TÜBİSAD Plus'ın 74'üncü bölümünde gündemdeki önemli başlıklardan biri "Üretken Yapay Zeka" konusu ele alındı, TÜBİSAD Danışma Kurulu Üyesi Dr. Soner Canko ve Yapay Zeka Teknolojileri Düşünce Lideri Uğur Özker'in aktarımlarıyla zenginleşen programda; üretken yapay zekanın içerik oluşturma kapasitesi, yaratıcılığa katkısı, öngörü gücü, doğal zeka ile ilişkisi, insan denetiminin önemi, Türkiye'nin finans, sağlık ve eğitim alanlarındaki potansiyeli ve veri odaklı geleceğin meslekleri ele alındı. Ayrıca yapay zekanın “öğrenmesi ama anlamaması” farkı, olasılık temelli yapısı, halüsinasyon sorunları ve kuantum-yapay zeka etkileşimi gibi konular da ele alınan konular arasında öne çıkan başlıklardandı.
Yapay zekanın insanın yaratıcılık yeteneğini nasıl değiştirdiğine dikkat çeken Uğur Özker, “Yapay zeka, yaratıcılık yeteneğini biraz dönüştürüp daha güçlü hale getiriyor. Şöyle düşünelim: Eskiden yaratıcılık için elimizde sadece basit argümanlar ya da çevremizden bulduğumuz, kolay erişebildiğimiz bilgileri kullanabiliyorduk. Ama artık öyle bir şey var ki, dünyanın öbür ucundaki örneklere çok kolay bir şekilde, yapay zeka sayesinde erişebiliyoruz ve bunu aramadan, yapay zeka hazır hâlde direkt bize sunuyor. Yani bir pazarlama kampanyası oluşturacağımız zaman en iyi örneği bizim yerimize bulabiliyor. Bize aslında ücretsiz danışmanlık sağlıyor ve bunu çok hızlı bir şekilde yapıyor. Başka bir konuda, diyelim eğitimle ilgili yeni bir içerik veya materyal/müfredat oluştur dediğimiz zaman, yapay zeka bizim yerimize neye ihtiyacımız olduğunu bizden daha iyi düşünebildiği noktalar dahi olabiliyor. Gün geçtikçe modellerin başarı oranı arttıkça, öngörü konularında ve karar alma mekanizmalarında da ciddi, başarılı sonuçlar ortaya koyabiliyor” dedi.
İnsan ve yapay zeka işbirliğinde kontrol ve sorumluluk konularına da değinen Özker, Soner Canko'nun “Aklımızı kullanmadan, kendi zihnimizi kullanmadan her şeyi yapay zekaya emanet edebilir miyiz, etmeli miyiz?” sorusuna yanıt verdi: Özker, “Bu çok tehlikeli bir şey. Yapay zekada ‘human in the loop' diye bir kavram var; yani karar alma sürecinde insan kontrolünün her zaman olması gerektiğini ortaya koyuyor. Yapay zekayı sadece otomasyon süreçlerinde, operasyonel olarak iş gücünü devretmede kullanabilmemiz gerekir. Karar almayı tamamen yapay zekaya devredersek, bu çok tehlikeli sonuçlara yol açabilir. Örneğin sağlık alanında insanların hayatını kaybetmesine, hukukta yanlış kararlar ve cezalandırmalara ya da finansal durumlarda insanların maddi kayıplar yaşamasına sebep olabilir.” dedi.
 
             
             
                            




 
             
             
             
            