1979-1980 yılında Yunus Şemsi tarafından Almanya’da çalıştığı şehirden beş adet kullanılmış tezgah satın alındı ve ülkeye getirilen bu tezgahlarla Tarsus’ta 150 m2’lik bir torna atölyesi olarak kuruldu. Berdan Torna Atölyesi kurulduktan iki yıl sonra, STFA Cıvata Fabrika Müdürlüğü’nden 45 yaşında emekli olan Mak. Yük. Müh. Hasan Şemsi işin başına geçti. 12 yıllık deneyim sahibi Hasan Şemsi, kurulan Torna Atölyesi’ni çok iyi bildiği cıvata ve somun gibi bağlantı elemanları üretimine yönlendirdi.

Çukurova bir tarım bölgesidir. Tarsus’u bırakıp Türkiye’nin sanayi bölgelerine giderek orada arsa almak, inşaat yapmak, sermayelerinin yokluğu nedeniyle imkânsızdı. Bırakın sermayeyi, teminat verecek evleri, tarlaları olmadığından kredi alma şansları bile yoktu, kendi yağlarıyla kavruldular. 2000 yılına kadar 20 yıl Tarsus’ta kaldılar. Bu sürede atölyeyi 400 m2 ‘ye, çalışan sayısını da 25’e çıkardılar. Tarsus-Mersin OSB’de 5 bin m2 yeni bir arsa aldılar. Üzerine üç yılda bitirebildikleri 1.500 m2 kapalı alana sahip bir fabrika binası kurdular. Artık bankalara teminat verebilmek için arsaları, fabrikaları vardı. Bu dönemde KOBİ’ler için KOSGEB destekleri de başlamıştı. En iyi bildikleri işe; yani cıvata, somun, saplama gibi bağlantı elemanları üretimine ağırlık verdiler. Ama kaliteli cıvata, somun için ısıl işlem tesisleri yoktu. Onları korozyona karşı korumak için elektrogalvaniz tesisleri veya sıcak daldırma galvaniz tesisleri de yoktu. Ürünlerin standartlara uygunluğunun kontrolü için test cihazları veya laboratuvarları da yoktu. Bu tesisler ve söz konusu üretimle ilgili tüm bu işlemler yüksek katma değerli ürünler için şarttı. Bu işlemleri bir süre dışarıdaki kuruluşlarda hizmet alarak yaptırmak zorunda kaldılar. 2000 yılından önceki Tarsus’ta geçen 20 yılda sadece 25 istihdam yaratabilmişlerdi. 2000 yılında OSB’ye 1.500 m2‘lik bitmiş fabrikaya 25 kişi olarak taşındıktan sonra OSB’de geçen ilk 20 yılda arsaları 46 bin m2‘yi, fabrika binaları 22 bin m2‘yi bulmuş, çalışan sayısı 53’ü mühendis olmak üzere 375’e ulaşmıştı. Bu tarihten sonra OSB’de harika işler başardılar. 

HATALARDAN ÖNEMLİ DERSLER ALDILAR

Afşin – Elbistan Termik Santrali’nden sipariş aldıkları 10 ton kadar 10.9 kalite daldırma galvanizli cıvatayı “Hidrojen kırılganlığı” hatası nedeniyle hurdaya atmak ve bir yıllık kazançlarını kaybetmek durumunda kaldılar. Cıvatalarda sıcak galvaniz kaplama öncesi temizleme sırasında asitte fazla bekletildiği için çatlaklar oluşmuştu. Cıvataları sıkarken 10 tanesinden 3-4 tanesinin kafası kopuyordu. Sertleştirilmiş, yüksek mukavemetli 10.9 kalite cıvatalarını çok tecrübeli, her yıl binlerce ton sıcak galvaniz yapan firmada kaplattıkları halde bu sorun yaşandı ve müşteriye çok mahcup oldular. Zararına da olsa cıvataları yeniden üreten ve bu sefer farklı bir tesiste kontrol ettirerek yeniden galvaniz kaplatan Berdan Cıvata’nın siparişi çok fazla gecikmeden teslim etmesi müşteride büyük bir memnuniyet yaratmış ve kendilerine büyük bir itibar kazandırmıştı. Sıcak galvanizde asitle yapılan ön temizleme işleminde, kurallarına uygun yapılmaz ise “Hidrojen kırılganlığı” denilen bir risk meydana geliyor ve bu risk cıvataları kırılgan hale getiriyordu. Bu olay Berdan Cıvata’yı büyük bir zarara uğratmakla beraber onu bir patent alımına kadar götürdü. Ayrıca gerek Türkiye’de gerekse Avrupa’da bu sektörde Berdan’ın önemli ve güvenilir bir isim olmasının önünü açtı.

