Robot ve otomasyon yatırımlarının yatırım öncesi gerçekleştirdikleri fizibilite çalışmalarının çok ötesinde fayda sağladığını belirten I-Mak Redüktör A.Ş. Otomasyon Sorumlusu Makine Mühendisi Ahmet Mesut Çiftçi, robot yatırımlarına devam edeceklerini bu kapsamda boyahanede yapacakları çalışmalar ile süreci tam otomatik hale getirip daha kaliteli ve daha hızlı üretim gerçekleştirmeyi amaçladıklarını ve taşlama ve dişli azdırma tezgahlarına da entegre edeceğimiz robotik sistemler ile üretim kapasitemizi artırmakla beraber, yüzey kalitesi konusunda kabiliyetlerimizi artıracaklarını ifade etti.

İşçi maliyetlerini düşürme anlamında bir düşüş yaşandı mı?

Firmaların maliyetlerini göz önüne aldığımızda, en büyük pasta payının personel giderlerine ait olduğunu görebiliriz. Özellikle günümüzde yetişmiş, kabiliyetli operatör bulma konusunda sıkıntılar yaşadığımızı söyleyebilirim. Bunun yanında yatırım maliyetlerini de tabi ki göz önünde bulundurmak gerekir. Ancak personel maliyetleri, arıza sebebiyle yaşanabilecek iş kayıpları, operatör hatası sebebiyle meydana gelebilecek maddi kayıplar ve kalite kontrol hatalarını değerlendirdiğimizde üretim kapasitesinin artması ile beraber yatırım maliyetini kısa sürede karşıladığı görebiliriz. Bununla beraber robot kullanılmayan her makina başına en az bir, bazı durumlarda birden fazla operatör istihdam etmek gerekebilir. Robot entegre edilmiş makinalarda ise, bir operatör birden fazla tezgahın takibini yapabiliyor. Bu sayede personel maliyetleri konusunda da ciddi anlamda faydası olduğunu söyleyebilirim.

Gelecek dönemde hangi alanlarda robot yatırımı yapmayı planlıyorsunuz?

Şimdiye kadar üretim hattımızın birçok aşamasında robotlara yer verdik. Yatırım sonrası yaptığımız değerlendirmeler bize gösterdi ki, robot ve otomasyon yatırımlarımız yatırım öncesi yaptığımız fizibilite çalışmalarının çok ötesinde fayda sağladı. Makina parkurumuzda halihazırda bulunan robotlarımızda yapacağımız geliştirmeler ile bize sağladığı üretim verimliliğini çok daha fazla artırabileceğiz. Bununla beraber tabi ki üretimin farklı aşamalarında robot yatırımlarımız artarak devam edecektir. Bu konuda planlamalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Özellikle yarı otomatik olarak çalıştığımız boyahanemizde yapacağımız çalışmalar ile tam otomatik hale getirip daha kaliteli ve daha hızlı üretim gerçekleştireceğiz. Aynı zamanda firmamız bünyesinde bulunan taşlama ve dişli azdırma tezgahlarına da entegre edeceğimiz robotik sistemler ile üretim kapasitemizi artırmakla beraber, yüzey kalitesi konusunda kabiliyetlerimizi artıracağız. Bütün bu çalışmalarımızın asıl amacının müşteri memnuniyetini artırmak olduğunu tekrar belirtmek isterim.

Endüstri 4.0 ile birlikte üreticiler tesislerinde modernizasyona gidiyor. Endüstri 4.0’a uyum konusunda yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

Öncelikle Endüstri 4.0’dan biraz söz etmek isterim. Endüstri 4.0 son birkaç yıldır önümüze gelmeye başladı ve bundan sonra ki süreçte de sürekli önümüze gelmeye devam edecek. Uygulanabilirliği birçok tartışma programına da konu oldu. Ancak henüz tam olarak anlatılabildiğini düşünmüyorum. Daha önce de belirttiğim gibi robotlaşma ya da Endüstri 4.0 uygulamaları her sürece tamamıyla uygulanamaz. Bunun uygulanabilirlik çalışması yapılarak her sürecin dinamiğine göre farklı seviyelerde uygulanmalıdır. Endüstri 4.0 doğru bir şekilde değerlendirildiğinde çok daha faydalı olduğu fark edilecektir. Endüstri 4.0 uygulaması süreçte uygulanabilir hale geldiğinde makinalara daha hızlı, daha kaliteli ve daha yüksek kapasitelere ulaşma imkanı sağlayacaktır. Şunu da söylemek gerekir ki, Endüstri 4.0'a adapte olmayan, benimsemeyen şirketlerin sektörün herhangi bir aşamasında barınması zamanla çok daha zor bir hal alacak. Yapılan araştırmalara baktığımızda ise, Türk sanayisinin dijital olgunluk seviyesinin Endüstri 2.0 ile Endüstri 3.0 arasında olduğunu görüyoruz. Bunun üstesinden gelmek, dijital dönüşümü sağlamak ve Endüstri 4.0’a en hızlı bir şekilde adapte olmak ve hatta endüstriyi 4.0'a adapte etmek bütün işletmelerin olduğu gibi bizimde temel görevimiz. I-MAK Redüktör olarak, Endüstri 4.0'ın destekçisi değil bir parçasıyız. Hammadde deposundan sevkiyata kadar üretimin her aşamasında değerlendirme çalışmaları yaparak gerçekleştirdiğimiz ve gerçekleştireceğimiz robot ve otomasyon yatırımları ile en uygun Endüstri 4.0 uygulamasını hayata geçirmeye çalışıyoruz. Endüstri 4.0 konusu gündeme geldiğinde sürekli konuşulan istihdam konusundan da bahsetmek isterim. Endüstri 4.0 makinaları geliştirdikçe, o makinaları kullanan operatörlerinde gelişmesi beraberinde gelecektir. Operatörler kendilerini geliştirdikleri müddetçe, Endüstri 4.0 sonucunda dışarda kalmayacak, aksine çok önemli bir rol üstlenecektir. Sonuçta hayata geçirilen Endüstri 4.0 uygulamalarında robotların neyi, nasıl yapacağı yine operatörler tarafından belirlenecek. Bu bağlamda operatörlerimizin robot kullanma konusunda eğitimlerine destek veriyoruz. Onların hem firma bünyesinde hem de başka kaynaklarla eğitim almalarını sağlıyoruz. Bu sayede hem operatörlerimizi hem de firmamızı Endüstri 4.0 uygulamalarına uyum konusunda geliştirmeye devam ediyoruz. 

