Endüstriyel robotiği yeniden keşfeden, Kolaboratif robotun mucidi olarak da bilinen Universal Robots, hem dünyada hem de Türkiye’de yaptığı uygulamalarla adından söz ettirmeye devam ediyor. Robotlu sistemlerin gelişimini ve Endüstri 4.0 adına yaptıkları çalışmaları konuşmak amacıyla bir araya geldiğimiz Universal Robots Türkiye Satış Geliştirme Yöneticisi Kandan Özgür Gök, “Öncelikle, Endüstri 4.0 ve 5.0 gibi kavramları, teknolojinin nasıl değiştiğini ve ihtiyaçları en etkin, en esnek ve en az yatırım maliyetiyle nasıl, hangi yöntemlerle elde edebileceğimizi incelemek gerekiyor. Bu anlamda Universal Robots olarak Endüstri 5.0 kavramının hayatımıza geleceğini ve üretimin bunun etrafında döneceğini düşünüyoruz” diyor.

YENİ NESİL ROBOTLAR HAYATIMIZA GİRİYOR

Robotlu sistemlerin gelişimi yaklaşık 40 yıldır devam ediyor. Teknolojinin hızlı değişimi endüstriyel robotları da direkt etkiliyor. Bu değişimle birlikte konvansiyel robotların yanı sıra yeni nesil robotlar hayatımıza giriyor. Universal Robots ise bu değişime öncülük eden firmalardan dünyanın bir numaralı kolaboratif robot üreticisidir. Çünkü insanlarla beraber iş birliğine dayalı çalışan kolaboratif robotların hayatımıza girmesini, bu teknolojide sürekli otomasyon bariyerini belirleyerek insan-makine iş birliği ile üretimin dünyada ve Türkiye’de yaygınlaşmasını sağlıyor.

KLASİK ÜRETİM YÖNTEMLERİNE FARK YARATAN TEKNOLOJİLER SUNUYORUZ

Söylediğiniz rakamları dünya ve Türkiye özelinde yakından takip ediyorum. Hatta 2021 yılında bu rakamın 3,5 milyon seviyesine ulaşılacağı öngörülüyor. Tabii bu rakamlara ulaşılmasında teknik anlamdaki yeniliklerin getirilmesi ve kullanıcıların robotlu dünyaya daha yakın hale gelmesinin etkisi oldukça fazla. Türkiye açısından baktığımız zaman 1990’lı yılların sonlarına doğru robotlu otomasyon sistemlerinin kullanılmaya başladığını görüyoruz. Bu ilerlemenin daha da hızlı bir şekilde olması gerekiyor. Ancak Türkiye’deki ekonomik koşullar ve endüstri altyapısı, bu konudaki ihtiyaçların hazır olmaması vb. sebeplerle robotlu otomasyon daha hızlı olması gereken ilerlemesini gerçekleştiremedi. Şimdi ise gelişen teknolojiler, dünya pazarındaki kalite, üretimin standart olması ve maliyetlerin düşürülmesi gibi etkenler robotun kullanılmasıyla ilgili gereklilikleri giderek artırıyor. Bununla birlikte daha esnek ve klasik otomasyon algısının ötesinde ihtiyaçları ortaya koyuyor. İş birliğine dayalı kolaboratif robotlar, otomatik olarak yönlendirilebilen araçlar (AGV), servis robotları ve sosyal robotlar bu değişimin sonuçlarıdır. Gelişen teknolojiye ayak uydurarak rekabetçi olmak, sürüdürülebilirlik, standartlaşma vb. adına tüm işletmeler bu alana oldukça önem veriyorlar. Bu sebeple, bu yatırımların hızlı bir şekilde artacağını öngörüyorum. Universal Robots olarak da bu değişime, gelişime yön veriyor ve klasik üretim yöntemlerini fark yaratan teknolojilerle ileri taşıyoruz.

ENDÜSTRİ 5.0 KAVRAMI HAYATIMIZA GİRECEK

Endüstri 4.0 önemli bir kavramdır gitmek istediği nokta insanlar için daha hızlı, etkin ve esnek üretimdir. Endüstri 4.0 ve 5.0 gibi kavramlarını, teknolojinin nasıl değiştiğini ve ihtiyaçları en etkin, en esnek ve en az yatırım maliyetiyle nasıl, hangi yöntemlerle elde edebileceğimizi incelemek gerekiyor. Bu anlamda Universal Robots olarak Endüstri 5.0 kavramının hayatımıza geleceğini ve üretimin bunun etrafında döneceğini düşünüyoruz. Bunun temel sebeplerinden biri Endüstri 4.0 dediğimiz kavrama bir günde geçilememesidir. Endüstri 4.0’a belli altyapı çalışmalarının sonucunda ulaşılmaktadır. Bu altyapı çalışmalarıyla birlikte üretim uygun maliyetli, düşük enerjili, esnek yapılı bir hale gelmektedir. Tabii üreticilerin istediği bu noktaya gelmek de çok kolay ve çoğunlukla da düşük yatırım maliyetleriyle mümkün değildir. Universal Robots olarak, Endüstri 5.0 kavramıyla hedeflenen otomasyon seviyesine ve gerçek anlamda esnekliğe herkesin erişebileceğini düşünüyoruz. Endüstri 5.0 adına yapmış olduğumuz çalışmalardan dolayı Universal Robots’un Kurucusu ve Teknik Direktörü Esben Østergaard tarafından geçtiğimiz ay robot dünyasının Nobel Ödülü olarak kabul edilen Engelbergel ödülünü aldık. Bu ödül bahsetmiş olduğumuz kavramın ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Biz Endüstri 4.0 kavramından ziyade Endüstri 5.0 kavramının hayatımıza gireceğini ve insan odaklı üretimin en uygun yatırım maliyetiyle, en esnek şekilde insanların hizmetine sunulacağına inanıyoruz.

YATIRIMIN TÜM AŞAMASINI E KİTAP SERİSİNDE ANLATTIK

Müşterinin ne istediğini çok net olarak belirlemiş olması ve bunu sistem entegratörlerine anlatması gerekiyor. Sistem entegratörü ile birlikte belirlenen yol haritasında ise basamak basamak ilerlenmesi tavsiye ediliyor. Çünkü bir operasyonda üretim anlamında zorluk çıkaracak bir sistem varsa ve siz o otomasyon sistemindeki karışıklığı çözmeden robot yatırımı yaparsanız yüksek maliyetli bir tablo ortaya çıkacaktır. Bu anlamda Universal Robots olarak, yatırımın tüm aşamasındaki insanların gözüyle de değerlendirerek, 360 derece, kapsamlı bir e-kitaplar (e-kılavuz) serisi hazırlamış bulunuyoruz. Buradan birçok bilgi kolaylıkla elde edilebilir. Küçük ya da orta ölçekli bir üreticiyseniz ya da düşük üretim hacmi, yüksek çeşitlilik gibi üretim zorluklarıyla karşı karşıyaysanız robot yatırımının sizin için uygun olup olmadığını test edebilirsiniz. Büyük ölçekli üretici olmadığınız için manuel üretimi tercih ettiyseniz, Universal Robots’un sizler için de uygun çözümlerini incelemek isteyebilirsiniz. Çalışma kılavuzumuz küçük ve orta ölçekli üretim yapan firmalar için robotik otomasyonuna geçişte değerlendirilmesi gereken en önemli konularda size rehberlik edecektir.