Reklam filminde “Yaşam için teknoloji” marka felsefesini bir kez daha vurgulayan Bosch, çamaşır makineleri için geliştirilen ve hayatı kolaylaştıran i-DOS teknolojisini anlatıyor. Filmde kendinden emin tavırlarla çamaşır makinesinin yanına giden, elindeki gömleği yıkamak için makineye atan ve deterjanı alıp kapağını açan genç adam, deterjan miktarı konusunda kararsız kalıyor. Ne kadar deterjan koyacağına bir türlü karar veremediği için de eşini arıyor. Eşi ise “akışına bırak. Sen doldur canım, o bilir ne kadarını alacağını” diye beklenmedik bir cevap vererek konuyu tüm taraflar için çözüyor. Böylece deterjanla ilgili doğru karar Bosch çamaşır makinesinin i-DOS teknolojisine bırakılıyor ve Şükrü’nün omuzlarından büyük bir yük kalkıyor.
Çamaşırın miktarına, kirlilik seviyesine, kumaşın türüne ve suyun sertlik seviyesine göre akıllı sensörleriyle ölçüm yapıp ne kadar deterjan kullanılacağını otomatik olarak belirleyen i-DOS teknolojisi, her yıkama öncesi makineye deterjan ekleme alışkanlığını da değiştiriyor. Bu teknolojiyle donatılan Bosch çamaşır makineleri, 1 litreye kadar sıvı deterjan alıyor ve sonraki 20 yıkamaya kadar ilave deterjana ihtiyaç duymuyor. Sensörleri sayesinde çamaşırların temizlenmesi için gerektiği kadar deterjan kullanan i-DOS, 30% deterjan tasarrufu ve yılda 7062 litre su tasarrufu sağlıyor. Böylece aile ekonomisine katkısının yanı sıra, su ve enerji kullanımını optimize ederek doğanın korunmasına da katkıda bulunuyor.
