Enerji ve dağıtım sektöründe uzmanlaşmış bir servis sağlayıcı olan Enervis, enerji ölçme izleme sistemleri kapsamında yaptığı analizler ile tesislerde iyileştirmeler sağlıyor ve enerji etüdü ile tüketimlerin azalmasını sağlıyor. Firmaların zorunlu olarak yaptırması gerektiği enerji etüdünün detaylarını ve Türkiye’nin son dönemde ulaştığı enerji haritasını konuşmak amacıyla bir araya geldiğimiz Enervis Genel Müdürü Osman Kipoğlu ile sektörü ele aldık. 

Verimlilik artırıcı uygulamalar ile ilgili önemli çözümleriniz bulunuyor. Özellikle enerji izleme sistemleriyle ilgili gelişen yeni teknoloji ve uygulamaları anlatabilir misiniz? 

Enerji ölçme izleme sistemleri kapsamında yaptığımız analizler ile tesislerde iyileştirmeler yapıyoruz. Bu da enerji maliyetlerini ciddi oranda düşürdüğü gibi hem ülkemize hem de rekabetçi piyasa koşullarının içersinde yer alan şirketlere katkı sunuyor.  

Sanayide ve binalarda enerji verimliliği danışmanlığı ve uygulamaları, Verimlilik Artırıcı Proje Danışmanlığı, ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi danışmanlığı, verimli tesis projelendirme ve uygulamaları (EPC) alanlarında tam kapsamlı hizmet veriyoruz. Otomotiv, tekstil, gıda, cam, seramik, kimya, demir - çelik gibi sektörlerde gerçekleştirdiğimiz enerji verimliliği arttırıcı çalışmalar ile her yıl milyonlarca lira tasarruf sağlıyoruz. Ayrıca VAP projelerinden yıllık olarak elde ettiğimiz enerji verimliliği miktarı 671.240 MWh. Bu da yedi sektörde toplamda 130 milyon TL tasarruf potansiyeli anlamına geliyor. 

Doğal kaynakların verimli kullanımına dair farkındalığın gün geçtikçe artmasına bağlı olarak, enerji verimliliği, üretilen her türlü teknolojik ürünün bir konusu haline geldi. Üretilen cihazların enerji verimliliği etiketi uygulamaları bunun en somut göstergesi. Bu uygulamalar gittikçe artacaktır. Enerjiyi asıl kullanan ve tüketen cihaz ve makineler de verimli hale geliyor. Buna dair üretim proses verimlilikleri ve otomasyon uygulamaları geliştiriliyor. Son dönemde adını sıklıkla duyduğumuz Endüstri 4.0 uygulamaları geliştikçe verimlilik artışları da kolaylıkla izlenebilecek.

Zorunlu enerji etüdü hakkında bilgi verebilir misiniz? Sanayi alanında bu konuyla ilgili bilinç yeterli düzeyde mi? 

Enerjinin etkin kullanılması, enerji israfının önlenmesi, enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve çevrenin korunması adına önemli adımlar atılıyor. Bunlardan biri de, yıllık enerji tüketimi 5.000 TEP (Ton Eşdeğer Petrol) ve üzerinde olan firmaların yaptırmalarının zorunlu olduğu enerji etüdü. 
“Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik”e göre; yıllık toplam enerji tüketimi 5.000 TEP ve üzeri olan endüstriyel işletmeler ile toplam inşaat alanı 20 bin metrekarenin üzerinde olan hizmet sektöründe faaliyet gösteren binalarda her dört yılda bir enerji etüdü yaptırılması gerekiyor. 

