Üretimde yükselen robot gücünün sadece ürün sayısının artmasına neden olmakla kalmayıp aynı zamanda şirketler ve ülkelerarası rekabetin boyut değiştirmesine de yol açtığını söyleyen Neugart Redüktör San. Tic. Ltd. Şti. Genel Müdürü Mustafa Sümer, “Robotlar daha az maliyetli ve daha ulaşılabilir hale geldikçe, nispeten az üretim kapasitesine sahip şirketler de robotik teknolojinin verdiği güçle artık sektörlerindeki dev şirketlerle mücadele etme şansı elde edebilir hale geliyorlar” diyor.
Öncelikle bize şirket yapınızı, dört kuşak geriye giden köklü yapınızı, yapılanma ve örgütlenme biçiminizi kısaca açıklar mısınız?
Neugart redüktör üreticileri arasında aile kuruluşu olan bir şirkettir. 1928 yılında kurulmuş olan şirket bugün dördüncü kuşak sahipleri tarafından yönetilmektedir. Neugart, planet redüktörlerin ve müşteriye özel redüktörlerin geliştirilmesinden üretimine ve satışına kadar tüm süreçleri kendi bünyesinde gerçekleştirir. Kuruluşun dünyanın dört bir yanındaki çalışanlarının sayısı yaklaşık 750’dir, bunların 600’ü Almanya’nın Güney Baden Bölgesi‘nde yer alan Kippenheim’daki şirket merkezinde çalışmaktadır. Amerika ve Çin’de bulunan fabrikalarımızda, Kippenheim’da üretilen dişliler ve redüktör bileşenleri montajlanmaktadır. Bunun yanısıra dünyanın 25 değişik ülkesinde gerek kendi ofislerimizle gerekse bayilerimiz aracılığı ile ürünlerimizi müşterilerimizle buluşturmaktayız. Türkiye yapılanmamızda da endüstriyel ve otomasyon ihtiyaçları açısından gelişmiş ve gelişmekte olan şehirlerimizde bölge bayilerimizle çalışmalar yürütmekteyiz.
Şirketinizin gelecek vizyonunu, büyüme beklentilerini ve uzun vadede kendisini nerede konumlandırmak istediğini anlatabilir misiniz?
Şirketin modüler bir yapıyla oluşturulan ürün portföyü müşterilerinin özel isteklerine eksiksiz bir güvenilirlikle cevap vermektedir. Kalite güvencesi, verimli üretim ve esnek imalat koşulları şirketin üzerine kurulduğu üç temel ayaktır. Planet redüktörler yüksek performanslı, verimli ve yenilikçidir. Neugart yeni ürün geliştirme fikirleri konusunda da öncü konumunu korumaktadır. Geniş ürün yelpazesi, Ürün seçimi için istisnası olmayan yazılımlar geliştirmesi (NCP ve TDF), ürünlere dünyanın her yerinden erişim gibi temel değerlere çok büyük önem vermektedir. Şirketimiz hem Avrupa hem de dünyada oldukça tanınan ve kalitesine güvenilen ürünler yaratmaya devam edecek olup bunun neticesinde de kontrollü bir büyümeyi gözetmektedir. Sürekli bir gelişim süreci içindeyiz ve inovasyonu sürekli optimizasyon ile birleştiriyoruz. Şirketin tüm alanlarında alınan ilgili aksiyonlar sayesinde, sürekli iyileştirme fikri şirketimizde derinden kök salmıştır. Şirket yönetimi bu amaçla ve ayrıca kalite, çevre ve enerji politikasının hedeflerine ulaşılması için gerekli araçları sağlamaktadır.
Sanayinin Dijital Dönüşümü vizyonunuz nedir? Bu konuda attığınız adımlar ve yaptığınız yatırımları paylaşabilir misiniz?