BU SICAK GALVANİZ HATASI BERDAN’I TESİS SAHİBİ YAPTI

Sıcak galvaniz için fırını 30 ton çinko alan bir cıvata kaplama tesisi yaptılar, Çukurova Kalkınma Ajansı’ndan yüzde 40 hibe desteği aldılar, başına da işini çok iyi bilen bir kimyacı bayanı müdür olarak atadılar. Sıcak galvaniz kaplamada “Hidrojen kırılganlığı riski sıfır” kaplama yapmaya başladılar. Patent aldıkları bu durum büyümelerinin itici bir gücü oldu. Bu patent yurt dışından ve yurt içinden önemli çok sayıda büyük müşterinin Berdan’a gelmesine vesile oldu. Başlangıçta bir vardiyayı tam dolduramazken, üç vardiya çalışma bile siparişlere yetmez oldu. Sıkışıklığı Adana, Ankara, Konya ve İstanbul’da bulunan sıcak galvaniz işi yapan dostlarından destek alarak giderdiler. Genelde oralara kırılma riski olmayan sertleştirilmemiş yumuşak ürünleri gönderdiler. Dışarıda kaplama yapılması nakliye maliyetlerini artırdığı ve gecikmelere neden olduğu için 130 tonluk yeni bir galvaniz tesisi daha kurma kararı aldılar ve böylece dışa bağımlı olmaktan tamamen kurtuldular.

FASON ISIL İŞLEM HATASINDAN PAHALI BİR DERS ALDILAR

Kahire’den 40-50 metre boyda çelik profil olarak üretilmiş cıvata bağlantılı kafes direğin 10.9 kalite cıvatalarını üretip, Adana’da bir fasoncuda sertleştirdik. Cıvatalar direk parçaları ile Kahire’ye gitti. Orada cıvatalarımızla montajı yapılan direk, vinçle binanın tepesine yerleştirilmek üzere kaldırılırken vincin direği hafif sarsması ile cıvatalar kırılmış, direk üç parçaya bölünmüştü. Almanya’da yapılan testler cıvataların yanlış banyoda sertleştirildiğini gösterdi. Cıvataları yeniden üreten Berdan Cıvata, başka bir firmada ısıl işlem yaptırarak Kahire’ye uçakla göndermek zorunda kaldı. Isıl işlemcinin yaptığı hatanın bedeli Berdan Cıvata’ya çok ağır oldu. Uçak navlunu, cıvataların ikinci kez üretilmesi, Almanya’da test parası gibi maliyetler Berdan’a çok pahalı ve unutulmaz bir ders verdi. Bu dersten sonra da Berdan Cıvata kendi bünyesinde ısıl işlem tesisi kurma kararı aldı. Başlangıçta fabrikaya 400 kg kapasiteli kamara tipinde bir sertleştirme tesisi kuruldu. İşler artınca bir adet ısıl işlem tesisi daha ilave edildi. 0,5 kiloya kadar ağırlıkta somunlar ve cıvatalar için 40 metre boyunda bantlı bir otomatik sertleştirme tesisi alındı. Daha sonra rüzgar enerji türbinlerinin 3 metre boyunda beton ankaraj saplamalarının ısıl işlemi için kuyu tipi, 1 ton kapasiteli elektrikli bir sertleştirme tesisi daha ilave edildi. Devamlı artan talepler nedeniyle bir tanede 1,5 tonluk kamara tipi sertleştirme tesisi alınarak tüm sertleştirme işlemlerini kendi tesislerinde yapmaya başladılar. Kaliteli üretime çok önem veren Berdan Cıvata, yaşadığı galvaniz kaplama ve ısıl işlem sorunlarının bir daha yaşamak istemediği için bu tesisleri kendi bünyesine kazandırdı ve tüm kontrollerini kendi elemanları ile gerçekleştirdi. Böylece gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında güvenirliği ve tanınırlığı daha da arttı.

