Tüm tesislerinde, daha akıllı kararlar verecek yeni nesil teknolojiler, entegrasyonlar ve analitik zeka ile birlikte süreci değerlendiren veri toplama sistemleri kurduklarını aktaran Ali Çalışkan, “12 tesisimizin arasındaki sinerjiyi koruyabilmek için üretimde verilerin merkezileştirildiği uçtan uca izlenebilirliğe imkan veren büyük bir veri platformu oluşturduk. Gelişmiş sensör sistemleri ve görüntü işleme teknolojileri oluşturarak kalite hatalarının önüne geçilmesini hedefledik." dedi.
Lastik güçlendirme alanında, lastiğin yapısal bütünlüğünü sağlarken direncini artıran, hafifleten ve gürültü azaltan güçlendirme teknolojilerimizle dünyanın lider naylon ve polyester iplik, kord bezi üreticisi Kordsa’daki Endüstri 4.0 yatırımlarını Kordsa CEO’su Ali Çalışkan ile konuştuk.
Ali Bey, bize şirketinizin yapılanmasını ve yakın dönem iş gündemini anlatmanızı rica ediyoruz.
Türkiye, Brezilya, Endonezya, Tayland, ABD olmak üzere 5 ülkede 4.500 çalışanımızla 12 üretim tesisimizde, lastik ve inşaat güçlendirme ile kompozit teknolojileri pazarlarında faaliyet gösteriyoruz. Lastik güçlendirmeden uzay sanayisine uzanan geniş bir yelpazede yüksek teknolojili sürdürülebilir malzemeler üretiyoruz. Ana fabrikamızın bulunduğu Türkiye dışında, Brezilya, Endonezya ve Tayland’da lastik güçlendirme teknolojileri üzerine faaliyet gösteriyoruz. Kuzey Amerika’da iki lastik güçlendirme tesisimiz ve geçtiğimiz üç yılda kompozit teknolojileri alanında bünyemize kattığımız Axiom Materials, Advanced Honeycomb Technologies, Textile Products ve Fabric Development şirketlerimiz bulunuyor. İstanbul’da yer alan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’mizde 13 öğretim üyesi; 63 doktora öğrencisi; 26 yüksek lisans öğrencisi; 50 mühendis ve teknisyen, 15 doktora sonrası araştırmacı çalışıyor. İzmit tesislerimizde lastik güçlendirme teknolojileri faaliyetlerimizin yanı sıra inşaat güçlendirme ve kompozit teknolojileri faaliyetlerimiz de devam ediyor. Türkiye’de İzmit tesislerimiz ve Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’mizde iki Ar-Ge merkezimiz bulunuyor.
Lastik güçlendirme alanında, lastiğin yapısal bütünlüğünü sağlarken direncini artıran, hafifleten ve gürültü azaltan güçlendirme teknolojilerimizle dünyanın lider naylon ve polyester iplik, kord bezi üreticisiyiz. Kompozit teknolojilerinde bez ve prepreglerimizle ile havacılık, otomotiv, denizcilik ve raylı sistemler gibi farklı sektörler için yenilikçi ürün ve uygulamalar geliştiriyoruz. Son dönemde ABD’deki 4 şirketimiz ile ileri teknoloji kompozit ara mamul portföyümüzü tamamlayarak uçak motorlarında kullanılan yüksek ısıya dayanıklı Oksit-Oksit seramik prepreg pazarının lider oyuncusu haline geldik. Bugüne dek gidilmiş en uzak mesafeye astronot taşıyacak ve geri getirecek NASA’nın uzay aracı Orion kapsülünde kullanılacak kumaşı dokuyoruz. İnşaat güçlendirme teknolojilerinde ise yenilikçi sentetik fiber donatılarımızla geniş yüzey alanları, önemli altyapı projelerinde güçlendirici olarak yer alıyoruz.
Markanız ülkemize alanında ne gibi ilkleri kazandırdı?