Dijital dönüşümü günümüzde yaşamayan bir endüstriyel tesis olmadığını düşünüyorum. Üretim fabrikalarımızda ve ofislerimizde tüm bu değişimleri en sıcak haliyle hissediyoruz. Özellikle üretim hatlarımızda, üretilen bir ürünün artık robotik ve tam otomasyona uygun olarak üretildiğini bunun için oldukça ciddi yatırımlar yaptığımızı ve bu yatırımlara devam ettiğimizi söyleyebilirim. Bir örnek vermek gerekirse özellikle lojistik alanlarımızdaki dijital dönüşüm, üretim hatlarımızdaki robot uygulamaları üretim kapasitesindeki artışlar olarak bize yansıdı. Bildiğiniz gibi bu yıl içinde yaşadığımıza malzeme tedariğindeki global sorunları müşterilerimize neredeyse en az hissettiren bir firma olduk. Pek çok müşterimizden bu yönde teşekkür bildirimi aldık.
Gelecekte pazara sunmayı planladığınız yeni ürün ve çözümleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Tabii ki şu anda üzerinde çalıştığımız bazı ürün tipleri-modelleri ve yenilikler olacak ancak süreçler henüz tamamlanmadığı için açıklamam doğru olmaz. Bir örnek vermem gerekirse geçtiğimiz ay WPLHE konik dişli ve dik açılı bir redüktörümüzü piyasaya sunduk. Özellikle yüksek radyal yükler için tasarlanmış bir yataklama yapısına sahip bu redüktör önemli bir ihtiyacı karşılamış oldu. Aynı zamanda geçtiğimiz Haziran ayı içinde helis dişli ve flanş yapılı redüktörümüz olan PSFN serisine i:8 tahvili eklenmiş oldu. Portföyüne eklediği Hygienic Design redüktör serisi HLAE, gıda ve ilaç sektörlerine özgü hijyenik ve aseptik temizlenebilirlik standartlarının öngördüğü gereksinimleri yerine getirmektedir. HLAE redüktör, temizlenebilirliğini 3-A RPSCQC sertifikası ile onaylatmış dünya çapında ilk redüktördür. Neugart firması Ar-Ge yatırımlarına çok önem veren bir yapıya sahiptir ve bu her zaman devam edecektir.
Sektörünüzün ülkemizde ve dünyadaki genel durumu hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz ve varsa bu konudaki öngörüleriniz nelerdir?
Bildiğiniz gibi bizim olduğumuz alan planet redüktörler. Özellikle bu konuda konuşacak olursak sektörel büyümeden söz edebiliriz. Özellikle yeni tasarlanan tüm makinalar artık dijital inovasyon da içerdiklerinden servo ve step motor kullanımları da bu yönde artmış oldu. Hemen hemen tüm sektörlerde kontol edilebilir ve hassas hareketler söz konusu olmaya başladı bu da ister istemez servo motorlu makina ihtiyacını tetikledi. Diğer redüktörlerde de benzer bir gelişme oldu. Fakat planet redüktörler, servo ve step motor kullanımıyla birlikte büyüme göstermektedir. Netice olarak makinalar artık daha küçük enerji maliyetleriyle donatılan motorlar ve onlara tork, kuvvet olarak yardımcı olan redüktörlerle donatılıyor. Sektördeki en büyük açmaz yine herkesin malumu Çin menşeli ürünler ve bunların fiyatları nedeniyle karşılaştığımız durumlar. Ben makina üreticilerimize makinalarını yaparken kaliteli ürünlerle yollarına devam etmelerini öneriyorum. 3-4 ay sonra redüktörden kaynaklı makina arızalandığında müşteriniz sizin makinanızın bozuk olduğunu çevresine söyleyecektir, sebebin şu ya da bu olduğuna bakmayacaktır. Bu makinayı uzak bir ülkeye göndermiş olduğunuzda vereceğiniz servis bedeli başlangıç alım fiyatınızdan çok çok yukarlarda olacaktır. Lütfen ürün seçimlerinizde bu konuyu göz ardı etmeyin.
2022 yılı ilk yarısı sonuçlarını değerlendirerek iş gündeminizi paylaşır mısınız? Yeni yatırım vb. planlarınız var mı? Hangi etkinliklere katılacaksınız? Hedefleriniz neler?
