Yapay zekâ, çok yönlülüğü ve tekrarlanan işleri kolaylaştırma kapasiteleri sayesinde sektörleri ve gündelik yaşamı dönüştürmeye devam ediyor. Bunların ötesinde, siber güvenlik, sağlık, işletme, yaratıcılık ve iş birliği alanlarında sağladığı faydalar da yapay zekâ yatırımlarına olan talebi artırıyor.
Yapay zekâ saha çalışmalarına güç katıyor
Yapay zekâ araçları, birden fazla CRM ve ERP sisteminden gelen verileri verimli bir şekilde toplayıp analiz ederek saha personeline somut tavsiyeler ve veriye dayalı içgörüler sağlayabiliyor. Yapay zekâ ayrıca bir müşterinin hizmet geçmişini analiz edebilir, yaygın arızaları belirleyebilir ve çalışanların beceri düzeyine uygun önerilerde bulunabilir. Böylece, belirli işlere nasıl yaklaşılacağı veya çalışanların destek için uzmanlarla nasıl bağlantı kuracağı konusunda öneriler sağlayabiliyor ve alınan kararları güçlendiriyor.
Buna ek olarak, Microsoft Copilot gibi yapay zekâ araçlarının çeşitli özellikleri, sahada çalışmayı kolaylaştırabilir. Örneğin, cihazdan ses komutlarıyla otomatik bir rapor hazırlayıp göndermesini istemek, sahada çok zaman kazandırabiliyor. Bunun yanı sıra, bulut teknolojilerinin sahada sağladığı hızlı ve güçlü veri analizi, paylaşımı ve erişimi gibi özellikler de saha çalışanlarının her zaman en güncel ve en doğru bilgilerle donatılmasına yardımcı olabiliyor.
Yapay zekâ özelliklerinin sahada nasıl fayda sağladığını keşfetmek tek seferlik bir eylem değil, sürekli gelişen, denenmesi ve güncel kalınması gereken bir yolculuk. Bu alanda ise mobilite uzmanları gibi alana uygun kurumlarla iş birliği yapmak, yapay zekâ entegrasyonunu çok kolaylaştırabiliyor.
Panasonic'in entegre yapay zekâ kabiliyeti, saha çalışanlarını destekliyor
Birçok kurum, yapay zekanın pratik avantajlarını göz önünde bulundurarak, yapay zekayı nasıl işlerine entegre edebileceği ve etkili bir şekilde kullanabileceklerine dair araştırmalar gerçekleştiriyor. Özellikle hiper mobil iş gücüne sahip kuruluşlar, yapay zekanın sahada kazandırabileceği hız, bilgi, güvenlik ve verimi olumlu ve önemli bir dönüşüm olarak değerlendiriyor. Ancak bu teknolojilerin kullanımı, beraberinde dijital bağlantı, veri güvenliği, KVKK ve etik kullanıma dair birçok zorluk da getirerek bu dönüşümün hayata geçişini zorlaştırıyor.
