E-Poli firması, dünyada Nano teknoloji alanında çok değerli bir malzeme olan Aerogel'i üretmeye başladı. Başarınızı bize biraz anlatır mısınız?
Aerogel üretimi ile ilgili Ar-Ge çalışmalarımız 2008 senesinden itibaren devam etmekteydi. Aerogel, dünyada üretimi çok kısıtlı yapılan, sadece ABD'de tek bir fabrikada üretilen bir malzemeydi. Ülkemiz ve ekonomimiz açısından stratejik bir malzeme olduğunu bildiğimiz için sentezleme çalışmalarına odaklandık. Farklı hammadde seçenekleri ile geçen binlerce deney ve dört yılın ardından Aerogel sentezini başardık. Nano teknoloji çağını bizler de yakalamış bulunmaktayız. TÜBİTAK dahil ülkemizin güzide firmalarından takdir aldığımız için yaptığımız çalışmadan gurur duyuyoruz. Ürünlerimiz çeşitli sektörlere hitap edecek şekilde Levron markası ile piyasada bulunmaktadır.
E-Poli uzun süren Ar-Ge çalışmaları neticesinde yeni bir yapılanmaya girdi ve yeni fabrikasına taşındı. Firmanızın bu yapılanmasından, üretiminden bahseder misiniz?
Firmamız 16 senedir inşaat sektörüne katma değerli ürünler geliştirmektedir. Katma değer verecek hammaddelerin en üst segmenti olan Aerogeli de geliştirmeye başladık. Yeni fabrikamız ve üretimimiz de Aerogel üzerine. İnşaat sektörünün insan ve doğa dostu malzemelere olan ilgisi, yasal zorunluluklar olmadığı sürece maliyetler sebebiyle hep göz ardı edilmekte. Oysaki uzun ömürlü ve sağlık dostu malzemeler daha hesaplı neticeler vermektedir. Aerogel katkılı inşaat malzemeleri sıva ve boya olarak üretilmekte.
Dövizin kurlarının yüksek seyrettiği bugünlerde ithalatımızın ana kalemlerinden olan enerji tüketimini yapacağımız tasarruflarla azaltabiliriz. Bizler de ulaşabildiğimiz üretim alanlarında tasarruflu materyaller üretilmesine katkıda bulunmak için Ar&Ge faaliyetlerimize devam ediyoruz.
Ürünlerinizle hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Levron Aerogel ile başlıca boru izolasyonu, boya sektörü, inşaat malzemeleri, doğal aydınlatma ürünleri, tekstil, beyaz eşya ve askeri alanlarda kullanılabilir ürünler geliştirmektedir. Daha birçok sektörün de ihtiyacı olduğunu tahmin etmekteyiz. Zaman içerisinde katma değer oluşturacak başka sektörler de ortaya çıkacaktır. Örneğin kauçuk ile birleştirildiğinde ısıya daha dayanıklı bir kauçuk ortaya çıkabilir veya kompozit malzemelerle birlikte kullanıldığında farklı efektler ortaya çıkabilir. Aerogelin silika cinsi değil de metaloid cinsi bambaşka kullanım alanları bulabilir.
Bizler Aerogel üretim tekniğini çok iyi kavramış ve uzmanlaşmış olduğumuzdan dolayı farklı hammaddelerden de Aerogel yapabiliriz. Böylelikle malzeme mühendislerinin ihtiyacı olan özellikleri içeren maddeler Aerogel türevi olarak oluşturulabilir. Bilindik malzemelerin kullanımı bir anda yerini Aerogel türevi nano teknolojik ürünlere bırakabilir.
Yüksek performanslı ısı yalıtım sistemlerinizin özellikleri hakkında bilgi verir misiniz?
