiv sanayisinde ağırlıklı kullanılmakla birlikte, birçok sektöre girdi. Artık ürünün ilk girişinden itibaren başlıyor ve tüm işlemler bitip de paketlenmesine kadar her yerde robotlar çalışıyor. Çünkü bazı firmalar daha az çalışanla, daha çok üretim yapacağını, personel maliyetini azaltacağını düşünüyor. Genelde de sistemde geri dönüşüm süresi ne kadardır diye hesaplandığında, çalışan işçi maliyetiyle buna bakılıyor. Ama biz bunun yanlış olduğunu söylüyoruz. Çünkü robotlar, birçok işi yapıyor ve daha fazla yapmaya devam edecekler. Fakat bu noktada insan faktörü çok önemli.

Robot teknolojileriyle ilgilenecek, işin sürdürülebilirliği için işe hakim yeni çalışanların istihdam edilmesi gerektiğini firmalara anlatıyoruz. Her yıl robot kullanımı ülkemizde de dünyada da sürekli artış trendinde, ki pandeminin getirdiği kötü koşullarda daha da önem kazandı. Özellikle hijyen gerektiren yerlerde mutlaka robotik teknolojiye geçmek gerektiğini düşünen firmaların sayısı çoğaldı. Firmalara öncelikle kolay yerlerden başlamaları konusunda önerilerde bulunuyoruz. Çünkü robot sistemini ilk defa kurduğumuzda ve bu sistem çalıştığında bir güven ortamı oluşuyor ve güvenle birlikte devam etme kararı daha kolay geliyor. Ancak genellikle en sıkıntılı yerlerden başlamayı talep ediyorlar bu noktada süreç uzuyor hatta başarısızlıkla sonuçlanabiliyor. Böyle olunca da robot teknolojilerine yatırım yapmakla, geçmekle ilgili bir inançsızlık oluşuyor.

Dünyada akıllarımızın karıştığı dijital dönüşümü ve bu süreci nasıl değerlendirirsiniz? Firma olarak kendinizi dönüşümün neresinde konumluyorsunuz? 

Endüstri 4.0 kavramının bizim sürecimize girmesi uzunca bir süre oluyor ama halen daha bunun kelime anlamını nedir, ne değildir onu çözmeye çalışıyoruz. Artık bunu tam anlamıyla uygulamaya başlamanın zamanı geldi. Pandemi süreci hızlandırdı; insanlar verinin ne kadar önemli olduğunu, yorumlamasını, işe yaratacağı katkıyı gördü. Çünkü artık birçok sektörde sahadaki bütün bilgiye ulaşamaz hale geldik. Bunun sıkıntısını yaşadık ve halen daha yaşıyoruz. Belli başlı işlerin dijitalleşmeye geçmesi şart olmuştu. Henüz oranları yüksek değil, çoğu kurumda yaptığı verilere göre Türkiye, Endüstri 2.0 ile 3.0 arasında bir yerde konumlanıyor. Dolayısıyla gidecek daha çok yolumuz var.

Her yerde konuşuluyor ama tam olarak karar verici mercileri ikna etmek kolay değil. Benim bu konuda yorumum, karar verici mercilerin çok fazla konuşulan ortamlarda bulunmamasından ve çok fazla yanlış yönlendirilmesinden kaynaklanıyor. Örnek olarak, firmalar fabrikalarına robot aldığında ya da fabrikanın klimalarını otomatik çalıştırdığında Endüstri 4.0’a geçtiğini düşünüyor. Çok fazla firmaya ziyarette bulunduk. İstanbul’dan Gaziantep’e kadar birçok sanayi bölgesi örnek Endüstri 4.0 fabrikası kurmak istiyor fakat henüz ne olacaklarına henüz karar verememişler. Aslında Endüstri 4.0 yatırım gerektiriyor. Bu da firmaları, yöneticileri korkutan konulardan biri. İşin doğrusunu, yöntemlerini ne kadar çok kişiye anlatırsak daha hızlı yol alacağımızı düşünüyorum.

2021 yılı hedef ve beklentilerinizi öğrenebilir miyiz? 

Geçtiğimiz yıl bizim için yeniliklerle dolu bir yıldı. Hem iş yapış şekillerimiz hem de fiziksel mekanlarımızda yeniliklere gittik. Önümüzdeki yıl içinde büyüme hedeflerimizde, mekanik imalata dönük personel istihdamı ve iki bölgede ofis açmak var. Dijital endüstride büyümek istiyoruz. Ar-Ge merkezimizde buna dönük kart tasarımları ve imalatları yapacağız. İki yıl içinde kendi ürünlerimizi IoT’ye dönük şekilde endüstride kullanmak istiyoruz. Endüstri platformu dediğimiz, içinde mekanik, robotik, yerli MES-ERP yazılımı, endüstriyel IoT, yerli bulut hizmeti gibi paydaşlarımızın olduğu, grubumuzu etkin hale getirmek istiyoruz.