Üçay İnşaat’ın çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz? Gündeminizde hangi inşaat projeleri var?
Üçay İnşaat olarak konut ve ticari inşaat sektöründe faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Gündemimizde şu sıralarda daha çok kentsel dönüşüm projeleri mevcut. İstanbul’un birçok noktasında 6306 sayılı kanun çerçevesinde görüştüğümüz ve anlaşma sağladığımız yapılar var. Deprem bilinen bir gerçek ve zamanını kimse bilemez. Bu sebeple “deprem öldürmez bina öldürür” görüşünü tekrar hatırlatarak insanların güven ile yaşayacağı yapıların hızlı şekilde yaratılması gerektiğine inanıyoruz. Şirket olarak ilk önce eski, dayanıksız ve ömrünü tamamlamış binaları yenileme üzerine çalışıyoruz.
Türkiye, en son İzmir ve çevresinde gerçekleşen deprem ile bir kez daha yüzleşti. Binaların depreme karşı güçlü olmasının önemini bir kez daha anladık. Ancak ülkemizde özellikle İstanbul’da birçok yapı depreme karşı dayanımlı değil. Burada Kentsel Dönüşüm öne çıkıyor. Kentsel dönüşüm sürecini siz nasıl değerlendiriyorsunuz, depreme karşı yapı stokunda nasıl bir yol izlemeliyiz sizce?
Deprem ne yazık ki ülkemiz için kabul etmemiz gereken bir gerçek. İzmir’de gördüğümüz gibi her an karşılaşabiliriz ve depremi durduramayız. Bizim yapacağımız evlerimizi, iş yerlerimizi, kamusal alanlarımızı kısacası tüm yaşam alanlarımızı sağlamlaştırmak. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın geçmiş yıllardaki sayısal verileri bize İstanbul’da 120 binin üzerinde riskli bina olduğunu gösteriyor. Bu veriler vatandaşların talepleri ile belirlenen riskli yapı sayısı. Bir de tespit edilememiş olanlar var ki bu çok ciddi riskli bina sayısı anlamına geliyor. Bir an önce bu binaların 6306 sayılı yasa kapsamında yenilenmesi gerekiyor. Burada kimlere görev düşüyor? Kat malikleri ve inşaat şirketleri bölgenin koşullarını dikkate alarak ortak bir çerçevede buluşmalı, iki taraf da yenileme amacıyla hareket ederek bir an evvel yol almalı.
