Endüstri Radyo’da yayınlanan Depreme Dayanıklı Binalar programının konuğu, Ravago Bina Çözümleri Türkiye Direktörü ve BİTÜDER (Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği) Başkanı Alper Doğruer idi. Programda deprem gerçeği, yapı güvenliği, doğru malzeme seçimi ve yalıtım uygulamalarının önemi ele alındı.
FOTO: Ravago Bina Çözümleri Türkiye Direktörü ve BİTÜDER (Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği) Başkanı Alper Doğruer
Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu vurgulayan Alper Doğruer, yapı güvenliğiyle ilgili bilincin artması gerektiğini ifade ederek, “Depremi durduramayız ama etkilerini azaltabiliriz. Sağlam bina inşa etmek yeterli değil; bu binaları korumak da gerekiyor” dedi.
Doğruer, özellikle su yalıtımının yapı güvenliği üzerindeki etkisine dikkat çekti. Betonarme sistemlerde demirin zamanla suyla temas ettiğinde korozyona uğradığını, bunun da taşıyıcı sistemin zayıflamasına yol açtığını söyleyen Doğruer, “Bir bina sağlam yapılmış olabilir ancak doğru su yalıtımı yoksa, bu yapı zamanla çürüyebilir. Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin çalışmasına göre, suya maruz kalan yapılarda taşıma kapasitesinin 10 yıl içinde yüzde 66’sı, 24 yıl içinde ise tamamı kaybolabiliyor” dedi.
Bütümlü Membran ve Yeni Standartlar
Doğruer, başkanlığını yürüttüğü Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (Bitüder) hakkında da bilgi verdi. Su yalıtımında kullanılan bütümlü membranın dünyanın en eski ve en yaygın kullanılan yalıtım malzemesi olduğunu söyleyen Doğruer, bu ürünün bina temelinden çatısına kadar suya maruz kalan her alanda kullanıldığını belirtti.
Yeni yürürlüğe giren TS 11758-2 standardına da değinen Doğruer, "Tek katlı uygulamalarda da artık minimum kalite değerleri belirlendi. Artık herkes her ürünü piyasaya süremeyecek. Bu çok önemli bir gelişme" diyerek sektörel denetimlerin önemine vurgu yaptı.
“Bodruma İnin, Küf Varsa O Bina Sağlam Değildir”
Ev alırken yalnızca mutfağa, dolaplara değil, binanın bodrumuna da bakılması gerektiğini söyleyen Doğruer, “Bodruma inin, duvarlarda küf, rutubet, nem varsa o binada doğru su yalıtımı yapılmamış demektir. Bu da zamanla binanın taşıyıcı sistemini zayıflatır” uyarısında bulundu.
Isı ve Yangın Yalıtımı da Hayati Önem Taşıyor
Programda ayrıca Ravago’nun taş yünü üretimiyle sağladığı ısı ve yangın yalıtımı çözümleri de ele alındı. Taş yününün dış cephede mantolama uygulamalarında kullanıldığını ve A1 sınıfı yanmaz bir malzeme olduğunu söyleyen Doğruer, "Yüksek katlı binalarda depremden değil, yangından korkarım" dedi.
Yeni yayımlanan TS 825 standardı ile ısı yalıtım kalınlıklarının arttığını belirten Doğruer, enerji tasarrufu, konforlu yaşam ve bina ömrünün uzatılması açısından bu standardın önemine dikkat çekti.
“Depremde Kaçmak Yerine Kendinizi Koruyun”
Doğruer, bir inşaat mühendisi olarak 1999 Düzce depremini bizzat yaşadığını anlatarak, “Yürümek bile mümkün değildi. Bu yüzden deprem sırasında kaçmaya çalışmak yerine, başınızı koruyarak sabit bir noktada beklemek en doğru harekettir” dedi.
Türkiye’ye Güveniyoruz, Yatırımlarımıza Devam Edeceğiz
Son olarak Ravago’nun sektördeki yatırımlarına değinen Alper Doğruer, ısı ve su yalıtım malzemelerinde yeni üretim hatları kurduklarını, kapasite artırdıklarını ve ihracat odaklı büyümeye devam ettiklerini belirtti. “Türkiye’ye güveniyoruz. Hem sektörümüz hem de ülkemiz için üretmeye devam edeceğiz” dedi.