Rockwell Automation Türkiye Ülke Direktörü Ediz Eren, Gürmat Enerji’de ‘network assesment’ kapsamında gerçekleştirilen dijital dönüşüm projesinde sahada performans ve güvenlik açıklarını değerlendirerek, arıza durumunda, redundant olarak üretimi durdurmadan herhangi bir çalışanın kolayca değiştirip devreye alabileceği bir sistem kurduklarını söyledi. Güvenlik açısından da dışarıdan herhangi bir saldırıya kapılarını açmayacak şekilde bir mimari ile sistemi kurup çalıştırdıklarını vurgulayan Eren, 2019 yılında dijital dönüşüm kapsamında sunacakları çözüm ve hizmetleri paylaştı. 

‘AUGMENTED REALİTY’ (AR) KAPSAMINDA NELER SUNACAKSINIZ? 

Her ne kadar bizim sunduklarımız müşterilerimizin beklentileri ve hayal güçleriyle şekilleniyor olsa da örnek verecek olursak, bir sürücüye bir gözlükle baktığınızda veya bir tableti o sürücüye tuttuğunuzda sürücüdeki bir bakım prosedürünü otomatik çalıştıracak, ya da alarmı otomatik olarak çıkartacak. Alarmın üzerine tıkladığınızda ise o sürücüde fan arızalıysa fanı nasıl değiştirmeniz gerektiğini, fanı hangi sipariş koduyla sipariş edebileceğinizi öğrenebileceksiniz. Ya da dilerseniz, kullanma klavuzu yerine bir eğitim simulasyonu başlayacak ve sürücünün nasıl devreye alınması gerektiği ile alakalı bir uygulama başlatılabilecek. Bir tabletle makinaya uzaktan baktığınızda, makinanın hangi motorunda arıza olduğunu, o tableti makinada dolaştırarak o motorun üzerinde kırmızı bir üçgen işaretiyle görmenizi ve tespit etmenizi sağlayabileceğiz. Bakım mühendislerinin işlerini çok daha kolaylaştıracak bu çözüm, daha fazla üretkenliği ve duruş süresini minimize etmeyi sağlıyor. 

SEKTÖREL BAŞARILI UYGULAMALARINIZI ÖRNEKLENDİREREK DETAYLICA ANLATIR MISINIZ? 

Dijital dönüşümle ilgili servis hizmetleri kapsamında dijital dönüşüme yönelik “Network Services” hizmetleriyle çözümler sunmaktayız. Müşterilerimizin, dijital dönüşüme nereden başlamaları gerektiği, ilk adımı nasıl atmaları gerektiği konusundaki kafa karışıklıklarını gidermek, güvenilir bir tedarikçiden çözüm sunabilmek adına sahneye çıkıyoruz. Müşteriler hızlı bir şekilde dijitalleşme veya Endüstri 4.0’la ilgili bir proje yapma isteğindeler. Biz burada aslında müşteriyi bilinçlendirme görevi görüyoruz. Eğer Endüstri 4.0 ile alakalı önemli yatırımlar yapmayı düşünüyorlarsa önce network mimarisine bakılması gerekiyor yani tabiri caizse önce altyapımız bu inşaatı yapmaya uygun mu diye bakıyoruz. 
Altyapıyı iki açıdan değerlendirmemiz gerekiyor; birincisi ‘performans’, ikincisi ise ‘güvenlik’. Bizim ilk önerdiğimiz adım; “Network Assessment” hizmetimizle önce fabrikanın mevcut network performansına bakmak oluyor. “Performansla ilgili ne gibi sıkıntılar var? Siz bu fabrikada network üzerinden dış dünyaya çıkıyor musunuz? Makinalar IT ağına bağlanıyor mu? Hangi noktalarda ve nasıl? Buluta veri gönderimi var mı?” şeklinde sorularımıza yanıt arıyoruz bu servisimizde. Bunlar güvenlik açığı riskini de beraberinde getiriyor çünkü. Neleri nasıl düzeltmemiz gerektiğini bildiren bir rapor hazırlanıyor, çünkü dijitalleşme projeleri hayata geçirildiğinde ne yeni sisteme ait ekranlar ne de makinadaki operatörlerin ekranlarında kum saatleriyle karşılaşmasını istiyoruz ne de güvenlik açıklarıyla dolu bir sistemle dijitalleşmenin gerçekleşmesini arzuluyoruz. Müşteri bu raporda belirtilen iyileştirmeleri isterse bizimle devam ederek bize yaptırıyor, isterse kendisi yapıyor yani raporumuz markadan bağımsız öneriler sunuyor. Bu müşterinin de oldukça faydasına ve ilgisini çekiyor. Tek noktada bir pilot proje yapmayıp da bütün fabrikaya yayılacak bir dijitalleşme yolculuğuna böyle bir adımla başlanması çok önemlidir, önce altyapı. 


