Kasım ayı sonunda gerçekleşen SOLARTR 2018 etkinliğinde güneş enerjisi kullanımının yaygınlaşması üzerine geliştirilen son dönem teknolojiler ve güncel uygulamalar konuşuldu. Etkinlikte enerji depolama sistemleri konusunda geniş bir ürün gamına sahip olan Makelsan markasının Ar-Ge Müdürü Umut Oğuz ile bir söyleşi gerçekleştirme imkanı bulduk. Oğuz, enerji depolama çözümlerinin verimliliğe nasıl katkıları olduğunu anlattı.

Umut Bey Makelsan’daki görevinizi öğrenebilir miyiz?

Makelsan’da Ar-Ge Yöneticiliği görevini üstleniyorum. Yaklaşık 15 yıldır da Makelsan Ar-Ge’sinde çalışmaktayım. Son 5 yıldır da bölüm yöneticiliğini yapıyorum. Ana uzmanlık alanımda yüksek güçlü konvertörler.

Yakın dönemde ne tür çözümler pazara sundu, Makelsan?

Son iki yıldır enerji depolama alanında Ar-Ge faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. Kasım ayında DRM Enerji Depolama Sistemleri’ni piyasaya sunduk. DRM Depolama Sistemi, Türkiye’de ilk kez yerli üretim depolama sistemi.

Aslında yurtdışında bu konuda öncü konumda olan rakiplerimizin ürünlerinin sahip olduğu tüm özelliklere sahip bir ürün. Ürünümüz primer frekans ve gerilim regülasyonu yapabiliyor. ‘Black Start’ adı verilen özellik mevcut.

Enerji depolama teknolojisi kullanımı Türkiye’de ne düzeyde? Bu teknolojiler yatırımcıya ne tür faydalar sağlıyor?

Depolamaya enerji verimliliğini artırmak için ihtiyaç duyuluyor. Örneğin bir solar santralde ışımanın yüksek olduğu saatlerde enerjinin şebekeye aktarılamadığını biliyoruz. Bu enerji eğer entegre bir depolama sisteminde saklanabilirse gölgelenmenin olduğu saatlerde şebekeye aktarımı mümkün olabilir. 

Enerji üretim ve iletim maliyeti problemimizi de bu sayede çözebiliriz, depolama sistemleriyle. Bunu da şehir içindeki belli lokasyonlardaki merkezlere yerleştireceğimiz enerji depolama sistemleriyle anlık yüksek taleplerde mevcut yerel santraller yerine depolama sistemlerinden enerjiyi şebekeye iletebilir enerji hatlarını ve enerji üretim sistemlerini yormamış oluruz. Enerji yatırımı ihtiyaçları da bu sayede ertelenmiş olur.