Üretimdeki robotlar sayesinde çalışanlarına ergonomik bir çalışma ortamı oluşturduklarını ve enerji tasarrufu elde ettiklerini kaydeden Vestel Beyaz Eşya Otomasyon ve Projeler Geliştirme Müdürü Tolga Özdenli, “Robotlar, üretim süreçlerindeki kayıpları azaltıp, daha yalın bir üretim yapmamıza olanak sağlıyor.” dedi.

Öncelikle okuyucularımız için kısaca şirketinizin yapılanmasını ve yakın dönem iş gündeminizi anlatmanızı rica ediyoruz. 

Vestel Şirketler Grubu, 18’i yurt dışında olmak üzere toplam 28 şirketten oluşuyor. Dünya standardındaki üretim anlayışı, yenilikçi ve kaliteli ürünleri ve geniş vizyonuyla sadece ülkemizde değil küresel piyasalarda da pazarı yönlendiren güçlü bir şirket olan Vestel, dünyaya teknoloji ihracı alanında Türkiye’nin simgesi ve gururu. Vestel, teknoloji ve tasarım geliştirme yetkinliğine dayalı çeşitlendirilmiş ürün gamı ile 157 ülkeye gerçekleştirdiği ihracat ile elektronik sektöründe 23 yıldır ülkemizin ihracat şampiyonu. 1997 yılındaki kuruluşundan bu yana istikrarlı büyüme ivmesini sürdüren Vestel Beyaz Eşya, uzun vadeli stratejileri ve vizyonuyla Türkiye ve Avrupa’nın en büyük beyaz eşya üreticilerinden biri olarak pazarı yönlendirmektedir. Vestel Beyaz Eşya, Manisa’da bulunan ve Avrupa’nın tek alan üzerinde kurulu en büyük üretim tesislerinden biri olan 1,2 milyon metrekarelik alana sahip Vestel City’de yer alan 7 fabrikasında en son teknolojileri kullanarak, buzdolabı, çamaşır makinası, çamaşır kurutma makinası, pişirici cihazlar, bulaşık makinası, klima ve termosifon üretimi gerçekleştirmektedir. Toplam 12,5 milyon adet üretim kapasitesine sahip olan Vestel Beyaz Eşya, en son teknolojiye sahip ürünleriyle Avrupa’da beyaz eşya pazarının en büyük 5 üreticisinden biri konumunda. 

Üretim süreçlerinizde robot kullanıyor musunuz? Kullanıyorsanız robot yatırımının getirdiği avantajlar nelerdir?

Üretim ve montaj hatlarımızdaki ürün yüklemeleri, trimleme operasyonları, paketleme otomasyonları, vidalama otomasyonları, silikonlama ve sinterleme proseslerimizde endüstriyel robotlar kullanıyoruz. Robot yatırımının getirdiği en büyük avantaj, daha hızlı ve daha kaliteli ürün üreterek verimliliği artırmak. Bunun yanında ergonomik bir çalışma ortamı yaratıp, enerji tasarrufu da sağlamakta. Ek olarak, üretim süreçlerindeki kayıpları azaltıp, daha yalın bir üretim yapmamıza olanak sağlıyor. Maliyetlerimizi azaltmak adına da Vestel olarak endüstriyel robotların kurulacağı sistemleri de kendimiz tasarlıyor, programlıyor ve devreye alıyoruz. Projelerimizdeki tüm saha ekipmanlarımızın imalatlarını kendi içimizde yapıyoruz. 

Yeni üretim hattı, Ar-Ge, tesis ya da teknoloji yatırımı kararı nasıl veriliyor? Yakın dönemde ne tür bir yatırıma imza attınız?

Gelecek yıl üretim hedefleri, kapasite hedefleri, model dağılımları ve üretime girecek yeni ürünleri hesaba katarak üretim hattı ve makina yatırımlarını detaylı analiz edip hat kapasitelerinin, makina kapasitelerinin ve üretim şekillerinin uygunluğunu inceliyoruz. Kapasite artırmaya ihtiyacımızın olduğu durumlarda önceliğimiz mevcut hat ve makinaların iyileştirilmesi oluyor. Bu yenilenmelerden ve iyileştirmelerden ihtiyacımızı karşılayan sonuçlar elde ediyorsak, yeni hat ve makina yatırımlarını ikinci planda değerlendiriyoruz. İhtiyacın karşılanamadığı durumlarda ise yeni teknoloji, ergonomi, ürünün verimliliği, enerji verimliliği, arıza bildirimi ve kaliteye olan katkıları göz önüne alınarak yatırım kararlarımızı alıyoruz. Vestel Beyaz Eşya mühendisleri, ürünlerin tasarımlarının yanı sıra üretim hat ve makinalarını de tasarlıyor. Artık makinaların tasarımlarını kendimiz tasarlıyor, imal ediyor, yazılımını programlıyor ve kurulumlarını gerçekleştiriyoruz.

