Eriş Makina Genel Müdürü Makine Mühendisi Hakan Eriş, makina sanayinde robot yatırımı yapmayı amaçlayan şirketlere talaşlı imalatı bilen otomasyoncular ile çalışmalarını öneriyor.

 ST Endüstri Medya'nın sorularını yanıtlayan Hakan Eriş, makina sanayinde robot kullanımını, firma olarak sektöre sundukları ürün ve çözümleri anlattı, yatırım yapacaklara tavsiyelerini paylaştı.

Robotların, makina sektörüne sağladığı avantajlar nelerdir? Sektörde robotlarla ne gibi uygulamalar yapılıyor? Ağırlıklı olarak tercih edilen robotik uygulamalar nelerdir?

Bildiğiniz gibi pandemi başlangıcında sanayicimizde hemen bir panik havası esti. Yatırımlar ötelendi, uzaktan yarı zamanlı çalışmalar başladı. Firmalarda toplu olarak Covid-19 vakaları görülmeye başladı. Sonuç olarak, özellikle yurt dışı pazara hitap eden sanayicimiz “korkunun ecele faydası olmadığını görerek” çözüm arayışı içine girdi. Ofis personelini uzaktan çalıştırabiliyordu ama tezgahlar için atölye personelinin uzaktan çalışma imkanı yoktu. Ayrıca bu personeller hastalanıyor ve tezgahlar çalışamıyordu. Burada bizim gibi seri imalata dönük makinalar yapan firmalar devreye girdi. Sanayicimizin robotik besleme uygulamaları ile birden fazla tezgahı daha az iş gücü ile çalıştırabileceğini gösterdik. Sorunuza gelecek olursak; tezgah besleme sistemlerinin en önemli avantajı tezgah operatörünün parça yükleme frekansını minimize etmektir. Bu şekilde tezgahtan çıkan parçanın doğruluğu daha iyi kontrol edilebilir. Bu da üretim kalitesinin yükselmesine neden olur. Ayrıca bu tür sistemler ile çalışan makinalar standart bir üretim adedi sağlar. İnsan faktöründen kaynaklanan üretim adet değişkenlikleri minimize olur. Özellikle parçaların tezgahlara yüklenmesi oldukça zaman almakta veya aynı yükleme zaman standardını sağlayamamaktadır. Böyle durumlarda robotik çözümlerin üretim adedini yüzde 50 oranında arttırdığı gözlenmiştir. Bu şekilde çalışma ile kazançlarımıza bakacak olursak, aynı adedi yakalamak için 2 yerine bir tezgah, daha az elektrik sarfiyatı, daha az işçilik ve son zamanlarda en değerli olan daha küçük yerleşim yeri. Başka bir konu ise çalışma saati. Resmi tatilleri çıkardıktan sonra yıllık çalışma günü 264 gün olarak hesaplanır. Üç vardiyalı sistemde 1 günde yemek ve çay molaları toplamı 3 saattir. 264x3=792 saat yani bir yılda 33 iş günü sadece yemek ve çay molaları için ayrılan zamandır. Bu da yaklaşık 1,5 iş ayına karşılık gelmektedir. Özet olarak, robotlu besleme sistemleri ile çalışan makinalar 12 ay çalışıyor ise robotsuz çalışan makinalar 10,5 ay çalışıyor demektir. Diğer sorunuza gelecek olursak, robotik tezgah besleme uygulamalarında ağırlıklı olarak CNC torna tezgahı besleme uygulamaları son dönemlerde oldukça revaçta. Bildiğiniz gibi torna tezgahlarında parça işleme süreleri ortalama 40-45 sn. civarında. Operatörün standart olarak 45 saniyede bir 7,5 saat boyunca parça yüklemesi oldukça zor. Müşterilerimiz üretim verimliliklerini arttırmak için robotik besleme uygulamalarını tercih ediyorlar. Ayrıca son zamanlarda CNC tezgahtan çıkan parçanın ölçüsel kontrolü konusunda da yoğun talepler almaktayız.

SÜRDÜRÜLEBİLİR EVLERDE YENİ DÖNEM ROBOTİK MİKRO EVREN SÜRDÜRÜLEBİLİR EVLERDE YENİ DÖNEM ROBOTİK MİKRO EVREN

Robotlu üretime geçmek isteyen “makina kullanıcılarına özel” çözümlerinizi ve sağladığınız avantajları anlatır mısınız? 

