Uluslararası Robotik Federasyonu (IFR) tarafından hazırlanan 2019 Dünya Robot Raporu’na göre, 2018 yılında 2 bin 267 ünite robot satışı ile yeni bir rekora ulaşıldı.

Bu, bir önceki yıla göre yüzde 11’lik bir artış anlamına geliyor. 2013’ten 2018’e yıllık büyüme oranı ise yüzde 15 olarak gerçekleşti.

Grafikte Türkiye’nin 2013-2018 yılları arasında yıllık robot satış miktarları görülüyor.

Bu verilere göre 2013 yılında bin 136, 2014 yılında bin 246 ünite, 2015 yılında bin 705, 2016 yılında bin 840, 2017 yılında 2 bin 50 ve 2018 yılında 2 bin 267 ünite endüstriyel robot fabrikalarda iş başında göreve başladı.

Söz konusu büyümenin ana itici güçleri; otomotiv parça tedarikçileri, gıda ve içecek endüstrisi ve kimya ve plastik endüstrisi oldu.

OTOMOTİV YÜZDE 39 İLE İLK SIRADA

Raporda 2018 yılında Türkiye endüstrisindeki robot satışlarının yüzdesel olarak dağılımı incelendiğinde, karşımıza şu şekilde bir tablo ortaya çıkıyor. 

Sektörel bazda yüzde 39 ile otomotiv endüstrisi birinciliğini korurken, ikinci sırada yüzde 14 ile metal sanayi ve üçüncü sırada da yüzde 11 ile plastik ve kimya endüstrisi bulunuyor. 

Fabrikalardaki robot kullanılarak gerçekleştirilen uygulamalarda, yüzde 60 ile taşıma uygulamaları birinci sırada yer alırken, onu yüzde 19 ile kaynak uygulamaları takip ediyor.

KURULU ROBOT SAYISI 13 BİNE ULAŞTI

Gerçekleştirilen satışlarla Türkiye’de fabrikalardaki kurulu robot sayısında 2017 yılına oranla yüzde 16’lık bir artış yaşandı ve 2018 yılında yaklaşık 13 bin 500 üniteye ulaştı.

Türkiye’deki endüstriyel robot kurulumunda 2013’ten 2018’e kadar yıllık ortalama yüzde 22’lik bir büyüme kaydedildi.

2018 yılında gerçekleşen satışlarla kurulu robot miktarlarında toplam arzın yüzde 50’sini taşıma işlemleri ve yüzde 33’ünü ise kaynak işlemleri oluşturuyor. Bu endüstriyel robotlar, otomotiv endüstrisinde yüzde 40, metal sektöründe yüzde 19, plastik ve kimya sektöründe ise yüzde 14 olarak üretimde kullanılıyor.

ROBOT YOĞUNLUĞU DÜŞÜK SEYREDİYOR

IFR tarafından sunulan 2019 Dünya Robot Raporu’na göre Türkiye’deki 2018’de endüstriyel robot yoğunlukları incelendiğinde, rakamların hala düşük seviyelerde olduğunu görüyoruz. İmalat sanayinde 10 bin çalışan başına düşen robot sayısı 30. Otomotiv sanayi 10 bin çalışan başına düşen 210 robot ile yine bu alanda da önemli bir paya sahip. Diğer sektörlerde ise, 10 bin çalışan başına sadece 19 robot düşüyor.  

ROBOTLAŞMA VE İSTİHDAM 

McKinsey & Company Türkiye tarafından McKinsey Global Enstitüsü iş birliği ile hazırlanan “İşimizin Geleceği” araştırması, robotlaşma ve Endüstri 4.0 yeni iş alanlarının açılmasına ve buna bağlı olarak da iş artışı yaşanabileceğini gösteriyor. 

Rapora göre otomasyon, yapay zeka ve dijital teknolojiler Türkiye’de bazı işlerin kaybolmasına yol açsa da verimlilik kazanımları, yatırım artışı ve hizmet ekonomisinin büyümesi ile birlikte yeni işlerin oluşması ve 2030 yılına kadar 3,1 milyon iş artışı potansiyeli bulunuyor.

Raporda yer alan bilgiler doğrultusunda otomasyon, yapay zeka ve dijital teknolojilerin birçok sektörde işleri dönüştürerek daha çok sayıda yeni iş yaratması bekleniyor.

Türkiye’de 2030 yılında yaklaşık 33,3 milyonluk bir işgücü ihtiyacı olması öngörülüyor.

Otomasyon ve dijitalleşmenin etkisiyle 2030 yılına kadar 7,6 milyon işin kaybolma potansiyeli bulunuyor.

Dijitalleşmenin yaratacağı verimlilik ve ekonomik büyüme üzerindeki etkiler ile sosyal değişimlerle birlikte, 2030 yılına kadar 8,9 milyon yeni iş oluşabileceği öngörülüyor.
 

KAYNAKLAR: 
•    Uluslararası Robotik Federasyonu (International Federation of Robotics/IFR)
•    İşimizin Geleceği / Dijital Çağda Türkiye’nin Yetenek Dönüşümü (McKinsey & Company Türkiye, Ocak 2020)