Bu sayede sadece beyaz eşya üretimi yapmakla kalmıyor, üretim sistemini oluşturan makinaları da kendi içimizde üretip hatlarımıza entegrasyonunu yapıyoruz. 2019 yılı başında üretime başlayan çamaşır ve kurutma makinası fabrikasının temeli, Endüstri 4.0 uyumluluğu ve altyapısı ile inşa edildi. Otomasyon ve üretim sistemlerimizde kullanılan son teknolojiyi, bu yeni fabrikalarımızın tüm kademelerinde kullanmayı hedefledik. Ham maddelerin depolarımıza girişiyle birlikte başlayan bu teknolojik süreç, parçaların ürün haline gelip paketlenmesine kadar sürmektedir. Hedefimiz, fabrikada bulunan üretim hatları, makinalar, otomatik yönlendirmeli araçlar ve robotların birbirleriyle haberleştiği, üretimin anlık olarak kontrol edilebildiği bir sistem kurabilmektir. Endüstri 4.0’ın en temel bileşenlerinden olan makinalar arası haberleşmenin kullanıldığı bu yeni üretim tesisimizin her alanında bu teknolojileri görmek mümkün. Vestel Beyaz Eşya olarak amacımız akıllı fabrikalarımızı ve üretim tesislerimizi Endüstri 4.0’a uygun olarak geliştirirken müşterilerimize de son teknolojinin kullanıldığı daha kaliteli ürün sunabilmek.

Fabrikanızda; hammadde girişinden, tasarım ve Ar-Ge çalışmalarına, oradan sevkine kadar olan üretim süreçlerini anlatır mısınız?

Fabrikalarımıza tedarikçi firmalardan gelen hammaddeler, giriş kalite biriminin onayından sonra otomatik tanıma sistemleri ile depolarımıza yerleştiriliyor. Üretim hatlarına transferi, beyaz eşya ürünlerimizde kullanımı, paketlenmesi ve sipariş teslimine kadar tüm takip otomatik tanıma sistemi ile yapılıyor. Vestel Beyaz Eşya olarak üstün teknolojili, enerji tasarruflu, yüksek kaliteli, kullanıcı dostu ve çevreci ürünler üretmek başlıca hedeflerimiz arasında yer alıyor. Ürün tasarımlarımız yüksek kalite ve düşük maliyetin, yenilikçi fikirler ile buluşmasıyla ortaya çıkıyor. Öncelikli hedefimiz, müşteri beklentilerini karşılayan yüksek kaliteli ürünleri düşük maliyetle tasarlamak. Tasarımlarımızda güvenlik, ergonomi, montaj kolaylığı, kullanım kolaylığı, kalite, çevre, servis edilebilirlik gibi değişkenler diğer etkenler. Bu süreçte tüketicilerimizi iyi dinliyor, beklentilerini iyi analiz ediyor ve karşılık verecek ürünler tasarlıyoruz. 

Sıfır duruş / sıfır hata ile kaliteli üretim adına ne tür metod ve sistemler kullanılıyor? Daha çok hangi otomasyon donanım ve yazılım teknolojilerinden yararlanıyorsunuz? 

Bildiğiniz gibi TPM’in (Toplam Üretken Yönetimi) ana hedefleri arasında sıfır arıza, sıfır kusur ve sıfır iş kazası yer almakta. Biz de bu hedeflere ulaşmak için tüm çalışanlarımızın katılımı ile otonom bakım, planlı bakım, Kaizen, 5S gibi faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Tüm fabrikalarımızda yürüttüğümüz başarılı TPM çalışmaları sonucunda, Japan Institute of Plant Maintenance (JPIM) tarafından “TPM Mükemmellik Ödülü”ne (TPM Excellence Award), “TPM Süreklilik Ödülü”ne (Award for Excellence in Consistent TPM Commitment), “TPM Özel Ödülü”ne (Special Award for TPM Achievement) layık görüldük. Kendi sektöründe, 7 ayrı fabrikada 7 ayrı ürün ailesi ile aynı anda bu ödülü almaya hak kazanan dünyadaki ilk ve tek şirket olduk. Fabrikalarımızda üretimde otomatik etiket sistemleri, otomatik test makinaları, görüntü işlemeli kontrol sistemleri, otomatik ürün doğrulama sistemleri kullanarak Endüstri 4.0 hamlemize uygun teknoloji çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.

Bünyenizde otomasyon ile IT'nin entegrasyonunu nasıl sağlıyorsunuz? Sanayinin Dijital Dönüşümü vizyonunuz nedir? Varsa pilot uygulamalarınızdan bahseder misiniz? 

Dijital ve teknolojik çözümlere ihtiyaç duyduğumuz dönemlerde IT ekibiyle sıklıkla çalışmaya ihtiyaç duyuyoruz. Özellikle makinalar arası haberleşme ve makina verilerinin anlık takibinin sağlanması adına birlikte hareket ediyoruz. Makina, AGV, forklift vb. içeride akışı sağlayan tüm ekipmanlardan anlık veriler ile üretimimizi olabildiğince dijital ortama aktarmaya çalışıyoruz. İlerleyen aşamalarda hedefimiz, fabrikalarımızın dijital ikizini oluşturarak, tüm akışın her an her yerden izlenebilirliğini sağlamak. Bu sayede üretimdeki zaman kayıplarına yol açacak, öngörülemeyen arızaları öncesinden analiz edilmesini hedefliyoruz. Üretimdeki aksamaların önüne geçip, verimliliği artırmayı planlıyoruz.