Knauf, liderlik yolculuğunda 100. yılına doğru ilerliyor. Knauf’un dünyada ve Türkiye’de yakaladığı başarı hakkında bilgi verir misiniz?
Global tecrübesini 1989 yılından itibaren 450 milyon Dolarlık yatırım ile Türkiye pazarına taşıyan Knauf; Ankara, İzmit ve Eskişehir’deki toplam dört üretim tesisinde çalışmalarına devam ediyor. Müşterilerine sağladığı yüksek performanslı çözümleriyle sektörde farklılaşan, alçı bazlı ürün ve sistemlerde, enerji verimliliği sağlayan yalıtım malzemelerinde, pazar geliştirme ve müşteri odaklılığında hizmet kalitesiyle sürekli büyüme ve gelişme ilkelerine sadık kalıyor. Tüm bu stratejik çalışmalar neticesinde Knauf olarak tüketicilerimize sunduğumuz yangın dayanımı, ses yalıtımı, mekansal akustik, ısı yalıtımı, sismik tasarım, güvenlik sistemleri, yüzey kalitesi, cephe sonlama çözümlerimizi dünya çapında faaliyet gösterdiğimiz 90 ülkede 250’den fazla üretim tesisi ve satış ofislerinde müşterilerimizin beğenisine sunuyoruz.
2020 yılını firmanız ve sektörünüz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sağlık temelli pandemi krizinin Türkiye’de görülmeye başladığı mart ayında virüsün yayılmasını engellemeye yönelik alınan tedbirler kapsamında tüm sektörlerde tedarik zincirlerini tıkayarak projelerin gecikmesine ve finansal güçlüklere neden oldu. Yaz aylarında düşen faizler ve ekonominin toparlanması, şirketlerin yarım kalan projelerine devam etmesini ve yeni proje anlaşmalarının gelişmesini sağladı. Yaz aylarında oluşan bu hareketlenme sonbahar aylarında da devam etti fakat pandemin seyrinin belirsizliği bugün için hala ekonomileri etkiliyor. Ancak tüm dünyada aşılama çalışmaların başlamasıyla pandemin seyrinin değişeceğini öngörüyoruz. Knauf Türkiye olarak pandemi öncesi odaklandığımız sistem satışlarımızı artırma hedefimizi 2021 yılında da koruyacağız. Yeni dönemde de markamızın bütünsel sistem yaklaşımını ve projenin şartname aşamasından anahtar teslimine kadar olan tüm süreçleri içerecek şekilde teknik ve pratik hizmetlerimizi inşaat sektörü ile buluşturmak istiyoruz. Dünyanın en büyük alçı bazlı yapı malzemesi üreticisi olarak, sağladığımız geniş performans çözümleri ile dünya genelinde projelerin bir numaralı çözüm ortağı olmak 2021 yılı için en öncelikli hedefimiz. Yapı ve inşaat sektöründe hizmet veren her şirket gibi biz de pandemi sürecinin özellikle ilk aylarını oldukça kırılgan geçirdik fakat toparlanmamız oldukça hızlı gerçekleşti. Belirsizliklerle dolu bir süreç içerisinde şirket olarak tüm planlarımızı yapıp pandemi öncesi ve sonrası olarak hedeflerimizde bazı düzenlemelere gittik. Büyük bir aile şirketi olarak, karşılaşabileceğimiz global zorluklara göğüs gerebilecek esnekliğe ve finansal yapıya sahibiz. Bununla birlikte Knauf olarak sektörün ihtiyaçlarına cevap vermenin yanı sıra bu ihtiyaçların farkındalığını yarattığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz. Yaşadığımız bu süreçte iç talepte artış yaşanırken, ihracatta, üretimde ve teslimat süreçlerimizde herhangi bir aksama yaşamadık. Knauf Türkiye olarak birkaç yıldır devam eden iyi bir ihracat hacmine zaten sahibiz. Pandemi sonrasında da ihracatta güvendiğimiz bir kanaldayız. Bu doğrultuda 2021 yılında da hedeflerimize ulaşacağımızı düşünüyoruz.
Knauf AQUAPANEL®’in özellikleri nedir?
AQUAPANEL® dış cephe sistemleri, yenilikçi üretim teknolojisiyle tamamen inorganik bileşenlerden oluşan, her türlü dış cephe ve iç mekan ıslak hacim uygulamaları için ideal bir yapı malzemesi. Islak hacimlerden dış cephelere kadar birçok alanda rahatlıkla kullanılabilen AQUAPANEL® çimento plakalar, A1 sınıfı yanmazlık, suya yüzde 100 dayanım, darbelere dayanım ve bunun gibi birçok üstün özelliğiyle farklı uygulama alanları için ideal bir çözüm oluyor. Son proje çalışmalarımızdan biri dünya çapındaki proje Galataport İstanbul oldu. Toplam 68.000 m2’lik metrajda donanımı, Knauf AQUAPANEL® ile sağlanacak olan Galataport Projesi için 61.000 m2’lik iç mekanda AQUAPANEL® İç Cephe Plakası, 7000 m2’lik dış cephe alanında ise AQUAPANEL® Dış Cephe Plakası kullanılacak.
2021 yılında hangi konulara odaklanacaksınız, planlarınız neler?
2021 yılında normalleşmenin gerçekleşmesi, iç ve dış pazarda beklenen ivmenin oluşması ve krizin kırılması hükümetin ve kamu bankalarının piyasaya vereceği desteklere de bağlı. Örneğin kamu bankalarınca verilen düşük faizli krediler, inşaat ve dolayısıyla yapı malzemeleri sektörünü doğrudan pozitif yönde etkileyecektir. Aşı çalışmalarının beklenilenden hızlı bir gelişme kaydetmesi de 2021 yılı bahar aylarından itibaren belirsizliğin belirli ölçülerde kırılacağına işaret ediyor. Her zaman uzun vadeli stratejileri benimseyen bir şirket olarak pandemi öncesi odaklandığımız sistem satışlarımızı artırma hedefimizi 2021 yılında da koruyacağız. Yeni dönemde de markamızın bütünsel sistem yaklaşımını ve projenin şartname aşamasından anahtar teslimine kadar olan tüm süreçleri içerecek şekilde teknik ve pratik hizmetlerimizi inşaat sektörü ile buluşturmak istiyoruz. Dünyanın en büyük alçı bazlı yapı malzemesi üreticisi olarak, sağladığımız geniş performans çözümleri ile dünya genelinde projelerin bir numaralı çözüm ortağı olmak 2021 yılı için en öncelikli hedefimiz.