LABORATUVARDA YAPILAN HATALAR HAYIRLI SONUÇLAR DOĞURDU

Berdan Cıvata’nın aldığı önemli derslerden birisi de laboratuvarda yapılan bir hata oldu. Türkiye’nin çelikte en güvenilir firmalarından birinden cıvatalık çelik malzeme alındı. Sertifikasında mukavemeti 60 kg/mm2 yazan çelikten 6.8 kalite cıvata üretmişlerdi. Test için Adana’da bulunan bir test laboratuvarına üç tane cıvata gönderdiler. Ertesi günü gelen raporlarda cıvataların 26-30 kg/mm2 gibi yarı mukavemette olduğunu görünce çok şaşırdılar. Bu imkansızdı. Sevk öncesi farkına varılmasaydı siparişi veren firmanın ülkesinde veya çıkış gümrüklerinde büyük sıkıntı yaşanacak ve bu olay Berdan’a olan güveni zedeleyecekti.

Ertesi günü, aynı partiden üç numune daha alıp Adana’ya götüren Hasan Şemsi, numunelerin nasıl doğru bağlanacağını operatöre anlattı ve test tekrarlandı, Evet, sonuç 60 – 62 kg/mm2 bu defa doğru çıkmıştı yani cıvata 6.8 kalite idi. Çok pahalıya mal olan, böylesi hatalı işlemlerden dersler çıkararak bünyelerine bir de test laboratuvarı eklemeye karar verdiler.Bir arkadaşlarından kullanmadığı bir sertlik ölçme cihazını altı aylığına ödünç aldılar. Leasing ile 60 tonluk çekme testi cihazı temin ettiler. İhtiyaç arttıkça, yeni sertlik ölçme cihazları ve diğer test cihazlarını aldılar. Spektral Analiz Cihazı, Mikrosertlik Cihazı, Rockwel Sertlik Cihazı, Tork Testi Cihazı ve 500 tonluk Patenti Berdan’a ait Çekme Testi Cihazı’nı bünyelerine kazandırdılar. Bir Alman Hocanın General Electric için üretilen M72 çapta–10.9 kalite bir cıvatayı inceltmeden 430 tonda kopma testini izlemesi hocayı hayrete düşürmüştü. Hoca, Almanya’da en güçlü test cihazının 300 ton çekme kapasitesine sahip olduğunu, Berdan Civata’nın ise 500 ton kapasite ile Avrupa’da en güçlü Çekme Testi Cihazı’na sahip olduğunu söyledi. Daha bunun gibi birtakım kaliteye yönelik test cihazları satın alındı. Berdan, kısa süre içinde Türkiye’nin civata, somun ve bağlantı elemanları sektöründe en zengin Laboratuvarına sahip oldu. İki yıllık bir çalışma ile laboratuvara ISO EN 17025’e göre Akredite Belgesi alındı. Tüm bu üstün özellikler yurt içi ve yurt dışındaki fuarlarda Berdan Civata için fark yaratarak sayısız müşteri kazandırdı.  Fuarda ISO EN 17025 Akredite Belgesi’ni gören bir Alman “Bu belge sizde var mı?” diye inanmaz bir tavırla sorar. “Olmasa neden standa asalım” cevabı üzerine 2-3 hafta sonra Berdan’da olacağını söyler. Akredite Belgeli Laboratuvarı görmeye gelir, şu anda Berdan’ın en iyi müşterilerinden birisi olur. Bu Belge Türkiye’de sektörde halen sadece Berdan’da vardır.

