“Ar-Ge Merkezi’’ unvanını aldığımız günden bugüne kadar başta Ar-Ge süreçlerindeki yaklaşımlarımız olmak üzere birçok farklı sürecin çok daha disiplinli ve planlı ilerlediğini söyleyebiliriz. Ar-Ge Merkezi bünyesinde çalışan takım arkadaşlarımızın ve yöneticilerimizin, proje yönetimi noktasında çok daha esnek ve hızlı olabilmesini sağladık. Bu süreçte elde edilen teşviklerin önemli bir kısmı yeni projelerimizin bütçelerinde değerlendirilmeye başlandı. Bu da mühendislik süreçlerinin çok daha derinlemesine ele alınmasına olanak sağladı. Fikri ve sınai haklar noktasındaki farkındalığımız ve bilincimiz çok daha üst seviyelere taşındı ve kısa zamanda meyvelerini toplamaya başladık. Eğitim süreçlerinin desteklenmesi, ulusal ve uluslararası konferansların takibi gibi birçok yan destek süreci çok daha etkin hale geldi. Firmamız bünyesinde Ar-Ge süreçlerinin ve tasarım kavramının önemi çok daha fazla ortaya çıkmış oldu. Markalaşma yolundaki en önemli unsurlardan birinin bu kavramlarla doğrudan ilgili olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda Ar-Ge Merkezi unvanı, firmamızı her anlamda ateşleyen ve performansını arttıran bir değer olarak karşımıza çıktı diyebiliriz.

Bir firmanın ayakta kalabilmesinin ve nesiller boyunca faaliyetlerine devam edebilmesinin en önemli yolunun markalaşmadan geçtiğini düşünüyorum. Markalaşmanın da gerçekleşebilmesi ve sürdürülebilir olmasının, Ar-Ge kültürünün bir firmada tam anlamıyla oluşmasına bağlı olduğunu söyleyebiliriz. Gelişme ve devamlılık ancak bu düşüncenin ve kültürün yaygınlaşması ile sağlanabilecektir. Bu anlamda kendi açımızdan baktığımızda, Pi Makina olarak önemli bir yol kat ettik; ancak daha önümüzde çok uzun bir yol var. Hedeflerimiz büyük; genç, yetenekli ve heyecanlı bir ekibimiz var. Her geçen gün büyük bir hızla büyümeye ve ilerlemeye bu sayede devam ediyoruz.