Nil Tiritoğlu-1

FOTO: Nil Tiritoğlu İnşaat Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanı / Mimar- YESU, Leed GA Nil Tiritoğlu

“Türkiye’de Suyun Yüzde 33’ü Evlere Ulaşmadan Kayboluyor” “Türkiye’de Suyun Yüzde 33’ü Evlere Ulaşmadan Kayboluyor”

Nil Tiritoğlu İnşaat Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanı / Mimar- YESU, Leed GA Nil Tiritoğlu, “Enerji sektörü, toplam karbon emisyonlarının yüzde 72’sini oluşturmaktadır. Bu nedenle Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam enerji içindeki payını yüzde 50’ye, nükleer enerji payını ise yüzde 30’a çıkarmayı hedeflemektedir. Böylelikle enerji sektöründeki karbon emisyonlarının yüzde 80 oranında azaltılması planlanmaktadır. Türkiye'nin bu hedefleri gerçekleştirmek için 2035'e kadar yenilenebilir enerjiye 59 milyar dolar, enerji depolamaya 2,5 milyar dolar ve enerji verimliliğine 2030'a kadar 20,2 milyar dolar yatırım yapması planlanıyor.” açıklamasında bulundu.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında düzenlenen Taraflar Konferansı (COP), her yıl üye devletlerin iklim değişikliği ile mücadeledeki ilerlemelerini değerlendirmek ve iklim eylemi için bir yol haritası belirlemek amacıyla gerçekleştirilen uluslararası bir platformdur. İlk olarak 1995 yılında Berlin’de düzenlenen bu konferansın sonuncusu, Kasım 2024’te Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleşmiştir.

Sanayi Devrimi’nden bu yana, küresel yüzey sıcaklığında yaklaşık 1,2°C’lik bir artış yaşanmıştır. Bilim insanları, 1,5°C’lik bir sıcaklık artışının iklim değişikliğinin etkilerini geri dönülemez bir noktaya taşıyabileceği konusunda hemfikirdir. Bu nedenle, 2021 yılında COP26’da hükümetler, 2015 Paris Anlaşması’nda belirlenen 2°C hedefi yerine daha düşük bir ısı artışı olan 1,5°C hedefine odaklanmayı kabul etmiştir. Ancak bu hedefe ulaşabilmek için küresel karbon emisyonlarının 2019 seviyelerine göre yüzde 43 oranında azaltılması gerekmektedir. Buna karşın, şimdiye kadar açıklanan küresel iklim planları yalnızca yüzde 2,6’lık bir azalmayı öngörmektedir.

Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi

Türkiye’nin uzun dönemli iklim stratejisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından COP29’da açıklanmıştır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 18 sektör için belirlenen 89 stratejinin, “azaltım”, “uyum” ve bu iki başlığı birleştiren “yatay kesen konular” etrafında şekillendiğini ifade etmiştir.

Enerji sektörü, toplam karbon emisyonlarının yüzde 72’sini oluşturmaktadır. Bu nedenle Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam enerji içindeki payını yüzde 50’ye, nükleer enerji payını ise yüzde 30’a çıkarmayı hedeflemektedir. Böylelikle enerji sektöründeki karbon emisyonlarının yüzde 80 oranında azaltılması planlanmaktadır.

Türkiye'nin bu hedefleri gerçekleştirmek için 2035'e kadar yenilenebilir enerjiye 59 milyar dolar, enerji depolamaya 2,5 milyar dolar ve enerji verimliliğine 2030'a kadar 20,2 milyar dolar yatırım yapması planlanıyor.

Sanayi, ulaşım, tarım ve binalar gibi diğer önemli sektörlerde de 2053 yılına kadar iddialı hedefler belirlenmiştir. 2053’e kadar 7.000 km hızlı tren hattı inşa edilecek. Demiryollarının lojistikteki payı yüzde 5’ten yüzde 22’ye çıkarılacak. 2035’e kadar 4,2 milyon elektrikli araç yollarda olacak, yerlilik oranı yüzde 75’e ulaşacak. Çimento sektöründe yüzde 93, demir-çelikte yüzde 99, binalarda ise emisyonların sıfıra yakın seviyeye indirilmesi öngörülmektedir. Elektrikli araç sayısının 4,2 milyona çıkarılması ve tarımda organik uygulamaların yaygınlaştırılması da planlar arasındadır. Toplamda 2 milyar ton karbondioksit eşdeğeri emisyon salımı engellenecek.

Tarım ve Hayvancılık-Ormancılık ve Yeşil Alanlar

Tarımda, toprakların yüzde 10’unda organik tarım uygulanacak. Biyogaz tesisleri yaygınlaştırılarak, karbondioksit dışı emisyonlar azaltılacak. Millet bahçeleri ve yeşil koridorlarla yutak alan kapasitesi artırılacak. Mevcut ormanların korunmasına yönelik sürdürülebilir orman yönetimi geliştirilecek.

 Atık Yönetimi ve İklim Uyum Politikaları

Sıfır Atık prensibi doğrultusunda, geri kazanım oranının yüzde 70’e çıkarılması ve düzenli depolama sahalarına atık gönderiminin sona erdirilmesi hedeflenmektedir. Ayrıca, asbestli boruların değiştirilmesi, su kayıplarının azaltılması, biyolojik çeşitliliğin korunması ve sürdürülebilir orman yönetimi gibi adımlarla Türkiye’nin iklim değişikliğine uyum kapasitesinin artırılması planlanmaktadır.

Yeşil Taksonomi ve İklim Kanunu

Bakan Kurum, Türkiye’nin hazırlık aşamasındaki İklim Kanunu’nun bu yıl içinde yasalaşacağını ve yeşil dönüşümü hızlandıracağını belirtmiştir. Kanun kapsamında, karbon fiyatlandırma ve emisyon ticaret sistemleri uygulamaya konulacak, yeşil yatırımlar için finansman mekanizmaları oluşturulacaktır. Ayrıca, Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na uyum sağlanması amacıyla çalışmalar sürdürülecektir.

Türkiye’nin COP31 Başkanlığı Hedefi

Türkiye, COP31 başkanlığı için adaylığını ilan etmiş ve bu süreçte gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında bir köprü kurmayı, iklim adaletine uygun teknoloji transferini desteklemeyi ve iklim dirençli kent modellerini geliştirmeyi taahhüt etmiştir. Bakan Kurum, Türkiye’nin Akdeniz İklim Havzası’ndaki kritik konumuyla bu başkanlığı üstlenmeye hazır olduğunu vurgulamıştır.

Sonuç

COP29 sonrası Türkiye, 2053 Net Sıfır hedefi doğrultusunda somut adımlar atarak, enerji, ulaşım, sanayi, tarım ve atık yönetimi gibi alanlarda kapsamlı stratejiler belirlemiştir. Bu yol haritası hem Türkiye’nin çevresel sürdürülebilirliğini hem de uluslararası arenadaki etkinliğini artıracak önemli bir dönüm noktasıdır. Ancak Türkiye'nin 2053 enerji yol haritasında kömüre dair bir plandan söz edilmemiştir.

NİL TİRİTOĞLU

Editör: Merve Kaya