Yüksek tonaj gerektiren çalışma sahalarında 20 ve 25 ton segmentindeki G serisi modellerinin, kullanıcısına seri çevrim süresi imkanı tanırken, kullanıcı dostu, ergonomik tasarımlı kabinleri ile konforu ve rahatlığı da desteklediğini kaydeden TürkTraktör İş Makinaları Grup Direktörü Boğaç Ertekin, Ekim ayından itibaren Türkiye pazarında satışa sunulan G serisi modellerin özellikleri sayesinde müşterilerinde iş verimliliğini daha fazla arttırmaya odaklandıklarını açıkladı. 

Boğaç Bey, şirketinizin yapılanmasını ve yakın dönem iş gündeminizi anlatmanızı rica ediyoruz. 

TürkTraktör, Koç Holding ile dünyanın en büyük traktör ve zirai ekipman üreticilerinden CNH Industrial'ın ortaklığından oluşan bir yapıya sahip. 2013 yılında Case Construction ve New Holland Construction markalarının distribütörü olarak giriş yaptığımız iş makineleri sektöründe, 7 yıl gibi kısa bir süre içinde markaların yerli üretimlerini de gerçekleştirmeye başlayan bir şirket konumuna eriştik.  

Case ve New Holland markalarımızın en son teknolojiye sahip, yüksek performanslı, güçlü, verimli iş makinalarından oluşan araç parkımızla, başta inşaat ve hafriyat olmak üzere maden, tarım ve ormancılık alanlarında her türlü ihtiyaca cevap verebiliyoruz. Case markası altında; Ekskavatör, Lastikli Yükleyici, Kazıcı Yükleyici, Mini Ekskavatör ve Nokta Dönüşlü Mini Yükleyici; New Holland markamızla ise; Kazıcı Yükleyici, Mini Ekskavatör, Nokta Dönüşlü Mini Yükleyici ve Teleskopik Yükleyici ürün gruplarını müşterilerimize sunuyoruz. 

TürkTraktör olarak kendimizi müşterilerimiz için sadece belli bir ürün ya da hizmet sağlayıcısı olarak değil; bir çözüm ortağı olarak değerlendiriyoruz; dolayısıyla satış sonrası hizmetlerimizi iş alanımızın olmazsa olmazı olarak görüyoruz. TürkTraktör olarak kendi tesislerimizin yanı sıra, Türkiye’nin farklı şehir ve bölgelerinde bulunan 40’tan fazla satış ve yaklaşık 140 satış sonrası noktamızla, müşterilerimize doğrudan hizmet veriyoruz. Markalarımızın makinalarının çalıştığı lokasyonları sürekli değerlendiriyor, müşterilerimizin servis ve parça ihtiyaçlarına en etkin çözümü sunabilecek şekilde hizmet noktalarımızı sürekli gözden geçiriyor ve değişen ihtiyaçlara göre yenilikler yapıyoruz. Türkiye’deki dinamik iş makinaları pazarının gelişimi sistematik olarak analiz ediyor ve müşterilerimizin ihtiyaç duyacakları her noktada en kısa zamanda hizmet alacakları şekilde yayılım planları hazırlıyor ve uyguluyoruz.

Müşterilerimizin ihtiyacını anlayarak en uygun makina seçimi ile başlayan süreçte, makinaların kullanım süresince uygun maliyetlerle maksimum performansı sağlayabilmesi amacıyla her zaman müşterilerimize yakın olma yaklaşımıyla hareket ediyoruz. Hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyetinin en üst düzeye çıkarılması için, faaliyetlerimizi kaliteli teknik donanım, yetkin ve yeterli sayıda personel ve iyi tasarlanmış süreçlerin gerekliliğine inanarak yönetiyoruz. 