Üretimimizi iki ana grupta topladık ve ekiplerimizi buna göre organize etmeye başladık. Birinci grup standart besleme sistemlerimiz. Değişik isimler ile adlandırdığımız modellerimiz mevcut. Maksimum iki tezgahı besleyecek sistemlerde bu modellerimizi müşterilere öneriyoruz. Söz konusu sistemler parçanın şekli ve ebadına göre çekmeceli, kameralı veya raflı sistemler olabiliyor ve torna, taşlama, dişli açma, dik işleme merkezi ve yatay işleme merkezlerinde kullanılabiliyor. Bu sistemlerin avantajı, üretim adetleri düşük olan parçalarda bile bir parçadan başka bir parçaya geçiş süresinin çok kısa olmasıdır. Bu tür sistemlere biz “üniversal çözüm” diyoruz. Örneğin Minitend dediğimiz çekmeceli modelde, 10 mm ile 100 mm arasındaki yuvarlak parçaların boyu 160 mm’yi geçmeyecek şekilde ise aynı sistem ile çalıştırmak mümkün.

İkinci grup üretim ekibimiz ise, özel projeler ile ilgileniyor. Özel projeden kastımız, parça değişkenliği az üretim adedi yüksek sistemlerdir. Genelde üç veya daha fazla tezgahın birbiri ile haberleştiği sistemler özel proje ekibi tarafından yürütülüyor. Bunlara çok tezgahlı hücreler, robotik takım besleme dolapları, FMS sistemleri, parça ölçüm istasyonları gibi sistemleri örnek gösterebiliriz.

Şirket kurucusu olarak uzun yıllar CNC tezgah satışında bulunmamdan dolayı şunu söyleyebilirim: Firmamızın en büyük avantajı, müşterinin üretim aşamasındaki sıkıntılarını biliyor olmamızdır. Ne yazık ki, sanayicimiz robotik uygulamalara daha hakim değil. Kimi zaman istediklerinin olamayacağını söylediğimizde hemen antipatik kalıyoruz veya işi alamıyoruz. Fakat daha sonra sıkıntıları gördükçe hak veriyorlar ve onların vazgeçilmez tedarikçisi oluyoruz.

Son dönemde sektöre özel devreye aldığınız uygulama örneklerini ve sonuçlarını paylaşabilir misiniz?

Daha önceki röportajlarımda da paylaştığım gibi sizlere çok fazla örnek verebilirim. Burada firma isimleri ile ilgili KVKK’dan dolayı sıkıntı çıkabilir diye paylaşmak istemiyorum. Son olarak bir müşterimiz yurt dışından hazır tezgah ve otomasyon sistemi pazarlığı esnasında bize ait olan robot arayüzünü o tezgahlar içinde şart koşmuş. Üretici firma arayüz için bizden teklif istedi. 

Robot teknolojisi ve CNC uygulamalarını birleştiren bir marka olarak bu konuda yatırım yapmak isteyen firmalara neler önerirsiniz? Nelerden kaçınsınlar, nelere dikkat etsinler?

Bu konu belki de ayrıca değerlendirilmesi gereken bir konu. O kadar fazla detay var ki. Örneğin bir müşterimiz başka bir firmaya yatay işleme merkezine robot uygulaması yaptırmış. Ama mutlu değil çünkü firma fikstürleri tam incelemeden işi tamamlamış; fikstürlerde parça oturma kontrolü olmadığı için 3-4 parçada bir sistem duruyor, operatör fikstürü temizliyor ve tekrar çalıştırıyor. Müşteri fikstür üreticisi ve besleme sistemi üreticisi arasında gidip gelmiş iki firmada sorumluluğu almamış. Sonuç müşteriye ilave maliyet olarak geri dönmüş. Bu tür örnekleri çok fazla arttırabiliriz. Sanayicilere önereceğim tek nokta; “talaşlı imalatı bilen otomasyoncular” ile çalışsınlar. Ayrıca başka bir konuda lütfen tezgahları bir parçayı tamamen doldurmuyor ise, özel proje yerine standart ürünleri tercih etsinler. Proje yapan firmalar verdiğiniz parçalar üzerinden kurgu yapar ama bizim gibi firmalar üniversal çözüm önerir.