Çizmak Makina Satış ve Pazarlama Sorumlusu Fethi Kumcu elektrikli bağlama elemanlarının üretiminde ilk adımlarını attıklarını ve bu kapsamda Ar-Ge çalışmalarına başladıklarını ifade ediyor. Kumcu, “Türkiye’de bu ürünü üreten tek firmayız, yurt dışında rakiplerimiz var.” diyor.

Yüzde 100 yerli ve milli üretim gerçekleştiren Çizmak Makina, çizim masaları ve dikiş makinaları yedek parçalarının imalatıyla başladığı faaliyetlerine, mekanik, pnömatik ve hidrolik bağlama elemanları üretimiyle devam ediyor.  

“Makina parkurumuzu sürekli yeniliyoruz, devamlı yatırım yapıyoruz. Yurt dışı makina alımları konusunda ve yatırımlarda devletimizin bizim gibi yerli ve milli üreticileri desteklemesini talep ediyoruz” diyen Çizmak Makina Satış ve Pazarlama Sorumlusu Fethi Kumcu, robot entegratörleriyle kompakt olarak iş birliği içerisinde çalıştıklarını ifade ediyor.

Tamamen yerli ve milli üretim yapan bir firmasınız. Yaklaşık 40 yıllık bir geçmişiniz bulunuyor. Öncelikle köklü bir kuruluş olarak kuruluşunuzdan ve ürün gamınızdan bahsedebilir misiniz?

Kuruluşumuz itibarıyla 1979 yılında çizim masaları ve gereçleri imalatı adı altında masa imalatıyla başlayan firmamız, kurucularımızdan Sayın Mevlüt Çatıkkaya ve devamında Hakan Çatıkkaya Bey’in de iştirakleriyle günümüze kadar gelmiş bulunuyoruz. Yaklaşık 40 yıllık yoğun çalışma içerisinde günümüze geldiğimizde başladığımız ilk süreç itibariyle ilk 6 yıllık periyotta az önce ifade ettiğim gibi çizim gereçleri adı altında dikiş makinalarının yedek parçalarının imalatı süreciyle başlamış bulunuyoruz. 1985 yılına geldiğimizde ise tamamen seri bağlama dediğimiz toggle clamp imalatının süreci bünyemizde başlamış bulundu. 2013 yılı itibarıyla yapmış olduğumuz yatırımlarla süreç içerisinde mekanik ve pnömatik bağlama ekipmanları ve sistemlerinin satışını gerçekleştirdik. Ar-Ge çalışmalarıyla kalıp çalışmalarımızı ve kendi bünyemizde ekipman geliştirerek 2015 yılında tamamen seri üretimine başladığımız power clamp’lerle şu anda ana sanayimiz başta olmak üzere yan sanayilere de hizmet sunmaya devam ediyoruz. Bu süreç içerisinde firma sahiplerimiz kendi özsermayesi ve katkılarıyla günümüze kadar gelmiş bulunuyoruz. Tabii ki firmamıza en büyük destek müşterilerimiz sayesinde oldu. Kendimizi geliştirmemiz anlamında Ar-Ge çalışmalarımızın büyük katkılarını gördük. Ürünlerimize baktığımızda ise, kataloğumuzda yaklaşık 80-90 çeşitten oluşan bir ürün gamımız var. Tabii ki ürün gamımız içerisinde farklı boyutlarda mevcut. Örneğin 0 numaradan başlayıp 6 numarada biten ürünlerimiz var. Bunların içerisinde de ayrışan gruplar var. Ürünlerimizi, yatay ve dikey gruplar gibi gruplandırıyoruz. Dolayısıyla toplamda 600’den fazla üründen oluşan bir ürün yelpazemiz bulunuyor. 

Farklı donanımlar tasarlayarak rekabet avantajı sağlıyorsunuz. Gerçekleştirdiğiniz Ar-Ge faaliyetlerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Şu anda yapmış olduğumuz ürünlerle ilgili yüzde 100 olarak kendi Ar-Ge’mizi oluşturmuş bulunuyoruz. Bünyemizde dört mühendisimiz bulunuyor. Ürünlerimizi her geçen gün geliştiriyoruz. Geliştirdiğimiz ürünlerde karşılığını alıyor ve karşılığını aldığımız ürünler bizi sevindirdiği için daha fazla motive oluyoruz. Böylece ürünlerimizi daha nasıl geliştirebiliriz, iyileştirebiliriz diyerek çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz. Şu anda da gelmiş olduğumuz noktada firmamıza müşterilerimizden gelen geribildirimlerle bunun olumlu sonuçlarını aldığımızı söyleyebilirim. Son dönemde power clamp üzerinde yoğunlaşmış durumdayız. Sektörel bazlı olarak da baktığımızda otomotiv sektörü ağırlıklı otomotiv sektörü ağında projelerimizde biz ürünümüzü sürekli geliştiriyoruz. Ürünümüzde şu anda gelmiş olduğumuz nokta çok iyi ama daha iyisini yapmaya gayret gösteriyoruz. Bu çalışmalarda firma sahibimiz Sayın Hakan Çatıkkaya’nın ve Ar-Ge ekibimizin emeği büyüktür. Ana sanayide birçok firmanın taleplerine göre özel ürünler geliştiriyoruz. Power clamp ürünlerimizin şu anda üç boyu bulunuyor. Müşterilerimizin özel talepleri doğrultusunda 4. ve 5. boyunu eklemiş bulunuyoruz ama henüz lansmanını yapmadık. En kısa sürede çalışmalarını yapacağız. Robot Yatırımları Zirvesi ve Sergisi’ne yetiştirmeyi planlıyoruz. Bu ürünlerimiz hem mekanik hem de havalı sistemde çalışacak. Ayrıca gelecek yıl piyasaya sürmeyi amaçladığımız elektrikli sistemlerin ilk adımlarını attık, çalışmalara başladık. Türkiye’de bu ürünü üreten tek firmayız, yurt dışında rakiplerimiz var. 

