Çimtaş Boru Grubu İcra Kurulu Üyesi Emrah Erçen, "Çin’deki Türkler" programına konuk olarak katılarak Çin'deki yatırımlarını büyütmeleri ve pazar stratejleriyle ilgili bilgiler verdi.
Erçen, büyütmeyi Asya bölgesinin gelecek 30 yılını düşünerek yaptıklarını, bölge merkezli rekabet yetkinliklerini arttırmak amacının önemli bir etken olduğunu vurguladı.
"SIFIRDAN YATIRIMLA YENİ YERİMİZE TAŞINDIK"
Kerem Köfteoğlu’nun hazırlayıp sunduğu “Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz: Çin’deki Türkler” programına katılan Erçen, ENKA Holding bünyesinde faaliyet gösterdiklerini anımsatarak, “Biri Çin’de olmak üzere çeşitli ülkelerde toplam 5 şirket ve 7 üretim tesisimiz var. Ningbo’daki tesisimiz boru ve modülarizasyon projelerinin üretim, montaj operasyonlarında pazar lideriyiz” dedi.
Çin’deki Ningbo Serbest Ticaret Bölgesi’nde yatırım gerçekleştiren ilk Türk firmalarından olduklarına dikkat çeken Erçen, 2002 yılında giriş yaptıkları pazarda güç, enerji ve havacılık sektörüne hassasiyet derecesi oldukça yüksek toleranslarda işlemeli bileşenler ürettikleri bilgisini verdi.
Asya'daki büyüme trendinin farkında olduklarını kaydeden Erçen, "2019’da Çin`deki yatırımızı gelecek 30 yılı düşünerek, Asya merkezli rekabet yetkinliğimizi arttırmak adına büyüttük. Fabrikamızı Ningbo'daki 55 dönümlük arazi üzerine sıfırdan yatırım yaparak yeni yerine taşıdık."
"EK MAKİNA VE EKİPMAN YATIRIMINI SÜRDÜRECEĞİZ"
Görüşmeleri devam eden potansiyel projelerinin bulunduğunu söyleyen Erçen, projelerinin realize olması halinde ek makina ve ekipman yatırımlarına devam edeceklerini ifade etti.
Covid-19 pandemisinde 500'den fazla çalışanlarının durumlarını yakında takip ederek sağlıklı bir şekilde işbaşı yapmalarını sağladıklarını aktaran Erçen, aldıkları önlemler sebebiyle yeniden açılan ilk şirketlerden biri olduklarını dile getirdi.
"ÇİN'E İHRACATIMIZI ARTIRMAK İÇİN FIRSAT VAR"
Kuşak ve Yol inisiyatifinin önemine değinen ve Çin'in 2030 yılından sonra dünyanın en büyük ekonomisi olacağını işaret eden Erçen, Türk şirketlerine de önerilerde bulundu:
“Kuşak ve Yol Girişimi, bünyesindeki 70 ülkeyle dünya nüfusunun yüzde 60’ını kapsayan büyük bir projedir. Bu girişim, karayolundan trenle Çin-Türkiye arasını 12 güne düşürdü. Tedarik süreçlerinin düşmesi, Çin`in uzaklık kavramını ortadan kaldırıyor. Türk firmalarının Çin gibi büyüyen pazarlarda yer alması lazım. Süt ve kanatlı hayvansal ürünler başta olmak üzere gıda, mobilya ve maden sektörlerinde Çin'e olan ihracatımızı arttırmak için önümüzde büyük bir fırsat var." diye konuştu.
Ülkenin dili ve mesafesi gibi konularda endişe edilmemesi gerektiğini dile getiren Erçen, Çin-Türk Ticaret Odası'nın çatısı altında pazarın dinamik ve özelliklerini çok iyi bilen deneyimli insanların olduğunu söyleyerek Çin'de iş ya da yatırım yapacak Türk girişimcilere de destek olabileceklerini sözlerine ekledi.
