Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, 2019’a dair beklentiler için, bir çıpaya, ihtiyaç duyduklarını kaydetti. Çıpanın, reformlar olduğunu belirten Bilecik, seçimlerin ardından, hızlıca bu safhaya geçilerek, ekonominin geleceğinin inşaasına geçilmesini istedi. 

DOĞRUDAN YABANCI SERMAYENİN ADRESİ ...

Yabancı sermaye için de, Türkiye’nin sıcak para değil, doğrudan yatırımlar için bir adres olması gerektiğini dile getiren, Bilecik, ekonomideki sıkıntıların, kur şoku ya da faizler üzerinden tarif edilmesine karşın, asıl sorunun istikrar olduğunun altını çizdi.

SUDA YÜRÜMENİN SIRRI, TAŞLARIN YERİNİ BİLMEKTEN GEÇER!

TÜSİAD Başkanı, sağlıklı ekonomiyi, şeffaf ekonomi olarak tanımlarken, “Sağlam ekonominin temellerinin şeffaf ve öngörülebilir olur. Suda yürümenin sırrı, ‘taşların nerede olduğunu bilmekten geçer’ 2001 krizinden sonra, ülkemize önemli yabancı sermaye çeken sistemin iki dayanağı vardı. Finansal sistemi ve kurumları güçlendirmiş, kurallı, şeffaf ekonomi politikaları uygulamış; bağımsız kurumlarımızla denetleme ve düzenleme ile sıkı mali programları uygulamıştık. Yine o dönemde AB üyelik müzakerelerinin başlamasının da etkisi ile hedefler ortaya konmuştu.

KUVVETLİ HİKAYE, YATIRIMLARI ÇEKER!

Yakın ekonomi tarihimiz bize gösteriyor ki, ne zaman böyle kuvvetli bir hikayemiz oldu ise o dönem ciddi yatırım hamleleri gerçekleştirip, önemli doğrudan yabancı yatırım çektik. Yatırım iklimi de, hukukun üstünlüğü ve demokrasi alanının özgürlüğü ile doğru orantılı gelişiyor.
Yüksek katma değerli üretimin üçte birini Türkiye’de, İstanbul tek başına üretiyor. Katma değerli üretimin yol haritası, yenilikçilik ve dizayndan geçiyor. İş insanları olarak, kentlerimizi, bu alanda en üst sıralarda görmek istiyoruz.”