Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 2016 yılında Ar-Ge merkezi belgesi alarak Türkiye’deki 265. Ar-Ge merkezi olan Pimsa Otomotiv, bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor.

Firmanın Ar-Ge Müdürü Cem Yiğit, dünyada gelişmekte olan teknolojileri firmalarına uyarlamak gerektiğinde yeni teknolojiler geliştirmek ve Türkiye’ye katma değer sağlamak amacıyla iki yıldır Ar-Ge merkezi faaliyetleri yürüttüklerini söyledi. 

KALİFİYE ELEMAN YETİŞTİRECEK

Pimsa Otomotiv Ar-Ge Merkezi bünyesinde yaptıkları ve yapacakları faaliyetlerle sektörde lider konumda olmak ve Türkiye’yi sektörde üst sıralara taşımak hedefinde olduklarını kaydeden Yiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaptığımız çalışmalardan inovatif ürünler elde edip regülasyonları takip ederek, düşük emisyonlu ve düşük yoğunluklu parçalar üretmektir. Biz çağın gereklerine uyum sağlamak adına sistemli bir araştırma ve geliştirme ağının kurulması gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle yaptığımız çalışmaların sadece firmamız için değil, aynı zamanda sektörümüz ve ülkemiz için de inovatif, çözüm odaklı ve ilerletici olmasını hedefliyoruz.”

Yiğit, firmalarına kazandırmayı amaçladıkları değerlerden birinin de istihdam hedefleri doğrultusunda Ar-Ge merkezlerinde nitelikli personel yetiştirmek olduğunu ifade etti.

“AR-GE’NİN BİR KÜLTÜR OLDUĞUNA İNANIYORUZ”

Araştırma geliştirmenin bir kültür olduğuna inandıklarını belirten Yiğit, “Firmanın söz konusu kültürü oluşturması demek kolaylıkla sektörü takip edebilmesi, gelişmelere ayak uydurabilmesi, aldığı devlet teşvikleri sayesinde rahat bir şekilde çalışmalar gerçekleştirerek katma değerli ürün ve hizmet üretebilmesi demektir. Ar-Ge merkezi sayesinde oluşturulan bu katma değerli ürünler, firma bazında ve ulusal bazda hem bilgi birikimi hem de ciro olarak katma değer sağlamaktadır. Ayrıca sanayi, Ar-Ge merkezleri ve üniversitelerle yapılan çalışmaları arttırarak patent ve nitelikli projeler oluşturmak da firma için önemli bir katma değer sağlamaktadır.” dedi.

Türkiye’nin teknolojik ve bilimsel açıdan gelişebilmesi için devletin kaynaklarını bu yönde kullanmasının olumlu olduğunu vurgulayan Yiğit, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu sayede özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler rahatlıkla Ar-Ge projeleri çıkarabilecek, büyük ölçekli işletmeler de bilgi birikimlerini ve cirolarını arttırabilecek yeni çalışmalar yapabileceklerdir. Oluşan network ağıyla da iş birliklerine ve açık inovasyona kolaylık sağlanarak, firmalar arası çalışmaların desteklenmesi mümkün olacaktır.”