Kordsa olarak hem ülkemizde hem de dünyada, lastik güçlendirme pazarında dünyanın büyük lastik üreticilerinin stratejik ortağı olarak ilk günden beri öncü konumdayız. İkinci Kordsa yaratma hedefiyle faaliyet gösterdiğimiz kompozit teknolojileri alanında, yarattığımız ekosistem sayesinde üretimden Ar-Ge’ye farklı sektörler için ileri teknoloji kompozit malzemeler geliştirme kapasitesine sahibiz. 2016’da yılında kurduğumuz Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi, kompozit malzemeler alanında temel ve uygulamalı araştırma, teknoloji ve ürün geliştirme, inovasyon ve prototip üretim süreçlerinin tümü tek bir çatı altında gerçekleştirdiğimiz dünyada sayılı test ve prototip üretim merkezlerinden biri. Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen bu iş modeli ile araştırmacılar, tasarımcılar, mühendisler, üretim süreci sorumluları ve çalışanları, doktora öğrencileri, doktora sonrası araştırmacılar, öğretim üyeleri, kuluçka firma girişimcileri aynı ekosistemde bulunuyorlar. Burada çalışmaları devam eden ve hafiflik, dayanıklılık, uzun ömürlülük ve geri dönüştürülebilirlik gibi avantajları ile metal malzemelerin yerini alabilen termoplastik prepreg kullanarak ilk prototip parça üretimini otomotiv sektöründeki proje ortağımız ile gerçekleştirdik. Bu malzemenin portföye eklenmesi ile bir dakika gibi kısa sürede kompozit parça üretilmesi mümkün hale gelmiştir.
Continental ile Ar-Ge gücümüzü birleştirerek yaklaşık 1 asırdır kauçuk esaslı bileşiklerle tekstil güçlendirme malzemelerini yapıştırmak için sektörde kullanılan formülün yerine Resorsinol ve Formaldehit içermeyen daha çevreci yeni yapıştırma teknolojisi Cokoon’u geliştirdik. Continental ile birlikte kurduğumuz ücretsiz lisanslama modeli ile hiçbir lisans ücreti talep etmeden lisans havuzuna dahil olmak isteyen herkese sunuyoruz. Bu yeni sürdürülebilir yapıştırma teknolojisiyle 250.000 binek otomobil lastiğinin seri üretimi 2019'da başladı ve üretilen ilk lastikler artık yollarda.
İnşaat sektöründe, pazarda öncü konumdayız. Gerek altyapı gerekse üst yapı projelerine yönelik daha dayanıklı ve daha pratik güçlendirme çözümleri sunuyoruz. İlk yerli üretim sentetik fiber donatılarını biz ürettik. Bu alanda, rakiplerimizden farklılaştığımız kullanımı kolay, uzun süreli dayanım sağlayan ve yüksek performans avantajı sunan ürünlerle ürün yelpazemizi genişletiyoruz.
Faaliyet gösterdiğimiz her sektörde bunlar gibi birçok öncü ve örnek atılımlarımız var. Şimdi de dijitalleşme yolculuğumuzda bu vizyonu koruyor ve sektörümüzün dijitalleşmesine öncülük ediyoruz.
İş gündeminizi ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Firma olarak büyük lastik üreticilerinin kendi büyüme planlarında stratejik ortak konumundayız. Lastik güçlendirmeden uzay sanayisine uzanan geniş bir yelpazede yüksek teknolojili sürdürülebilir malzemeler üretmeye devam ediyoruz. Lastik güçlendirme teknolojilerinde geri dönüştürdüğümüz naylon iplikleri kullanmaya başladık ve bu malzememizin sürdürülebilir yapısını Global Geri Dönüşüm Standardı (Global Recycled Standard – GRS) sertifikası ile tescilledik. Continental’le ile geliştirdiğimiz ve ücretsiz lisanslama modeliyle sunduğumuz, sürdürülebilir ve çevreci yapıştırma teknolojimiz Cokoon’a sektörde 70’in üzerinde firma ilgi gösteriyor. İngiliz TRB firmasıyla yaptığımız iş birliği ile dünyanın sürdürülebilir ulaşım çözümlerine geçişine katkıda bulunmak için geliştirdiğimiz karbon fiber kumaşlarımız, elektrikli araçların batarya kutusu üretiminde kullanılarak araçların hafifletilmesine katkı sağlayacak. Ayrıca bugüne dek gidilmiş olan en uzak mesafeye gönderilmesi planlanan uzay aracı Orion’da, Kordsa’nın da imzası var. Kompozit alanında yeni iş birliklerimiz ile hayatın daha geniş bir alanını güçlendirmeyi hedefliyoruz. İnşaat iş birimimiz yüksek teknolojili fiber ürün gamını genişletirken, aynı zamanda portföyüne yapısal güçlendirme ve yalıtım üzerine yeni ürünler eklemek için Ar-Ge çalışmaları yürütüyor.
Yeni üretim hattı, Ar-Ge, tesis ya da teknoloji yatırımı kararı nasıl veriliyor? Yakın dönemde ne tür bir yatırıma imza attınız? Bu yatırımın size ne gibi getirileri oldu?