Satış sonrasında direkt hizmet sağlayan kendi tesislerimiz, deneyimli mühendis ve mekaniker kadrolarımızın yanı sıra, oldukça güçlü ve deneyimli bir yetkili servis yapılanmamız bulunuyor. Sadece ürün ihtiyaçları değil satış sonrası hizmetler alanında müşterilerimizin her ihtiyacına yanıt verebilecek esneklikte her zaman endüstrimizin hizmetindeyiz. Deneyimli teknik kadrolarımız sayesinde kendi markalarımıza olduğu kadar müşterilerimizin şantiyelerinde ihtiyaç duyacağı tüm alanlarda yanlarında olabilecek şekilde hizmetlerimizi kendilerinin ihtiyaçlarına göre şekillendiriyoruz. 

Değerlendirdiğimiz ihtiyaçlara göre dönemsel kampanyalar ile müşterilerimizin bu alandaki beklentilerine yanıt vermeyi amaçlıyoruz. Ayrıca TUBA bakım anlaşmaları adını verdiğimiz koruyucu bakım anlaşmaları sayesinde iş makinalarının sahada periyodik şekilde bakım görmelerini, yağlarının analizlerinin yapılmasını ve problem oluşturmadan uzun süreler en verimli şekilde çalışmalarına odaklanıyoruz. Tırnak, yağ gibi sarf malzemelerinde kendi markalarımız ile makinelerin çalıştığı şartlara en uygun ürünlerin temin edilmesini sağlıyoruz.

NAKAMURA- TOME’NİN YENİ CNC TEZGAHI TÜRKİYE’DE NAKAMURA- TOME’NİN YENİ CNC TEZGAHI TÜRKİYE’DE

Servisim markası çatısı altında sadece kendi markalarımıza değil, Türkiye pazarında çalışan farklı makinalar için de ürün ve hizmet götürebilmeyi, iş makinası sektörünün daha iyi noktalara gelebilmesi açısından kendimize görev ediniyoruz.  Bu konuda eğitimlere oldukça önem veriyoruz ve düzenli olarak hem kendi personelimizi hem de yetkili servislerimizi güncel bilgiler ile, teknolojik gelişimleri en yakından takip edecek şekilde eğitimler ile destekliyoruz. 

TürkTraktör ülkemizde iş makinaları alanında ne gibi ilkler kazandırdı?

Sahip olduğumuz köklü geçmişimiz ışığında Türk otomotiv endüstrisine birçok ilkler kazandırdık ve kazandırmaya da devam ediyoruz. İlk motor montajı, talaşlı imalat yapılarak üretilen ilk motor endüstriyel anlamda bizi gururlandıran dönüm noktalarımızdan sadece birkaçı. İş makinaları alanında da TürkTraktör olarak iki global markanın Türkiye’de ilk defa üretimlerini gerçekleştiriyoruz.

TürkTraktör olarak daha önce de AGV (Auto Guided Vehicle) makinalarını motor ve gövde üretimlerinde parçaların taşınması sürecinde kullanıyorduk. AGV makinaları otomatik yönlendirmeli araçlar olarak da adlandırılıyor. Bu araçlar ya da robotlar önceden belirlenen rotalar sayesinde kendilerinden istenilen yükleri A noktasından B noktasına taşıyabiliyorlar. Tek robot olarak programlanabilmelerinin yanında birden fazla grup olarak da kontrol ediliyorlar. Gidecekleri yolu belirleme konusunda ise izleme ve tahmin etme teknolojilerine de sahipler. 

Biz de firma olarak AGV kullanımını farklı bir boyuta taşıdık ve bu araçlar üzerinde üretim gerçekleştiriyoruz. Bu teknoloji sayesinde esnek bir üretim yapısına sahip oluyor, müşteri taleplerine daha hızlı cevap veriyoruz. Geliştirdiğimiz bu özgün üretim biçimiyle Türkiye iş makinaları sektöründe, AGV üzerinde montaj yapan ilk fabrikayız. Fabrikamızda şu an 2 adet yüksek taşıma kapasiteli AGV üzerinde ve toplam 8 istasyonda kazıcı yükleyici üretimimizi tamamlıyoruz. 