Müşterilerinizin ürünlerinizle ilgili beklentisi neler oluyor?

Müşterilerimizin beklentisi ürün üzerinde yapacakları fikstür çalışmalarına göre konumlamalarına göre mutlak suretle dizayn değişikliği istiyorlar. Dizayn değişikliğinde karşılıklı olarak yapabileceğimiz son nokta neyse onu yapmaya çalışıyoruz ama bu tabii ki standart bir üründür. Bu nihai bir kalıptan ibarettir. Eğer kalıp değişikliğine gidilecekse yine onu da yapıyoruz ama karşılıklı görüşler alınarak yapıyoruz. Bu da müşterimizin özel ürünü oluyor ve ona özel üretilmiş bir ürün ve kalıbı oluyor. Bu ürünü üçüncü şahıslara, başka müşterilerimize veremiyoruz. Tamamen müşterilerimizin talebi doğrultusunda yapılıyor. Gerek kolunda gerekse baskısında değişiklikler yapıyoruz. Örneğin son dönemde otomotiv poliüretan sektöründeki müşterimiz için özel bir çalışma yapıyoruz. Çok iyi bir noktaya geldik, yakında tamamlanacak. Özellikle son dönemde yapmış olduğumuz power clamp’lerimizde farklı renk tasarımları gerçekleştirdik. Müşterilerimizden gelen talepler doğrultusunda tasarımlar farklılaşıyor. Ay yıldız bayrağımızın olduğu, kırmızı ve beyaz bir ürünümüz var, buna yoğunlaştık. Markamızın rengi olan mavi için talepler geliyor. Müşterilerimiz ayrışmak adına ürünlerimizi bazı noktalarda renkli talep edebiliyorlar. Eğer ki müşterilerimizin farklı bir renk talepleri varsa onlara da açığız. 

Otomotiv ana ve yan sanayi dışında da birçok sektörde ürünleriniz kullanılıyor. Özellikle yoğun olarak hangi sektörlerde tercih ediliyor? 

Evet, sektörel bazda bakarsak ilk kuruluşumuzdan itibaren otomotiv sektörü başta olmak üzere makina ve tekstil sektörü ve pek çok sektörde ürünlerimiz kullanılıyor. Biz ulaşabildiğimiz birçok noktaya ürünlerimizi gerek tanıtım gerek ilan gerekse yapmış olduğumuz fuar çalışmalarıyla müşterilerimize ulaştırıyoruz. Çalışma şartlarında birebir müşteri odaklılığı benimsiyoruz. Ürünlerimizi son kullanıcı olarak müşterilerimizin talepleri doğrultusunda özel üretim de gerçekleştirebiliyoruz. Müşterilerimiz gerek kendi tasarımlarını bize uyarlıyorlar gerekse biz onlara uyarlayarak ürünlerimizi daha geniş kapsamlara ulaştırıyoruz.

Robot entegratörleri ile iş birliği içerisinde çalışıyorsunuz. Bu iş birliğinden bahsedebilir misiniz?

Şu anda biz mekanik, pnömatik ve hidrolik bağlama elemanları üreten bir firmayız. Entegratör firmaların yapmış olduğu fikstür çalışmalarında biz birebir olarak firma ayrımı yapmadan doğrudan destek veriyoruz. Onların tasarımlarına birebir uyarlayarak ürünlerimizin hangisi daha uygunsa o ürünler üzerinde çalışarak gerek kendilerinin tercihleri gerekse bizim önerilerimiz, yönlendirmelerimizle iş birliği içerisinde çalışıyoruz. Bizim önerilerimiz onları da mutlu ediyor. Birlikte ortaklaşa çalışarak ilerlemeye devam ediyoruz. Zaten dostluklarımız, arkadaşlıklarımız da var. 