TÜM YAN İŞLERLE İLGİLİ TESİSLERİ TEK ÇATI ALTINA TOPLADILAR

Böylece cıvata, somun, saplama üretim tesisleri, Isıl işlem ve sertleştirme tesisleri, korozyon önleyici kaplama tesisleri ve akredite belgeli test laboratuvarı ile üretimin tüm aşamalarında test ve kontroller aynı çatı altındaki tesislerde yapılır hale gelinir. Bütün bunlar Berdan Civata’yı sektörde çok güçlü ve güvenilir bir konuma getirmiştir. Yurt içi ve yurt dışı fuarlarda, sektör dergilerinde bu durumu devamlı duyurarak, çok iyi işler alındı ve ihracat bağlantıları yapıldı.

BERDAN’IN ULUSAL VE ULUSLARARASI BAŞARILARI 

Dünyanın Dev Rüzgar Gülü üreticileri, (Danimarka’nın Siemens’i – Vestas’ı, Almanya’nın Nordex’i – Enercon’u, İspanya’nın Alstom’u, Gamesa’sı, Amerika’nın GE’si) kritik civataları için hep Berdan’ın müşterisi oldular. Alman Dev Hırdavat Kuruluşu Würth 2019’da yüzde 95 puanla Berdan’a “A Sınıfı Tedarikçi Belgesi” verdi. GE 2020’nin son çeyreğinde yaptığı tüm testlerde 100 üzerinden 100 puan aldığını yazılı olarak Berdan’a bildirdi.

Anamur – Kıbrıs arasında denizin 250 m. altından giden 80 km. boydaki İçme Suyu Projesi’nin deniz suyuna en az 100 sene dayanımlı ASTM A193 Gr B7/2H kalite özel kaplanmış Boru Bağlantı Cıvatalarını tamamen Berdan üretti. Azerbaycan doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyan 1.800 km.’lik TANAP Boru Hattının, B7/2H kalite Flanş Bağlantı cıvatalarını paslanmaya karşı 2.400 saat Tuz Püskürtme Testi’ne (80 – 90 yıl) dayanımlı Teflon Kaplı olarak yine Berdan Cıvata üretti. Bu arada Avrupa’nın en uzun ikincisi Osmangazi (İzmit) Köprüsü’nün dört ayağını taşıyan 10 m. uzunluğunda, 780 kg. ağırlığındaki ankeraj cıvatalarını, ayrıca dünyanın en uzun köprüsü Çanakkale Köprüsü’nün 318 m. boyundaki ayaklarını taşıyan 10 m. uzunlukta ve 600 kg. ağırlıktaki ankeraj cıvatalarını da Berdan üretti. Türkiye’de Limak’ın bir defada aldığı en büyük 4,3 milyar Dolarlık Kuveyt Havaalanı işinin 61 tır sıcak galvanizli 10.9 kalite cıvatalarını, Katar 2022 Olimpiyatları için hazırlanan 93 bin kişilik stadyum cıvatalarını, Bakü’deki Azfen Rafinerisi’nin tüm B7/2H kalite cıvatalarını da Berdan üretmiş ve büyük bir başarı ile teslim etmiştir. Bu başarılardan sonra BERDAN, bugün dünyanın neresinde ne büyüklükte bir mega proje olursa olsun 50 yıllık bilgi birikimi ve tecrübeleriyle, 400’e yaklaşan nitelikli ekibiyle, her türlü bağlantı elemanlarına uygun tezgahlarıyla,  Akredite Belgeli Laboratuvarı ve Turqualty – ARGE Merkezi Belgeleri ile tüm dünyadaki mega projelere çözüm ortağı olmaya gururla ülkemizi temsil etmeye hazır olduğunu Berdan güvencesiyle dile getirmektedir.