Üretim dünyasında gerçekleştirdiği projelerle kayıplarını ortaya çıkartabilecekleri MES çözümü geliştiren trexDCAS, Endüstri 4.0’ın birçok bileşeninin içinde işletmecinin sadece kendi işiyle ilgilenip, işine yarayanları kullanmasını sağlayacak Endüstri 4.0 çözümleri üretiyor. Kısa süre içinde bir uygulama okulu kurmaya hazırlanan trexDCAS, bu okulda Endüstri 4.0 odağında MES sistemini firmaların nasıl uygulayacağını, mühendislik, kalite, bakım ve yönetim bürolarına yönelik uygulama alanlarını tek tek oluşturup, eğitim hizmetleri verecek.  Kaizen ve Poka-Yoke atölyelerini kurarak kayıplarını nasıl iyileştirecekleri konusunda uygulamalı eğitim hizmetleri sunmaya hazırlanıyor. Mert Yazılım Genel Müdürü İlhan Özdemir, trexDCAS Satış Mühendisi Anıl Atalay, trexDCAS Proje Satış Uzmanı Fehmi Karamehmetoğlu ve trexDCAS Pazarlama Koordinatörü Furkan Işık ile trexDCAS çözümlerinin işletmelerde verimliliği nasıl artırdığını ve yakın dönem gündemleri ile yatırım planlarını konuştuk. 

İLHAN BEY, ÖNCE SİZİ TANIYIP, ARDINDAN ENDÜSTRİ 4.0 VİZYONUNUZU ÖĞRENEBİLİR MİYİZ? 

İlhan Özdemir: Mert Yazılım Limited Şirketinin kurucu ortağıyım. 2003 yılında, Mert Yazılım Elektronik Limited Şirketini kurdum. Bursa’da üretim sektörüne 1997 yılında tekstil ile başlayıp, otomotiv ve yan sanayileri alanında da birçok üretim yönetimleri yazılımlarını geliştirdik. Bugün 50’nin üzerinde çalışanımız ve 4 ortağımızla birlikte trexDCAS markasını sektörde konumlandırdık.
Endüstri 4.0’ın nasıl çıktığını, nasıl konuşulmaya başlandığını ve kendimizi nasıl pozisyonlandırdığımızı da öncelikle anlatmak isterim. İlk olarak 2009 yılında Almanya’da Eğitim – Araştırma Bakanlığı 10 gelecek projesinin içerisinden Industry 4.0 adlı projeyi çekip aldı ve inceledi. 2011 yılında da ilk olarak Hannover Messe fuarında bunu dünyaya duyurarak yeni bir sanayi devrimini başlattığını açıkladı. Dünya sanayisindeki lider konumunu sürdürülebilir kılmanın tek yolunun dördüncü sanayi devrimi olarak adlandırılan akımın olacağını, Volkswagen’in modüler bir üretim prototipi ile geliştirdikleri projeyle birlikte bunu Hannover’de paylaştı. 

DÜNYA DEVİ ALMANYA BUNA NEDEN İHTİYAÇ DUYDU? 

İlhan Özdemir: Almanya ve o Avrupa Birliği ülkelerindeki üretim maliyeti endekslerinde, biz ve bizden Uzakdoğu’ya doğru olan ülkelere göre son derece fark var. Bizler çok daha avantajlıyız. Üretim maliyet endeksinin hesabında ise verimlilik, enerji, asgari ücret, hammadde vb. girdiler değerlendirilir. Lojistik olarak konumumuz gayet iyi, asgari ücret avantajını da kullanıyoruz. İyi ve güzel bir üretim üssüyüz. Ama Almanya bunu uzun süre devam ettirmeyeceğini gördüğü için, farkı düşürmeye dönük aksiyonlar alma çabasına girdi. Almanya, mevcut altyapıyla mümkün olduğunca maliyet etkenlerini düşürüp aksiyonları da otonomlaştırıp, robot yoğunluğunu artırıp, insanı üretim ortamından çıkartarak sürdürülebilirliği sağlayabileceğini düşünerek Endüstri 4.0’ı benimsedi. Hemen akabinde de Bakanlık, ilk etapta projelere 200 milyon avro bütçe ayırdı. 2020 yılına kadar ise 40 milyar avro destek verecek.  Almanya’da ve Avrupa Birliği’nin kurduğu platform neticesinde sadece Alman şirketlerinin 400’ün üzerinde projesi var. 170’in üzerinde Fransız şirketlerin, bir o kadar da Japon’ların projesi var.  Bu pazarı oluşturup diğer ülkelere de satabilmek için aksiyonlarına hız verdiler. Ardından Amerika da işin içine girip, IOT, Big Data ve Cloud gibi altyapılarla bu sürece dahil oldu. 

trexDCAS KENDİSİNİ BU SÜREÇLERDE NASIL KONUMLANDIRDI?

İlhan Özdemir: Biz sanayide işletmelerin kayıplarına odaklanıyoruz. Üretim maliyetleri endeksinin ne olduğunu, işletmecilerin nerelerde kan kaybettiğini çok iyi biliyoruz. Projelerimizde bu kayıplarını ortaya çıkartabilecekleri araçları geliştiriyoruz. Temelde trexDCAS‘ın Endüstri 4.0 vizyonu ise araçları erişilebilir kılmak. Endüstri 4.0’ın birçok bileşeni var, bizim hedefimiz ise işletmecinin sadece kendi işiyle ilgilenip, işine yarayanları kullanmasını sağlayacak yeni Endüstri 4.0 araçları üretmek. 

