İSTANBUL (AA) – İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından düzenlenen "İbrahim Müteferrika’dan Dijitale Matbaacılık Sektörü" başlıklı panelin açılışında konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede İTO’nun Türkiye ekonomisi için çok önemli bir platform olduğunu söyledi.

Büyükdede, Bilgi ve habere ulaşmanın dijitalleşmeyle çok hızlı hale geldiğine dikkati çekti. Bu durumun basım sanayisi ve matbaacılığı yeni yöntemleri ve alanlar bulmaya zorladığını ancak matbaacılığın sadece dergi, kitap ve gazete basmakla sınırlı olmadığını, ambalajdan etiketlemeye kadar sektörün çok geniş ve çeşitli birçok alanı kapsadığını vurguladı. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı ile Kâğıt sektörünün sorunlarının çözümü için ortak çalışma yaptıklarını belirten Büyükdede, ortak projelerle sektörün problemlerine çözüm üreteceklerini ifade etti. Büyükdede, sadece hurda kâğıt geri dönüşümünün sektör için yeterli olmadığını dile getirdi. 

Büyükdede," Kâğıt ham maddesi ihtiyacımızı karşılamak için yeni yapay orman alanlarını Tarım ve Orman Bakanlığı ile birlikte üretmek için çalışmalarımıza başladık. Endüstriyel orman üretimi yapmamız gerekiyor. 60 bin hektarlık bir yerin ilk etapta devreye girmesi için çalışıyoruz." diye konuştu.

"MATBAADAN DİJİTALLEŞMEYE EVRİLEN SÜREÇTE, DEĞİŞİMİ İYİ KAVRAMAK GEREKİYOR"

Matbaanın mekanikleşip yaygınlaşmasıyla dünyanın yaşadığı büyük değişim arasında bir paralellik olduğuna dikkati çeken İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç de matbaa sayesinde kitapların geniş halk kitlelerine ulaştığını ve halkın yazının ilettiği mesaja doğrudan muhatap olduğunu söyledi.

Batı'nın köklü değişiminde matbaanın lokomotif rolü üstlendiğini ve Macar asıllı İbrahim Müteferrika vasıtasıyla Osmanlı Devleti'nin de matbaayla tanışarak bu değişimden nasibini aldığını anlatan Avdagiç, Matbaa ile bilginin dolaşımının hızlandığını aktardı.

Şekib Avdagiç, ibrahim Müteferrika ile ilgili olarak da dönemin sadrazamına sunduğu rapor dolayısıyla, Türk toplumunun matbaa ile tanışmasına büyük etkide bulunan Müteferrika'nın bugün hala, matbaa için ortaya koyduğu öngörülerin dijitalleşme için geçerli olduğunu anlattı. 

Bugün geniş halk kitlelerinin bilgiden daha hızlı yararlanmasını dijitalleşmenin de sağlayacağını dile getiren Avdagiç,  "İslam medeniyeti olarak ortaya koyduğumuz eserlerin, tıpkı o gün matbaanın yaptığı gibi bugün de dijitalleşmenin doğru kullanımı, günümüzde Müslümanlar arasında yayılmasını temin edecektir. Bugün istediğimiz bilgiye hemen ulaşmamızı sağlayan arama motorları ile kitaplara konulan dizin arasında fark yok. Matbaayla her şehre daha kolay kütüphane kurulacağını Müteferrika,  vurguluyordu. Şimdi evimizdeki, masamızdaki internete bağlı her bilgisayar, milyonlarca kitaplı bir kütüphanedir. Öğrenciler için hayat ve bilgi kaynağıdır. 

Ayrıca Müteferrika, Avrupalılardan önce davranmamız gerektiği üzerinde duruyordu. En çok da bu durum günümüzde geçerlidir. 
300 yıl önce İbrahim Müteferrika’nın söylediği gibi biz bu dijitalleşmeyi kendimiz kullanmaz içini kendimiz doldurmazsak Avrupalılar bizim insanımıza yalan yanlış şeyleri gönderir." diye konuştu.
Matbaanın değişimin işaretçisi ve ayak izi olduğunu belirten Avdagiç,  21. yüzyıla adını veren dijital çağda, dijitalleşmenin yeni pozisyon almayı gerektirdiğini ve bu değişim makinesinde bir devir teslim töreni yaşandığını söyledi. Avdagiç,  ambalajdan etiket ve boyacılığa, gazetecilikten dergiciliğe kadar Matbaacılığın çok geniş birbirinden farklı ve çeşitli dalları olduğuna işaret etti. 

