SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi’nin, Bilkent Enerji Politikaları Araştırma Merkezi ve Alman Enerji Ajansı (dena) iş birliği ile rapor hazırladı. ‘Türkiye’nin Yeşil Hidrojen Üretim ve İhracat Potansiyelinin Teknik ve Ekonomik Açıdan Değerlendirilmesi’ raporunun detayları paylaşıldı.  Raporda, uygun yatırımlar ve politikalar gerçekleştirilirse Türkiye’nin 2050 yılında 3,4 milyon tona (Mt) kadar yeşil hidrojen üretim yapılabileceğine dikkat çekildi. Bunun 1,5 ila 1,9 Mt’nun ihraç edilebileceği belirtildi. 

7 Aralık Salı günü gerçekleştirilen etkinliğin açılış konuşmalarını, Türk-Alman Enerji Forumu’ndan Alman Federal Ekonomi ve Teknoloji Bakanlığı İkili Enerji İş Birliği Bölümü Direktör Yardımcısı Beatrix Massig, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Politikaları ve Teknoloji Dairesi Başkanı Dr. Fazıl Kaytez ile Alman Enerji Ajansı (dena) Enerji Sistemleri ve Enerji Hizmetleri Bölüm Başkanı Hannes Seidl yaptı. 

DİJİTAL ÇAĞIN İHTİYAÇLARI DİJİTAL ÇAĞIN İHTİYAÇLARI

“TÜRKİYE BU PAZARDAN PAY ALABİLİR”

Konuyla ilgili açıklama gerçekleştiren Enerji Hizmetleri Bölüm Başkanı Hannes Seidl, “İklim hedeflerine ulaşmak için birçok ülke yeşil hidrojen ithal edecek. Türkiye’de bu pazardan pay alabilir çünkü büyük bir potansiyele sahip. Tanıtımını gerçekleştirdiğimiz rapor Almanya ve Türkiye arasında bu alandaki iş birliğini güçlendirmek için önemli. Ayrıca heyecan verici bir fırsat…” dedi.  

“HİDROJENİN ÖNEMİ ANLAŞILMALI”

Konuyla ilgili bir diğer açıklamayı Raporun yazarlarından SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Araştırma Koordinatörü Hasan Aksoy yaptı. Aksoy, “Türkiye, Kasım ayında Paris İklim Anlaşması’nın onayladı. 2030 ve 2053 yılına yönelik, daha kararlı iklim ve enerji dönüşümü hedeflerine ihtiyaç olacak. Bu hedeflere ulaşabilmek için hidrojenin rolünün anlaşılması büyük önem taşıyor. Küresel ölçekte 2050’yi işaret eden net sıfır emisyon hedefleri, tüm enerji sisteminin karbonsuzlaşması için ortak bir çözüm olarak yeşil hidrojenin üzerinde duruyor. Türkiye enerji sisteminin dönüşümünde, yenilenebilir enerji kaynakları, enerji verimliliği potansiyellerinin yanında yeşil hidrojenin rolü de anlaşılmalı ve planlamalar bu doğrultuda yapılmalı. Bunun için mevcut yenilenebilir enerji arzı ve diğer kaynakların potansiyeli göz önünde bulundurularak yeşil hidrojen arz potansiyelinin, kullanım alanlarının, maliyetlerinin ve olası ihracat potansiyellerinin anlaşılması önemli.”