Deponuzda ne tür sistemlere donanımlara yer veriyorsunuz? Bu çözümler depodaki operasyon süreçlerine, izlenebilirliğe, hıza ne tür katkılar sunuyor?

Hammadde, yarı mamul, yan ürün, hazır ürün, hurda gibi ekonomik karşılıkları olan varlıklara stok denir. Stok yönetimi ise işletmeye alınan malzemelerin satın alma işlemleriyle başlayan ve depolara girmesinden, müşteriye ürün olarak satılmasına kadar olan süreci kapsar. Endüstri 4.0 uygulamalarının temelinde yatan olmazsa olmazların biri de stok yönetimidir. Stokları gereğinden az tuttuğunuzda müşteri taleplerini karşılamakta güçlük çekersiniz. Gereğinden fazla tuttuğunuzda ise deponuzda kapladığı yer, stokta bulundurma ve kontrol gibi maliyetlerin artmasına sebep olacaktır. Bu nedenle yılın her döneminde stokları optimum düzeyde tutmak durumundasınız. 2012 yılında geliştirdiğimiz ve geliştirerek kullanmaya devam ettiğimiz barkod yazılımı, müşteri taleplerini karşılayabilecek ve minimum maliyetle kontrol edebileceğimiz stok yönetimini bize sağlıyor. Barkod sistemi sayesinde ilk olarak siparişi alınan redüktörün ürün ağacını çıkarabiliyoruz. Sonrasında tedarikçiden temin edilmesi gereken parçalar temin ediliyor. Firma içerisinde üretilecek parçaların ise, üretim planlaması gerçekleştiriliyor. Üretimi gerçekleştirilecek parçaların her imalat aşaması için, özel olarak hazırlanmış barkodlar ile takibi yapılabiliyor. Bu sayede imalathaneye girmeden hangi parçanın hangi imalat aşamasında olduğunu görebiliyor ve müşterilerimize siparişlerinin durumlarını anlık olarak iletebiliyoruz. Aynı zamanda imalat aşamasında herhangi bir sebepten ötürü kaynaklanan aksaklıkları da görerek farklı çözüm yöntemleriyle müşteriye yansımasının önüne geçiyoruz. Hammadde deposu kısmında ise siparişlere uygun olarak çıkarılan üretim planına göre depomuzda bulunan ürünleri değerlendirip gerekiyorsa hammadde siparişi gerçekleştiriyoruz. Barkod yazılımı sayesinde depoda hangi ürünlerden kaç adet olduğu ya da kaç adet olması gerektiği konusunda anında bilgi sahibi olabiliyoruz. Bu sayede hem stok maliyetlerini minimuma indiriyor hem de siparişleri zamanında müşterilerimize ulaştırabiliyoruz.

Sizi tanıyabilir miyiz?

Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Akademik hayatım boyunca Formula Student projesi gibi üniversite öğrencilerini endüstriye kısa sürede entegre eden birçok projede mühendis ve yöneticisi pozisyonlarında görev aldım. 2020 yılı itibariyle de I-MAK Redüktör bünyesinde imalat mühendisi olarak görev alıyorum. İmalat ekibi olarak üretim süreçlerini takip etmenin yanında, yatırım yapılan robotların iyileştirilmesine özen gösteriyor ve planlanan Endüstri 4.0 robotik çözüm yatırımlarına hazırlıklarımızı tamamlıyoruz. İş hayatımın yanı sıra Mühendislik Yönetimi programında yüksek lisans eğitimime de devam ediyorum. Her konuda yeniliklere açık olan I-MAK, akademik kariyer konusunda da çalışanlarına gerekli desteği sağlamakta, bu sayede üniversite-sanayi iş birliğine de ön ayak olmaktadır. 
 

I-Mak Redüktör A.Ş. Otomasyon Sorumlusu Makine Mühendisi Ahmet Mesut Çiftçi ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızın ilk bölümünü okumak için linke tıklayınız: https://www.stendustri.com.tr/robot-yatirimlari/robotlarla-kalite-kontrolu-nasil-sagladi-h108924.html