Turizm Haftası özelinde açıklamalarda bulunan ve sektörün Türkiye için önemine değinen Universal Robots Türkiye ve MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, cobot’larla Türkiye'yi sağlık turizmi açısından ileriye taşıyabileceklerini vurguladı.

"ÜLKEMİZİN GELİRLERİNİ ARTIRABİLİRİZ"

Covid-19 pandemisinden en çok etkilenen sektörlerden biri olan sektörü zor durumda bıraktığını söyleyen Gök, endüstrinin yanı sıra birçok alanda kullanılan cobot'ların turizme daha fazla entegre edilerek sektöre verimlilik, güvenlik ve farklı bir hizmet deneyimi kazandırılabileceğini dile getirdi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)'nun verilerini paylaşan Gök, 2020 yılında turizm gelirlerinin yıllık yüzde 65 düşüşle 12 milyar dolar olarak kaydedildiğini, hayatın normalleşmesiyle birlikte sektörün eski canlı günlerine kavuşacağını ifade etti.

Türkiye'nin iklim koşularının yanında gerek coğrafi gerek kültürel gerekse gastronomi açısından önemli bir turizm cenneti konumunda olduğuna dikkat çeken Gök, "Bu konumumuzu insan ve cobot işbirliğiyle daha da artırıp yerli ya da yabancı turistlere farklı bir hizmet deneyimi yaşatabiliriz. Bugün cobot’lar kahve ikramından pizza yapımına kadar birçok alanda insanlara hizmet edebiliyor. Yine aynı şekilde hastane ve poliklinik gibi riskli alanların dezenfeksiyon işlemlerini cobot’lar üstleniyor. Son derece kolay kurulan ve yeni bir görev için hızlıca programlanabilen cobot’ları sektöre daha fazla entegre ederek sorunsuz, kesintisiz ve farklı bir hizmet deneyimi sunabilir, ülkemizin turizm gelirlerini artırabiliriz" dedi.

"SAÇ EKİMİNİ HIZLANDIRIYOR, YÜKSEK DOĞRULUK SAĞLIYOR"

Türkiye'nin sağlık turizminde de önemli bir merkez olduğunu belirten Gök, kolaboratif robotların saç ekim merkezlerinde saç ekim operasyonlarında görev alarak başarılı sonuçlar ortaya koyduğunu söyledi.

Saç ekiminde görev alan kolaboratif robotların üç boyutlu tarama teknolojisi aracılığıyla tüm kafayı tarayarak kök alınacak ve ekim yapılacak bölgedeki saçların kalınlıkları ile sayısını optik sistemle ölçtüğünü aktaran Gök, "Kolaboratif robotları operasyon sonrasında da ne kadar kök ekildiği ve toplam işlem oranlarının olduğu tüm istatistikleri bir dosya haline getiriyor. Böylece saç ekim süreci, şeffaf, güvenilir ve hızlı bir şekilde tamamlanıyor ve bu derinleşen analizler sayesinde yüzde 100’e yakın sonuçlar elde ediliyor. Sağlık turizmi açısından elimizde oldukça fazla imkanımız var. Cobot’ları farklı tedavi süreçlerinde de kullanarak ülkemizi hem sağlık turizmi hem de teknoloji anlamında daha da ileriye taşıyabiliriz." ifadelerini kullandı.

"HİZMET KALİTESİNİN YÜKSELTİLMESİNE DESTEK OLABİLİR"

Kolaboratif robotların, üretim ya da hizmet fark etmeden her zaman yüksek hassasiyet ve esneklikle çalışabildiğini ifade eden Gök, hijyende bulaş riskini kaldırmasının yanında  15 ve 17 güvenlik seviyesiyle insanlarla yan yana ve güvenle çalışabildiğinin altını çizdi.

Cobot’ların sektörde hizmet kalitesinde gözle görülür bir artışa da yardımcı olabileceğini sözlerine ekleyen Gök, söz konusu robotların yemek yapımı, servisi ve temizlik gibi birçok alanda sorunsuz olarak insanlara hizmet sunabileceğini belirtti ve sözlerini şöyle tamamladı:

"Çok az alan kaplayan cobot’lar bir yere sabit kullanıldığı gibi otonom ya da mobil araçlarla hareketli hale getirilebilir. Böylece hizmet alanı da genişletilebilir. Programlaması ve kurulumu da son derece kolaydır ve farklı görevler için hızlıca programlanabilir. Günün her anı aynı kalite ve titizlikle çalışan cobot’lar, sağladığı katkılarla hızlı yatırım dönüşü de sağlıyor."