HANGİ KRİTERLERİ GERÇEKLEŞTİRMİŞ BİR FABRİKA ENDÜSTRİ 4.0 SEVİYESİNDE ÜRETİM YAPIYOR DİYEBİLİRİZ? 

Anıl Atalay: Elektronik mühendisiyim ve Mert Yazılım bünyesinde Satış Mühendisi olarak görev alıyorum. Endüstri 4.0, son 5 yıldır Türk sanayicisinin çok fazla platformda duyduğu aslında genel anlamıyla da ne olduğunu tam kavrayamadığı bir endüstri devrimi. Devrim diyorum, çünkü bu süreç kaçırıldığında sanayici için artık birçok şey de geri planda kalacak. Bize göre, sanayicimizin bunu toplu bir değişim olarak düşünmemesi çok önemli. trexDCAS olarak, ürünümüzle beraber hiçbir makina parkurunda hiçbir harici yatırım istemeden sadece ürünümüzü mevcut parkura konumlandırarak Endüstri 4.0’ın temel KPI’ını tamamlamış oluyoruz. Nasıl tamamlıyorsunuz derseniz, ilk olarak kayıplarının ne olduğunu bulup, ona kök analiziyle sunarak. İkincisi, bu kayıplarını gidererek. OEE yani verimliliğini dünya standartlarına çıkarabilmesini sağlayarak. Üçüncüsü ise izlenebilirlik; yani sahasında, fabrikasında, her vardiyada saniye saniye ne olduğunu, istediği platformda kendileriyle paylaşarak işletmenin izlenebilirliğini sağlayarak. Bunların neticesin de dördüncü olarak da rekabeti artırarak. Artık KOBİ’ler dahi birçok ülkeye ihracat yapıyor ki bu, birçok farklı kültürdeki farklı firmalarla rekabet etmeniz gerektiğini gösteriyor. Bunun da çözümü mümkün olduğunca verimli çalışmaktır. MES çözümünü Endüstri 4.0 içerisinde konumlandırırken bazı dirençlerle karşılaşsak da müşteri adaylarına doğru anlatıldığında ve uygulandığında büyük başarılar elde edildiği ortada. Bu başarılı projeleri hem referanslarımızda hem çeşitli platformlarda zaten paylaşıyoruz.

ÖZELLİKLE DAHA ÇOK HANGİ SEKTÖRLERE YOĞUNLAŞIYORSUNUZ?

İlhan Özdemir:  Müşterilerimizi kıyasladığımızda, otomotiv ve yan sanayi, beyaz eşya ve yan sanayi,  teknolojik ürünler geliştiren şirketler ile bunun yanı sıra gıda şirketlerinin de müşteri portföyümüzde olduğunu görüyorum. 

OTOMOTİV VE YAN SANAYİ FABRİKALARININ SEVİYESİNİ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ? 

Fehmi Karamehmetoğlu: trexDCAS çözümlerinde Proje Satış Uzmanı olarak görev alıyorum. Otomotiv ve yan sanayi, ülkemizin teknolojik üretim yapan, yenilikleri takip eden, verimliliği en üst düzeyde gerçekleştirmeye çalışan sektörlerin başında geliyor. Otomotiv sektörü;  yan sanayi ve onlarla hizmet eden TR1 VE TR2’lardan oluşuyor. Her ne kadar birbirinden kopuk gibi gözükse de bunlar aslında bir değer zincirinin bütünü olduğundan, ana sanayi World Class Manufacturing dediğimiz üretim gerçekleştirip kalitede hatasızlaştırma konularına eğilmişken aslında onlara hizmet eden TR1 VE TR2 müşterilerinde de aynı paralelde bir verimlilik çalışması olduğunu gözlemliyoruz.  Çoğu farklı sektörde günlük veya haftalık yapılan toplantılar, otomotiv sektöründe bazen 2 saatte 1 de yapılabiliyor. Bu dinamik süreçlerde verimliği takip etmek, proses akışkanlığını sağlamak ise sahanın izlenebilir olmasını gerektiriyor. Verimlilik, izlenebilirlik, hatasızlaştırma ve kalite değerlerini koruma,  otomotiv sektörünün öncelik verdiği konuların başında geliyor.

trexDCAS, FABRİKALARIN DİJİTALİZASYONU VE KENDİLERİNİ KEŞFETMELERİ İÇİN NE TÜR ÇÖZÜMLER SUNUYOR?

Anıl Atalay: Şu an 3 kıta 38 ülkede çalışan trexDCAS, ERP’nin altındaki bütün katmanlarla konuşabilen ve bunların birbirleriyle iletişimini sağlayabilen teknolojidir. Birinci katmandaki makina ve makinaların fiziksel üretimiyle, bunların yukarıda yönetimsel raporlanması ve izlenebilirlik noktasındaki bütün süreçlerde MES yani trexDCAS var. 17-21 Şubat tarihleri arasında Birleşik Arap Emirliklerinde düzenlenen ve katılımcısı olduğumuz Gulfood etkinliği 5 gün olmasına rağmen 12 gün kalmamız gerekti. Çözümlerimizi görüp de bizi tekrar sunuma çağıran ve bu çözümü edinmek isteyen başka firmalarla da toplantılarımız olduğundan toplamda 12 gün orada kalmamız gerekti. Bu da, hangi sektörde, hangi coğrafyada, ne üretiyor olursanız olun, bu sistemlere doğru partner ile ulaşmaya ihtiyaç olduğunu gösteriyor. trexDCAS, firmaları dijitalleştirerek üretim sahasında tamamen kâğıdı ortadan kaldırıyor. Bu da yüksek verimlilik, düşük kayıplar ve rekabetçi güç yaratma hedefine ulaşmayı sağlıyor.