Yine network altyapısını A’dan Z’ye kurabiliyoruz. Gereken endüstriyel veri merkezleri ve bu IDC’lerin IT tarafındaki veri merkezleri ile güvenli bir şekilde haberleşmesini, tamamen Rockwell Automation mühendislerinin devreye alacağı şekilde çözümleyebiliyoruz. Dediğim gibi çeşitli Data Center çözümlerimiz var. Fabrikadaki mevcut makinanın panosunun içinde duran eski Windows versiyonlu bilgisayarların sanallaştırılarak server’a alınmasını da bulut diye adlandırdığımız uzak veri merkezlerine uygun IDMZ dizaynları ile bağlanılmasını da gerçekleştirebiliyorz. 
Gürmat Enerji’de gerçekleştirdiğimiz uygulamada da her şey bir ‘network assesment’ ile arkadaşların sahada performans ve güvenlik açıklarını değerlendirme servisimizle başladı. Sonrasında bir rapor hazırlanarak, rapor doğrultusunda server mimarisinin değiştirilip, yeni nesil ‘thin client server’ların kurulumu ve data center’ın yenilenmesi ile gerçekleştirildi. Arıza durumunda sistemin redundant olarak üretimi durdurmadan herhangi bir çalışanın kolayca değiştirip devreye alabileceği şekilde bir sistem kurduk. Güvenlik açısından dışarıdan herhangi bir saldırıya kapılarını açmayacak şekilde mimari ile sistemi kurarak çalıştırdık. Bizim için çok güzel bir referans oldu. 

SON OLARAK SANAYİCİMİZE 2019 MESAJINIZ NEDİR?

Krizsel bir durum olduğunda, krizi fırsata dönüştürmek noktasında ilk aklıma gelen şey ‘eğitim’dir. Dijital dönüşümden ve Endüstri 4.0‘dan bahsedince birçok insan, “birçok işsiz olacak, piyasada birçok iş kolu kapanacak” diyor. Bunun olması doğal ancak çalışanların da sürekli kendini geliştirerek daha yetenekli olması gerektiğinin bilincinde olmaları önemli. Çünkü kullandıkları makinalar artık daha akıllı ve onları kullanmak için daha fazla detaya veya otomasyon hakkında dahi detay bilgiye sahip olmak şart.  Ben eğitim deyince sadece okullardaki eğitimi aklıma getirmiyorum. Sanayideki personelin, sanayicinin de ön ayak olmasıyla, uygun eğitim programlarıyla eğitilmesi için çok güzel fırsatlar var. Eğer bir üretim düşüşü söz konusuysa ve vardiyalarda kısmaya gidiliyorsa, daha kısa süreler çalışılıyorsa, sürelerinin bir kısmının eğitime ayrılması bu arkadaşlar için de, sanayi ve üreticiler için de çok büyük bir kazanım ve yatırım olur. Yılın ikinci yarısından itibaren beklenen ivme gerçekleştiğinde, daha sonra zaman bulamayacakları birçok eğitim programını tamamladıklarından çok daha güçlü ve hazırlıklı şekilde hızlanmaları mümkün olacaktır. 
Bizim fabrikalarımız ütopik tabirle karanlık fabrikalar seviyesinde olmak zorunda değil, aydınlık fabrikalarımızda birçok çalışanımız olsun ancak sadece işçilik ücretinin düşüklüğüyle değil, rekabet avantajını çok daha verimli hale getirdiğimiz fabrikalarımızla sağlıyor olalım. Bunu sağlamanın yolu da yine eğitim yatırımları ve belli kazanımlara yönelik planlanmış doğru dijitalleşme yatırımlarından geçiyor. 
Ediz Bey, bu keyifli röportaj için çok teşekkürler.