Türkiye’de telekomünikasyon sektöründe tam rekabetin gelişmesi ve bu alandaki şirketlerin verimliliklerini fazlalaştırması için çalışan Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği’nin (TELKODER), 10. Olağan Genel Kurulu Ankara’da düzenlendi. Başkan Yusuf Ata Arıak, toplantıda, telekomünikasyon alanındaki gelişmeleri değerlendirerek; 2017 yılında 51 Milyar TL’lik büyüklüğe sahip olan telekomünikasyon kulvarının,  arzu edildiği ölçüde büyümediğini ve baştan düzenlenmesi gerektiğini vurguladı. Toplantı kapsamında konuşma gerçekleştiren TELKODER Başkanı Yusuf Ata Arıak, fiber altyapıların ortak kullanımı hususunda kısa bir süre önce imzalanan sözleşme ile yeni adımların hızla hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin uydu haberleşme hizmetlerinde de 10 kat büyümesi gerektiğinin altını çizen Arıak, Türkiye’nin veri güvenliği konusunda veri merkezlerinin desteklenmesinin ve yerli internet değişim yerlerinin kurulmasının önemine vurgu yaptı.

Özverili çalışmalarıyla 16 yıldır telekomünikasyon sektörüne önemli katkılar sunan TELKODER’in genel kurul toplantısında “Elektronik haberleşmenin yeni baştan ele alınması ve fiber altyapının önemi” başlıkları toplantının gündemini oluşturdu. TELKODER üyesi alternatif işletmecilerin yöneticileri başta olmak üzere; Turkcell CEO’su Kaan Terzioğlu, Türk Telekom CEO’su Dr. Paul Doany, Vodafone Genel Müdür Yardımcısı Hasan Süel’in, de bu gündemler kapsamında değerlendirmelerde bulunduğu genel kurul toplantısında, Arıak sektörün vaziyeti ve beklentileri hakkında bilgiler aktardı.

“Elektronik Haberleşme sektörü baştan düzenlenmeli”

TELKODER 10. Olağan Genel Kurulu’nun ilk konuşmasını yapan TELKODER Başkanı Yusuf Ata Arıak, Türkiye’deki telekomünikasyon alanının büyüklüğü ve rekabet koşulları hakkında önemli açıklamalar yaptı. Arıak, 2017’de telekomünikasyon sektörü büyüklüğünün 51 Milyar TL olduğunu belirterek geçtiğimiz yıllara kıyasla gerçek değişimin anlaşılabilmesi için sektör gelirlerinin enflasyondan muaf tutulara karşılaştırılması gerektiğinin altını çizdi. Sektörün enflasyon etkisinden arındırılması durumunda, sektör gelirlerinde önemli bir artış yaşanmadığını ve 2003’te 15 Milyar TL olan sektör büyüklüğünün 2018 yılında da aynı düzeyde olduğunu söyledi. Telekominikasyon sektöründeki rekabet ortamını da değerlendiren Arıak “Alternatif işletme sahiplerinin toplam gelirden aldıkları pay yaklaşık yüzde 8, bu oran AB ortalamasına göre oldukça düşük, rekabetin iyileştirilmesi yönünde yapılacak çalışmalar sektörde yeni gelişmelerin önünü açacaktır.” dedi. Arıkan ayrıca, Telekomünikasyon sektörünün üçte ikilik bir bölümünü meydana getiren halka açık şirketlerin, piyasa değerlerinin 26 milyar dolarlardan 6–7 milyar dolarlara değin gerilediğini belirtti. Arıak sözlerine “Türk Telekom’da karşılaştığımız korumacı tavırların sonuçları, Türksat’ta da karşımıza çıkabilir. Sektörü büyütmeyen, rekabeti önleyen her kural ve yönetimin sonu kötüdür. Sektörümüzün genel yönetiminden sorumlu şahısların, sektör firmalarının yönetiminde görev alması eşyanın tabiatına terstir. Yönetime bakış açımızı ve uygulama metotlarımızı kökten değiştirme zamanı.” şeklinde devam etti.