Horoz Lojistik, uluslararası karayolu taşımacılığı alanında 2024’ün ilk 6 ayı ile 2025’in aynı dönemi kıyaslandığında, operatör bazlı karlılığında %56 oranında önemli bir büyüme sağladı. Global ölçekte özel acentelik anlaşmaları sayesinde dünyanın her noktasından her noktasına lojistik operasyonlarını tek merkezden yönetme kabiliyetine sahip olan şirket; Romanya, İspanya, Portekiz ve Fas gibi yeni hatlarla hizmet ağını genişletirken günlük minivan yükleme kapasitesini 25 araca çıkartarak hızlı teslimatlarda kapasitesini zirveye taşıdı.

Horoz Lojistik Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Grup Başkanı Mücella Salın, şirketin büyüme dinamiklerini ve önümüzdeki dönem hedeflerini değerlendirdiğini açıklamasında, “Bu başarı; verimliliği artırmaya yönelik faaliyetlerimiz, finansal düzenlemelerimiz, organizasyonel yapılanmadaki değişiklikler ve dijitalleşme yatırımlarımızın bir sonucudur. Rota optimizasyonu ve maliyet kontrolüne odaklanan çözümlerimiz, ihracatçılarımızın maliyet hedeflerine uygun yeni hatlar ve servislerle desteklenmektedir.” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’NİN LOJİSTİK ÜSSÜ OLMA POTANSİYELİ

Türkiye’nin uluslararası karayolu taşımacılığında Avrupa ve Asya arasında lojistik üs olmasının önemine değinen Salın, “Türkiye, doğu ile batı arasında tartışmasız bir lojistik üs olma potansiyeline sahip. Ancak bu potansiyelin gerçeğe dönüşebilmesi için stratejik, ekonomik, hukuki ve altyapısal alanlarda kapsamlı çalışmalar yapılması gerekiyor. Özellikle altyapı yatırımları ve sistemsel iyileştirmeler bu süreçte büyük önem taşıyor.” dedi.

Ayrıca dijitalleşme adımlarının hızlandırılması, uluslararası taşımacılık anlaşmalarının güncellenmesi ve yasal-idari düzenlemelerin zaman kaybetmeden hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Salın, karayolu, demiryolu ve denizyolu taşımacılığının birbirini tamamlayacak şekilde entegre edilmesinin Türkiye’nin lojistik etkinliğini önemli ölçüde artıracağını vurguladı.

“KISA VADEDE AŞAĞI YÖNLÜ BİR İVME BEKLEMİYORUZ”

Uluslararası karayolu taşımacılığında maliyetlerin seyrine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Salın, “Ortalama navlunun %30-35’ine karşılık gelen mazot maliyeti, petrol fiyatlarındaki artış ve azalışlara duyarlı bir yapı sergiliyor. Ancak kısa vadede aşağı yönlü bir ivme beklemiyoruz. Bunun yanında personel maliyetleri, enflasyonist baskılar, döviz kurlarındaki durum ve talep/arz dengesizlikleri de maliyetleri doğrudan etkileyen unsurlar olarak öne çıkıyor.” dedi.

İade Gönderilerde Hız ve Esneklik Kazandıran İş Birliği
İade Gönderilerde Hız ve Esneklik Kazandıran İş Birliği
İçeriği Görüntüle

Sürdürülebilirlik ve çevre odaklı yaklaşımlar doğrultusunda yeşil lojistik yatırımlarının da gündemde olduğunu belirten Salın, bu yatırımların kısa vadede maliyetleri artırabileceğine dikkat çekerek, “Gelecek dönemde insansız taşıma modellerine yönelik etkin yatırımlar yapılmadığı takdirde, şoför temini ve vize süreçlerindeki zorluklar lojistik maliyetleri etkileyen kalıcı bir unsur haline gelecektir.” dedi.