"Geçmişi hatırlayamayanlar, yaşadıklarını yeniden yaşamaya mahkumdurlar.” – George Santayana

Yaşanmış kazalardan edinilen derslerden de belirgin şekilde anlaşılacağı gibi büyük kazaların çok büyük bir bölümü varlık bütünlüğü ve güvenilirlik eksikliği kaynaklı yaşanmaktadır. Trevor Kletz’in kaleme aldığı “What Went Wrong?” kitabında; büyük yıkımlara sebep olan endüstriyel felaketlerin yaklaşık %50 sinin varlık bütünlüğü ve güvenilirlik eksikliklerinden kaynaklı olduğu belirtilmektedir. Bu oranın dağılımına bakacak olursak %15 lik pay ile en yüksek oran ekipmanın devreden çıkartılması esnasında, %14 devreye alma, %10 bakım operasyonları gerçekleştirilirken ve %11 lik bir bölüm ise arızalı ekipmanın devreden çıkartılmadan çalışmaya devam ettirildiği esnada yaşandığı tespit edilmiştir.

Kavramsal olarak ele almamız gerekirse öncelikle “Varlık”, “Bütünlük” ve “Güvenilirlik” kavramlarını ayrı ayrı ele almanın doğru olacağı kanaatindeyim.

Varlık: “Asset” kelimesinden dilimize çevrilmiştir ve bir işletmenin fiziksel kaynakları anlamında kullanılır. Bir okulda kullanılan teçhizat, hastanelerde kullanılan yangın söndürme tüpleri, şirketlerin mal varlıkları, endüstriyel kuruluşlarda kullanılan ekipmanlar ve enstrümanlar varlık olarak nitelendirilir. Uluslararası alanda Varlık Yönetimi kapsamında ISO 55000 standardı kullanılmaktadır, İngiliz standardı PAS 55 standardı baz alınarak geliştirilmiştir. ISO 55000 standart ailesi varlık yaşam döngüsü yönetimini, risk yönetimini ve bakım yönetimini kapsamaktadır.
Bütünlük: “Integrity” kelimesinden dilimize çevrilmiştir ve temelde doğruluk, sağlamlık anlamı taşımaktadır. Proses endüstrisinde ise bütünlük farklı noktalarda karşımıza çıkmaktadır. Örneğin; fonksiyonel güvenlik kapsamında “SIL – Safety Integrity Level” – “Güvenlik Bütünlük Seviyesi” tanımında ekipman güvenilirliğinin bir ölçüsü olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir başka tanım ise boru hattı – tank gibi statik ekipmanlarda yaşanabilecek delinme – yarılma gibi kaza büyük kaza kök sebepleri de “bütünlük kaybı” olarak ele alınmaktadır.

Güvenilirlik: “Reliability” kelimesinden dilimize çevrilmiştir ve bir sistemin ya da ekipmanın belirli koşullar altında belirli bir süre boyunca gerekli işlevleri yerine getirebilme yeteneği olarak tanımlanır. Proses tehlike analizlerinde yapılan değerlendirmelerde ekipman arızalarının gerçekleşme olasılıkları “Güvenilmezlik” olarak değerlendirilir. Proses Güvenliği kapsamında gerçekleştirilen değerlendirmelerde şiddeti – etkisi – sonucu büyük yıkımlara neden olabilecek senaryolarda “Güvenilirlik” seviyesi yüksek ve çoğunluklar bağımsız sistemler kullanılması önerilmektedir.
Tanımlamalardan da anlaşılacağı gibi “Varlık Bütünlüğü ve Güvenilirlik” kavramı proses güvenliğinin ayrılmaz bir parçası. Varlık bütünlüğü ve güvenilirlik sistemi bir ekipmanın veya enstrümanın doğru tasarlanması, doğru kurulması ve servis ömrü boyunca fonksiyonunu doğru yerine getirmesi için yapılan çalışmaların bütünüdür.

Bu sistem kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar proseslerde kritik görülen ekipmanların;
•    Doğru tasarımına
•    Doğru kurulumuna
•    Devreye alma aşamasında gerçekleştirilen çalışmaların gözden geçirilmesine
•    Operasyonların tasarım limitleri içerisinde gerçekleştirilmesine
•    Doğru bakım görevlerinin ve periyotlarının belirlenmesine
•    Bakımların zamanında ve eksiksiz gerçekleştirilmesine
•    Arızaların ve bakım esnasında tespit edilen eksikliklerin raporlanmasını ve analiz edilerek aksiyon planlarının oluşturulmasına
•    Sık yaşanan arızalar, büyük maliyetlere neden olan onarımlar, uzun süreli duruşlara neden olan arızalar gibi anahtar noktaların belirlenmesine
•    Ömrünün iyi analiz edilerek zamanında devreden çıkarma ve yenileme işlemlerinin yapılmasını sağlamaya 
odaklanmaktadır.

Varlık bütünlüğü ve güvenilirlik sistemi proses güvenliği dışında operasyonel kritikliği olan ekipmanlarda ve proseslerde de verimlilik ve işletilebilirlik açısından olumlu çıktılar elde edilebilecek bir sistemdir.
Varlık bütünlüğü ve güvenilirlik sisteminin kurulum ve mevcut sistem ile entegrasyonunun doğru sağlanabilmesi için öncelikle programın temellerini içeren bir tanımlama hazırlanması gerekir.

Varlık bütünlüğü ve güvenilirlik sistemi kapsamında yer alan prosedürde;

1.    Varlık bütünlüğü ve güvenilirlik sisteminin kapsamı ve kapsam dahilindeki ekipmanların nasıl belirleneceği,
2.    Kapsam dahilindeki ekipmanlar için temel tasarım bilgisi ve gerekli görülen minimum bakım görevleri,
3.    Gerçekleştirilecek tasarım, kurulum, operasyon, bakım ve onarım işleri için yetkinlik sınırları,
4.    Kritik ekipmanların talep anında fonksiyonlarını yerine getirebilmeleri veya servise uygunluklarının sağlanabilmesi için gerçekleştirilecek test, kalibrasyon, muayene ve koruyucu bakım görevlerinin belirlenme metotları,
5.    Kritik ekipmanlarda gerçekleştirilecek bakım veya arıza müdahalesi sırasında uygulanacak devreden çıkarma işlemleri
6.    Yaşanan değişimler, teknolojik gelişmeler ve yaşananlardan edinilen dersler ile sistemin canlı ve dinamik tutulması için yapılacaklar
gibi süreçlerin nasıl ele alındığı açıklanmalıdır.

Varlık bütünlüğü ve güvenilirlik sisteminde kurulum kadar süreç içerisinde yaşanan gelişmelere uyum sağlamak da oldukça önemlidir. Kapsam dahiline alınan ekipmanlar için kurgulanan bakım görevlerinin gerçekleştirilmeleri kadar yaşanan arızalar sonucunda arıza raporlama ve düzeltici faaliyet planlama sistemi de ele alınması gereken noktaların başında gelmektedir.