2022 yılı ilk yarısında işlerimizde büyüme oldu. Yukarıda da bahsettiğim gibi yeni nesil makinalarda kullanılan yoğun servomotor ve step motor talebi bizim işlerimize de olumlu etki etmektedir. Gündemimizde özellikle yeşil ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığımız ek yatırımlardan bahsedebiliriz. Örneğin Fabrikamızın çatısını güneş paneli ile donattık ve diğer işletmelerimiz için de bu plan yürürlükte aynı zamanda şirket içinde kullandığımız araçların tamamen elektrikli araçlara dönüştürülmesi projesi başlatıldı, tabii bu Almanya tesislerimiz için geçerli. Bunun yanı sıra doğa ile olan bağımız gereği fabrika bahçemize arı kovanları koyarak, arıların çevremize olumlu katkılarından faydalanma projemiz başladı. Aynı zamanda bu çalışmalar birer farkındalık yaratma projeleridir. Doğamıza ve çevremize önem veriyoruz. Yeni yatırımlarımız var onların hayata geçmesi için çalışmalarımız sürüyor. Almanya, İspanya, Fransa, ABD, Çin ve Türkiye’de yapılacak olan endüstriyel otomasyon ve robotik fuarlarında yer alacağız. Bunların planları daha önceden yapılmıştı. Fuar tarihleri geldiğinde katılım sağlayacağız.
Tüm dünyadaki robot teknolojilerinin sanayi endüstrisini ve küresel ekonomiyi nasıl şekillendireceği hakkında ne düşünüyorsunuz ve şirket olarak özellikle üretim aşamasında ne gibi adımlar atmayı planlıyorsunuz?
Son teknolojik gelişmelerin ışığında söyleyebiliriz ki endüstriyel robotlar üretim sürecini daha önce hiç olmadığı kadar hızlı, ucuz ve akıllı hale getiriyor. Öyle ki robotların çok uzak olmayan bir gelecekte insanların işini elinden alacağına dair birçok şey duyuyor, okuyoruz. Küresel ölçekte baktığımızda ise üretimden robot teknolojisi geliştiren start up’lara yapılan ciddi yatırımlara kadar farklı birçok alanda, yeni teknolojilerin geliştirilmesi için şirket bünyelerinde büyük kaynaklar ayrıldığına tanıklık ediyoruz. Bununla birlikte üretimde yükselen robot gücü sadece ürün sayısının artmasına neden olmuyor aynı zamanda şirketler ve ülkelerarası rekabetin artmasına ve boyut değiştirmesine de yol açıyor. Robotlar daha az maliyetli ve daha ulaşılabilir hale geldikçe, nispeten az üretim kapasitesine sahip şirketler de robotik teknolojinin verdiği güçle artık sektörlerindeki dev şirketlerle mücadele etme şansı elde edebilir hale geliyorlar. İşgücüne harcanan maliyetin düşmesi ise üretimin, insan kaynağı ve az maliyetli işgücünün daha fazla olduğu Çin ve Meksika gibi ülkelere tamamen devredilmemesi anlamına gelerek üretim süreçlerinin ülkelerin kendi sınırları içerisinde yapılanmasına ön ayak oluyor.
Robotlar özellikle;
- 7/24 çalışmaya programlanabilmeleri ile üretimi sürekli hale getirme imkanı vermeleri,
- Hammaddeden nihai ürün sürecine kadar üretimde verimliliği artırmaları,
- Zorlu fonksiyonlarda bile yüksek esneklik sağlayan parçalara sahip olmaları, küçük işletmelerde bile uygun maliyet seçeneği sunması gibi fonksiyonlar, robotları üretimde daha da vazgeçilmez hale getiriyor.
- Biz de Neugart olarak üretim tesislerimizde yer alan proseslerde robot uygulamalarına ağırlık verdik ve yatırımlarımızı bu yönde değerlendirdik ve devamını getireceğiz. Aynı zamanda robot üretimi yapan müşterilerimize de hassas redüktörlerimizle hizmet veriyoruz. Robot kullanımıyla birlikte üretim verimliliğimiz %30-35 gibi olumlu etkilendi.