Konuşmasının devamında Avdagiç,  "Sadece Matbaacılığın kendisi değil etkisi de büyük bir sektör. Birçok meslek dijitalleşme ve küreselleşme çağında belki tarihe karışıyor, karışacak. Ancak matbaacılık sektörü bana göre bunlardan biri değil. Çünkü bu sektörün bir özelliği var başka sektörlerde olmayan, o da sektörün kendini çağının şartlarına hızlıca uyarlayabilmesidir. Sektör ve Dünya yeni bir yön alırken, bize değişim rüzgârları korkudan çok umut getirmeli. Çünkü bizim güçlü bir dayanak noktamız var. O da yazının bizzat kendisidir. Yazı var oldukça onun çoğaltılması da varlığını devam ettirecektir.  Burada ki tek önemli nokta, Matbaadan dijitalleşmeye evrilen süreçte değişimi iyi yorumlayabilmek, kavramak ve buna göre çözümler geliştirmektir."

"DİJİTAL BASKI PAZARI, 5 YILDA DÜNYADA 29 MİLYAR DOLARA YAKLAŞACAK"

Matbaacılık, kâğıt ve baskı faaliyetlerinin uzun bir tarihsel süreçte büyük dönüşümler geçirerek bugünlere geldiğini belirten İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da yine büyük bir dönüşüm eşliğinde gelecekteki yeni rolüne hazırlandığını ifade etti.

Bahçıvan, sektördeki teknoloji ve bilgi yoğunluğundaki artışın, Dijital baskı endüstrisini,  bambaşka bir boyuta getirdiğini dile getirdi. 

Konuşmasının devamında Bahçıvan,“3 boyutlu baskı teknolojileri, konvansiyonel matbaacılığın ötesinde dijital, sektörün adeta yeni dinamosu haline gelmiş ve takip edilmesi sektör için zorunlu hal almıştır. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde dijital baskı pazarının, dünyada yaklaşık 29 milyar dolara yaklaşacağı öngörülmektedir." diye konuştu.

Bahçıvan, Türkiye'nin Avrupa ile aynı kalitede ürünler ortaya koyabilen bir sektöre sahip olduğuna dikkati çekti ayrıca hem istihdam hem de yarattığı katma değer açısından önemli bir sanayi sektörü olan matbaacılık sektörünün bazı önemli yapısal sorunları olduğunu söyledi. 

Bahçıvan, basım sanayisinde ileri teknolojili makine parkı ve kaliteli ara girdi kullanımı bulunmakla birlikte bu sektörde son derece büyük bir dışa bağımlılık söz konusu olduğunu vurguladı. Konuşmasının devamında Bahçıvan, "Basım sanayi sektöründe var olan nitelikli ve tecrübeli insan kaynağı önemli bir rekabet avantajı oluştursa da dijital ve bilgisayar tabanlı yapıya geçişin yanı sıra bilgi ve teknoloji yoğunluğundaki artış vasıflı ve vasıfsız iş gücü açığının artmasına sebep olmaktadır." dedi.

Bahçıvan, Türkiye'de 70 binin üzerinde kişiye kağıt ürünleri ve kağıt sanayisinin, istihdam sağlamasının yanı sıra yılda 2 milyar dolara yakın ihracat yaptığı belirtti. Bunun yanı sıra sektörün genişleyen üretim kapasitesiyle ekonomiye katkısını istikrarlı ve kademeli bir şekilde artırdığını ifade etti.

Son yıllardaki artışa rağmen kâğıt sektörüne odaklı faaliyet gösteren tasarım ve Ar-Ge merkezlerinin sayısının halen çok yetersiz olduğunu dile getiren Bahçıvan, " Ar-Ge ve teknoloji bağlamında, kağıt sektörü, üniversite-sanayi işbirliğine en çok ihtiyaç duyduğumuz sektörlerden birisi halindedir.  Sadece bu sektöre yönelik değil, tüm sektörleri kapsayacak şekilde biz İstanbul Sanayi Odası olarak yeni bir üniversite-sanayi iş birliği anlayışının şekillenmesi için uzun zamandır mücadele veriyoruz. Yeri gelmişken ifade etmek isterim ki, tüm sektörlerin bu alanda daha fazla gayret göstermesi ülkemizin ve bizlerin aydınlık yarınları için büyük bir önem arz ediyor."ifadelerini kullandı.