Yatırım kararlarımızı daima trendleri takip ederek, analize ve veriye dayalı olarak veriyoruz. Mobilite ve elektrifikasyon trendleri tüm dünyada gelişiyor. Hedefimiz, bu alanları daha da öteye götürecek lider ileri malzeme tedarikçisi olmak. Bu hedefimiz doğrultusunda da gerek mevcut gerekse yeni iş kollarına yatırım yapmaya devam ediyoruz. Organik büyümemizi, inorganik büyüme ile destekleme stratejisiyle yol alıyoruz. Evrenle uyumlu yaşama ve öz kaynakların iyi kullanımı da sorgulanan ana konulardan biri. Bu nedenle sürdürülebilirlik konusunda detaylı ve titiz çalışarak, uzun vadede ve paydaşlarımız ile birlikte bir yol haritası takip ederek attığımız her adımda faaliyet gösterdiğimiz sektörlerin ve dünyanın sürdürülebilirliği için çalışıyoruz.
Son 3 yılda ABD’de bünyemize kattığımız kompozit şirketlerimiz Fabric Development, Textile Products, Advanced Honeycomb Technologies ve Axiom Materials ile Covid-19 öncesi dönemde yıllık 150 milyon ABD dolarını aşan bir iş kolu yarattık. Böylelikle hem Amerika’daki konumumuzu güçlendirdik hem de ticari havacılık tedarik zincirinde güçlü bir oyuncu konumuna geldik. Bugün, uçak motorlarında kullanılan yüksek ısıya dayanıklı Oksit-Oksit seramik kompozit malzemeleri pazarının lider oyuncularından biriyiz.
Yeni iş kollarına yatırımlarımıza da hız verdik. Yeni nesil esnek giyilebilir sağlık sensörleri geliştirmek için oluşturduğumuz “İnce Filmler ve Esnek Elektronikler” platformumuz Ar-Ge alanındaki yatırımımız. Burada çeşitli uygulamalar için basılabilir ısıtıcı sistemleri ve giyilebilir esnek sensörler üzerine çalışmalar yapılmakta. Yaşamın her alanını güçlendirme vizyonumuz doğrultusunda sürdürülebilir büyümemize katkı sağlayacak inovasyonlarımıza, iş birliklerine ve yatırımlara devam edeceğiz. Kordsa olarak her zaman müşterilerimize, yatırımcılarımıza ve içinde bulunduğumuz toplumlara değer katmak için çalışıyoruz.
Endüstri 4.0 / Sanayinin Dijital Dönüşümü vizyonunuz nedir? Pilot uygulamalarınızdan bahseder misiniz? Bu uygulamalar üretim verimliliğine, ürün çıkış sürelerine, kaliteye, izlenebilirliğe vb. ne gibi katkılar sunuyor?
"Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0" kavramlarını şirket kültürü haline getirdik ve Dijital Dönüşüme bir proje değil yolculuk olarak yaklaşıyoruz. Birçok iş sürecimiz farklı ülkelerden konusunda uzman sektör danışmanları tarafından detaylı incelendi ve gelişim alanları belirlenerek 3 yıllık bir dijital dönüşüm yol haritası hazırlandı. Bu doğrultuda faaliyet gösterdiğimiz tüm coğrafyalarda ürün ve süreçlerimizin dijitalleşmesi için çalışmalarımız devam ediyor. Tüm tesislerimizde, daha akıllı kararlar verecek yeni nesil teknolojiler, entegrasyonlar ve analitik zeka ile birlikte değerlendiren veri toplama sistemleri kurduk. Öncelikle 12 tesisimizin arasındaki sinerjiyi koruyabilmek için üretimde verilerin merkezileştirildiği uçtan uca izlenebilirliğe imkan veren büyük bir veri platformu oluşturduk. Gelişmiş sensör sistemleri ve görüntü işleme teknolojileri oluşturarak kalite hatalarının önüne geçilmesini hedefledik. Bunun yanında daha etkin ve esnek bir planlama yönetimi için tedarik zinciri ve planlama alanında akıllı sistemler oluşturduk. Şu an tüm organizasyonumuz birbiri ile haberleşen bir yapıda, bu da günlük iş akışımızın sorunsuz ve en optimal şekilde yürümesini, doğru ve etkin kararlar almamızı sağlıyor.
İnsan kaynağımızı da bu doğrultuda dönüştürüyoruz. 17 çalışanımız Sabancı Üniversitesi'nin "İleri Veri Analitiği Programı"na katıldı ve Veri Bilimcisi, Veri Mühendisi, Veri Çevirmeni unvanları ile bu alanlarda uzmanlaşmış olarak çalışmaya devam ediyor.