Sıfır duruş ile kaliteli üretim yapmak adına tesisinizde ne tür metot ve sistemler kullanılıyor? Süreci otomatikleştirecek hangi donanım ve yazılım teknolojilerinden yararlanıyorsunuz?

Dünya Klasında Üretim (WCM) kapsamında fabrikalarımızda yaptığımız çalışmalarla kapasitemizi daha verimli kılıyor ve sahip olduğumuz esnek üretim yapımızla bunu sürdürebiliyoruz. Dünya standartlarında üretim kalitesiyle pazarın ihtiyacı olan ürünleri müşterilerimizle buluşturuyoruz. 

Kazıcı Yükleyici üretim alanımızın tasarımından kurulumuna ve sonrasında işletilmesine kadar öncelik verdiğimiz en önemli konu esneklik. Bu özelliği kazanmak için öncelikle hattımızı AGV üzerine montaj yapılacak şekilde tasarladık. Böylece hattımızı, istasyon ve operasyon kavramımızın çok esnek olması nedeniyle anlık gereksinimlere uyum sağlayacak şekilde geliştirdik. Oluşturduğumuz esneklik sayesinde iş gücümüzü ihtiyaç duyulan alana kaydırarak duruş risklerimizi azaltmış olduk. 

Sıfır kalite hatası vizyonumuz doğrultusunda operasyonlarımızın tümünü görsel hâle getirerek, zor ve kompleks üretim hattımızı sadeleştirdik. Üretimin her aşamasında kurduğumuz kalite kontrol mekanizmaları sayesinde, kritik operasyonlarda kaliteyi kontrol altında tutan otomatik ekipmanlara yer veriyoruz.

Maden sektörü için geliştirilmiş hangi ürün gruplarınız var? Hangi özellikleriyle öne çıkıyor?

Case markamızın geniş ürün yelpazesi ile pazara sunduğumuz paletli ekskavatörlerimiz ve lastikli yükleyicilerimiz maden sektöründe özellikle tercih edilen ürün gruplarımız arasında yer alıyor. Bu ürünlerimiz, kullanıcılarımıza yoğun çalışma şartlarına rağmen yüksek performans ve verimli yakıt tüketimini bir arada sunan Common Rail motor teknolojisinin yanı sıra, kolay ve hızlı bakım avantajı ve düşük bakım maliyetleri de sağlıyor. Maden sektörü için geliştirilen ürünlerimiz yüksek tonaj gerektiren çalışma sahalarında kullanıcısına seri çevrim süresi imkanı tanırken, kullanıcı dostu, ergonomik tasarımlı kabinleri ile konforu ve rahatlığı da destekliyor. 

Maden sektörü ürünlerinizle ilgili yıl sonu hedefleriniz nelerdir?

Case’in lastikli yükleyici ürün grubunda en çok tercih edilen modellerinden olan ve maden sektöründe de kullanışlılığıyla öne çıkan 20 ve 25 ton segmentindeki ürünlerimizde, bu yıl yeni seri modelleri tüketicimizle buluşturacak olmanın heyecanı içindeyiz. Yeni G serisi modellerimiz, geliştirilmiş motor teknolojisi, geniş ve modern kabini, entegre kantar sistemi gibi yenilikleriyle Ekim ayından itibaren Türkiye pazarında satışa sunulacak. Bu özellikler sayesinde müşterilerimizin iş verimliliğini daha fazla arttırmaya odaklanıyoruz. Gücün ve performansın sahadaki temsili niteliğinde olan makinalarımızla satış sonrası süreçlerindeki başarılı etkinliğimiz sayesinde, hem sektörümüzün hem de müşterilerimizin ihtiyacını en iyi şekilde karşılamayı hedefliyoruz.