İSTANBUL (AA) - Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı olan Ömer Karadeniz, Ekonomik İstikrar Kalkanı önlem paketinin imalat sanayisine yönelik genişletilmesini beklediklerini dile getirerek, "SGK, KDV ve muhtasar ödemelerinin ötelenmesini öngören önlemin başta plastik sektörü olmak üzere tüm imalat sanayini kapsayacak şekilde genişletilmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.

Konuyla ilgili olarak PLASFED tarafından yapılan yazılı açıklamada 18 Mart tarihinde Ankara’da düzenlenen Koronavirüsle Mücadele Eşgüdüm toplantısında imalatçıların sorunlarının ele alındığı belirtildi.

Açıklamada burada yapmış olduğu konuşmaya yer verilen Karadeniz, "SGK, KDV ve muhtasar ödemelerinin ötelenmesini öngören önlemin başta plastik sektörü olmak üzere tüm imalat sanayini kapsayacak şekilde genişletilmesi gerekiyor." dedi.

Önlem paketinde SGK, KDV ve muhtasar ödemelerinin ötelenmesi, banka kredi geri ödemelerinin ertelenmesi, ihracatçıya stok finansmanı desteği verilmesi, kısa çalışma ödeneği gibi olumlu önlemler bulunduğunun altını çizen Karadeniz, bununla birlikte bunların birçoğunun plastik sektörünün kullanımı açısından engeller barındırdığını vurgulayarak, "Fakat daha mühimi SGK, KDV ve muhtasar gibi kamu mali yükümlülüklerinin ötelenmesi desteğinden plastik sanayi başta olmak üzere imalat sanayinin neredeyse tamamı yararlanamayacaktır. Salgın sebebiyle gerek yurt içi gerek yurt dışında sipariş iptalleri yaşayan işletmeler açısından bu önlem kapsamına alınmak geçici bir süre ile dahi olsa nakit akışını rahatlatacaktır. Ekonomik İstikrar Kalkanı önlem paketinin bu doğrultuda genişletilmesi gerekmektedir." değerlendirmesini yaptı.

Ekonomik İstikrar Kalkanı önlem paketinin sonucuna ulaşması adına STK’lar olarak istenilen desteği vermeye hazır olduklarını belirten Karadeniz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Gerek mevcut önlem paketinin genişletilmesi gerek paketin uygulanmasında ortaya çıkan güçlüklerin aşılması hususunda kamu otoriteleri ile STK’ların iş birliği içerisinde müşterek bir çalışma yürütmesi gerekiyor. Kamu kurumlarımız tabandan ne kadar geri besleme alabilirse bu önlemlerin başarıya ulaşması o kadar kolay olacaktır. Plastik sektörü 30’u aşkın sektöre ara girdi sağlaması hasebiyle stratejik önemde. Türk plastik sektörü ham madde de yeterli yatırımların yapılmamış olmasına rağmen müthiş bir ivme ile büyümüş ve bugün Avrupa’da Almanya’nın ardından ikinci büyük plastik sektörüne sahip olmamızı sağlamıştır. Yıllık 10 milyon tona yaklaşan üretimi ile 350 binden fazla kişiye istihdam sağlayan sektörün doğrudan ihracatı ise 6 milyar doların üzerinde. Buna otomotiv, beyaz eşya, ambalaj, elektrik-elektronik vb. sektörlerin ürün ihracatları içerisinde giden dolaylı ihracatı kattığımızda ise toplam ihracat 12 milyar doları bulmakta. Sektörün asıl stratejik önemi ise ara girdi sağladığı 30’dan fazla sektör açısından tedarik güvenliğini temin etmesidir."

Karadeniz, "2018’in ikinci yarısında yaşanan döviz şoku sebebiyle inşaat sektöründe yaşanan daralma ve 2019 yılında küresel ölçekte otomotiv sektöründe yaşanan daralma neticesinde Türk plastik sektörü çıkış yolunu ihracatta bulmuş ve bu süre zarfında sektör ihracatında kayda değer bir artış gözlemlenmiştir. İç piyasada yaşanan talep daralmasını ihracat yoluyla kısmen de olsa aşmayı başaran sektörümüz hızla yayılan Covid-19 salgının küresel talebi vurması ile bir darbe yemiştir. Sektör hem iç pazarda hem ihracat pazarlarında sipariş iptalleri dolayısıyla zor günler yaşamaktadır." dedi.