Her icat bir ihtiyaçtan doğar mantığından hareketle yüksek performanslı ürünler ortaya çıkmakta. Sanayide boru izolasyonunda yaşanan problemlerden bazıları, yalıtım sistemlerinin kalın oluşu, suya ve neme karşı aşırı mukavemetsizlik, darbelere karşı hassasiyet, zor tamirat, kısa ömür gibidir. Bizim Levron Aerogel ile ürettiğimiz malzemeler ise kalınlığı yüzde 70 oranında azaltabilen, suya karşı tam mukavemetli, darbelere karşı dayanıklı, kolay tamir edilebilir ve 20 yıl kullanım ömrü olması gibi çeşitli avantajlara sahip. Böylelikle enerjiden yapılan tasarrufun yanında alandan, işçilikten, malzemeden ve tesisin çalışma saatlerinden de tasarruf sağlanmış olmakta. Bir taşla iki değil beş kuş vurulmakta.
İnşaat alanında da benzer avantajlar bulunuyor. En önemlileri, yangına karşı A1 sınıfı tam mukavemet, suya karşı dayanıklılık, bakteri ve küf oluşumunu önleyici, uzun ömürlü ve binaların nefes almasını sağlaması. Sürekli nefes alan, oksijeni bol evler verimli çalışma ve düşük sağlık giderleri olarak ülkemize katkı sağlayacaktır.
Beyaz eşyalarda kullanımında aynı dış hacimde daha geniş iç mekan imkanı sağlamaktadır. Levron Aerogel kullanılan malzemeler, AAA sınıfı beyaz eşyaların üretiminde de önemli avantajlar getirmektedir. Tekstil ürünlerinde su, kir tutmama ve sıcak-soğuk korumasında kalınlık avantajları sağlamaktadır. Askeri alanda özel projelerimiz mevcuttur. Yapmış olduğumuz gizlilik anlaşmalarına sadık kalmamız gerektiği için bu konuda bilgi paylaşamıyoruz. Boya sektöründe ise yalıtım sağlayan boyalar elde etmek mümkün oluyor. Özellikle sahil kesimlerinde güneşin etkilerinden korunmak için bu boyalar çok etkili olmakta. Klimaların enerji tüketimlerine önemli katkılar sağlanmakta.
Ar-Ge çalışmalarınızda hangi konulara odaklanıyorsunuz?
Ar-Ge çalışmalarımızın odak noktası Levron Aerogelin başka hangi alanlarda kullanılabileceği üzerine ilerlemekte. Katma değerli ürünler geliştiren ülkeler refah seviyesine ulaşabilmekteler. Bizler de ülkemizde üretilenlerin nasıl daha katma değerli olup dünya pazarında yer alabileceği konusu üzerinde çalışmaktayız.
Günümüzde inşaatlar çok daha yüksek katlı ve hızlı bir şekilde inşaa ediliyor. Bu durum yapı sektöründe ne gibi yeni teknolojileri doğuruyor? Sizce önümüzdeki süreçte hangi yenilikler karşımıza çıkacak? E-Poli bu süreçte nasıl bir rol alacak?
Alan daraldıkça dikine büyüme kaçınılmaz oluyor. Teknolojik yüksek binalar da çelik ve camdan oluşmakta. Çelik yaklaşık 800 C derecede taşıyıcı özelliğini yitirmeye başlamakta. Yani binada yangın çıkar ise çelik kolanları yüksek sıcaklıktan korumak gerekiyor. Aksi halde yangında binanın çökme riski de ortaya çıkıyor. Çeliği korumak, yangına müdahale gelene kadar Levron Aerogel içeren kaplamalar ile mümkün olabilmekte. Cam konusunda da temizlik ve sıcaklığı muhafaza etme problemlerine çözüm bulabilmekteyiz. Camların dışına sürülen solüsyonlar ile su ve kir kaydırıcı kendi kendini temizleyen camlar elde etmek mümkün oluyor. Ayrıca ısı tasarrufu için de camlar üzerinde başladığımız Ar-Ge çalışmamız devam etmekte.
