TTGV’nin Başkan Değerhan Usluel liderliğindeki yönetimi; Yeşil Mutabakat ve sınırda karbon uygulaması gibi sanayiyi değişime zorlayan küresel öncelikler paralelinde hızla gelişen iklim teknolojilerini Türkiye sanayisinin uluslararası rekabetçiliğini besleyecek bir paradigma değişimi fırsatı olarak ele alacak. Beş yılda farklı alanlarda beş öncü projeyi hayata geçirecek lan TTGV, iklim değişiminin nedenlerini ve etkilerini azaltma odağındaki problemler karşısında, Türkiye’de daha önce uygulanmamış teknolojik çözümleri sahada ticari ölçekte uygulayarak kanıtlamayı, yeni projelerle pazara giriş ve ölçeklenme süreçlerine katkı sağlamayı hedefliyor.

TTGV Yönetim Kurulu Başkanı Değerhan Usluel, vakfın yeni dönem çalışmaları ile ilgili olarak

dünyada yılda 5 trilyon USD yatırım yapılacağı öngörülen iklim teknolojilerinin gelecek 20 yılın en önemli paradigma değişimi olduğunu söyledi. Usluel; enerji dönüşümü, ulaşım, endüstriyel üretim, tarım, yapı ve malzeme alanlarında endüstrimizin önünü açacak teknoloji odaklı yenilikçi proje ve programları geliştirerek bu paradigma değişiminden en olumlu şekilde faydalanmaya katkı sağlamayı hedeflediklerini dile getirdi.

İKLİM TEKNOLOJİLERİ JEOPOLİTİK RİSKLERE KARŞI DAYANIKLILIĞI ARTIRACAK

TTGV Genel Sekreteri Dr. A. Mete Çakmakcı ise “2021’de dünya iklim teknolojileri yatırımları bir önceki yıla göre yüzde 210 artış gösterdi” diyerek şöye konuştu:  “Ülkemizde öncelikle iklim teknolojilerinde somut uygulamalar ile talebin oluşması, pazarın gelişmesi ve küresel zincirlere entegre olabilecek yetkinlikte tedarikçilerin büyümesi gerekiyor. İklim teknolojileri Türkiye’nin katma değerli teknoloji ihracatına katkı sağlamanın yanında, ekonomik ve jeopolitik risklere karşı dayanıklılığını da arttıracaktır” dedi.”