Kaliteli ve zamanında teslimat önemli konu. Geniş bir bayi ağınız bulunuyor. Bununla ilgili bilgi verebilir misiniz?

Marmara, Ege, İç Anadolu, Akdeniz bölgelerinde bayiliklerimiz var. İstanbul’da 25, Bursa’da 8, İzmir’de 2, Ankara, Sakarya ve İzmit’te 3’er, Antep ve Adana’da ise birer adet bayiliklerimiz bulunuyor. Gerek bu şehirlerdeki bayi kanallarımızla gerekse müşterilerimiz gerek internet web sayfamızda ya da birebir yapmış olduğumuz çalışmalarla bizlere mail olarak geri dönüş sağlayarak ürünlerimizi ulaştırıyoruz. Yurt dışında ise hem bayilerimiz hem de distribütörlüğümüzü yapan firmalar var. Almanya, Portekiz ve Fransa’da bayilerimiz bulunuyor. Almanya’daki bayimiz Belçika ve İtalya’ya da çalışıyor. Meksika ve Şili’de ise distribütörlüğümüz var. 

İhracat çalışmalarınız ile ilgili bilgi verebilir misiniz? 

Yurt dışında iyi bir konuma geldik. Şu anda Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Halihazırda Almanya, Fransa, Belçika, İtalya, İspanya, Portekiz, Rusya, Şili ve Meksika gibi ülkelere ihracatımız devam ediyor. Yurt dışı geri dönüşlerimiz gayet iyi. Şu anda zaten bayi kanallarımız olan ülkelerde çalışmalarımız bayilik üzerinden geliyor. Distribütör olan ülkeler ise distribütör kanalıyla bize mail yoluyla geliyor. Bizde iletişimimizi kurarak gerek ürünlerimizi gerek termin sürelerinde istemiş oldukları zamanda ürünlerimizin tedarikini sağlıyoruz.

Termin süreleri çok önemli sanıyorum…

Evet, çok önemli. Firma olarak buna çok dikkat ediyoruz. Gerek yurt içi gerekse yurt dışı bizim için önemli. Zaten genelde stoklu çalışıyoruz. Stokumuzda mümkün mertebe ürünlerimizin hepsini tutuyoruz. Tabii ki de bu firmamız açısından büyük maliyetlendirme kimse raflarda ürününü bulundurmak istemez ama biz öyle yapmıyoruz. Kendi öz sermayemizle ürünlerimizi raflarımızda bulunduraraktan müşterilerimizin gelen taleplerini en kısa sürede örneğin mekanik anlamda ve pnömatik anlamda ürünlerimizi 1 ile 3 gün arasındaki termin süreleriyle müşterilerimize ulaştırıyoruz. İstanbul ve İstanbul dışı dahi olsa tabii ki burada çalıştığımız firmalarla bağlantı şekillerimiz, bizim ulaştırdığımız noktalar var. Kargo kanalıyla gönderdiğimiz noktalar var. Uzak noktaya bir gün sonra yakın noktaya da bir gün içerisinde acil gönderimini sağlıyoruz. Stoklu çalışmanın avantajı, müşterilerimize karşı ürünlerimiz yok dememek. Dezavantajı ise, stokta tutuğumuz takdirde maliyetlendirme açısından yük olabiliyor.

Sektörün sorunlarına değinelim. Yerli ve milli üretici olarak sektörel anlamda ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz?

Bizler yerli ve milli üretici olarak ülkemizin de içinde bulunduğu üretici platformlarına devletimizin biraz daha katkıda bulunmasını bekliyoruz. Makina parkurumuzu sürekli yeniliyoruz. Firmamızı ziyaret eden müşterilerimiz makina parkurumuzu rahatlıkla görebilir. Web sitemizden canlı olarak izleyebilir. Bu bağlamda sürekli yatırım yapan bir firma olduğumuz için devletimizden makina alımları konusunda özellikle yurt dışından aldığımız özel makinalarda teşviklerin artmasını talep ediyoruz. Yapmış olduğumuz gerek makina gerek Ar-Ge gerekse personel yatırımlarımızda destek ve dışa bağımlılığın asgariye indirilmesini istiyoruz. Kendi öz sermayemizle yolumuza devam ediyoruz ve öz sermayemizin de belli bir kısmını makinaya, kalıba ayırıyoruz. 

Akademik kariyerinizden ve profesyonel iş geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

1971 Çanakkale Biga doğumluyum. İlk ve orta eğitimimi Biga’da tamamladım. Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldum. İş hayatıma sağlık sektöründe çalışarak başladım. Halihazırda makina ekipmanları üreten sektör içerisinde yer alıyorum. Bu zamana kadar hep üretim sektörü içerisinde ve üretimin içerisinde yer aldım ve yer almaya da devam edeceğim. Ülkeme katkı sağlayacak bir ürün grubu üretmek benim için gurur verici. Evliyim, ikiz erkek çocuklarım var.