İlk olarak 2015 yılında yapılan zorunlu enerji etütleri için ikinci dönem 2019 yılında sona eriyor. Bu yılın sonuna kadar enerji etüdü yaptırmayan işletmelere 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu uyarınca cezai işlem uygulanacak. Yetki belgesi iptalinden 140 bin TL idari para cezasına uzanan çok ciddi yaptırımlar söz konusu. Biz de bu konuya dikkat çekmek adına sürekli olarak çalışmalar yürütüyoruz. İşletmelerindeki enerji verimliliği potansiyelini ortaya çıkartmak ve yasal yükümlülüklerini vakit kaybetmeden yerine getirmek isteyen firmalar için enerji verimliliğinin her alanında; ölçüm, etüt, raporlama, danışmanlık ve uygulama hizmetleri veriyoruz. Firma yetkilileri bu süreçte, enerji verimliliği danışmanlık şirketi (EVD) olarak yetkilendirilen şirketimizden destek alabilir.

Kendi enerjisini üretmek amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapan fabrikaları nasıl değerlendiriyorsunuz? Yeni yatırım yapacak üreticilere tavsiyeleriniz nelerdir? 

Enervis olarak en çok önemsediğimiz konuların başında enerji üretimi ve yenilenebilir enerji yatırımları geliyor. Bizler; petrol türevi karbon bazlı yakıtların mavi dünyamızda oluşturduğu tahribatı bir nebze olsun tamir ve tedavi edebilmek adına, yenilenebilir enerjilerin kullanımının yaygınlaştırılmasının ülke yönetimleri ve sanayiciler başta olmak üzere tüm bireylerin sorumluluk alanında olduğuna inanıyoruz.

Üretim tesislerinin, çatılarında veya yan taraflarındaki boş arazilerde, öncelikle kendi ihtiyaçları olan enerjiyi üretebilmeleri temel hedeflerden biri olmalıdır. Bunun başarılması durumunda hem tesis enerji bağımlılığından kurtulacak, sürekli ve sürdürülebilir enerji tedariği gerçekleştirmiş olacak hem de giderek artan ve üretimin ana maliyet kalemlerinden olan enerji maliyetlerini kontrol altına alma ve düşürme imkanına kavuşacaktır.

Yaptığımız enerji etütlerinde ortaya çıkan tespitlerde, bunların büyük bir kısmının yıpranmış olması dolayısıyla bakım, yenileme veya güçlendirme çalışmalarına ihtiyaç duyulduğunu gözlemlemiş bulunuyoruz. Çatılarda yeterli düzeyde yalıtım olmaması sebebiyle bina içlerini soğutmak ya da ısıtmak için de çok ciddi düzeyde enerji harcanmakta olduğunu tespit etmiş bulunmaktayız. Yine bu işletmelerin ve fabrikaların bina dış yüzeylerinin ve pencerelerinin boş beton ya da sıradan camlar olması sebebiyle aynı durumun söz konusu olduğunu görmekteyiz. Bu tür işletmelerin çatı ve bina dış yüzeylerinde yapılacak PV sistemleri sayesinde, işletmelerin ihtiyaç duyduğu enerjinin bir kısmı buralardan karşılanmaktayken binanın iklimlendirmesi amacıyla harcanan enerji maliyetlerinde de ciddi oranda azalma söz konusu olmaktadır. 

Son yıllarda gelişen teknoloji ile PV panellerindeki verim artışı sayesinde güneş enerjisi daha fazla kullanılabilir bir alan oldu. Bu nedenle birçok işletme çatısına PV panelleri yerleştirerek güneş enerjisinden elektriğini üretmeye başladı. Detaylı enerji etüt çalışması yaptığımız bir işletme, çatısına 8 MW’lık güneş paneli yerleştirerek elektrik üretimi gerçekleştiriyor.

Enervis olarak yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını sürekli olarak destekliyoruz. Solarwall, ısı pompası, evaporatif soğutma gibi sektöründe öncü uygulamalar ile işletmelere yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanma konusunda destek sağlıyoruz. 2016 yılında Kayseri İncesu mevkiinde 3 MW’lık bir güneş enerji santralinin projelendirmesi, malzeme tedariki, montaj test ve devreye alma işlemleri, bu alanda hayata geçirdiğimiz örnek projeler arasında yer alıyor. 

Enervis’in 2019 yılı ile ilgili hedef ve projelerinden kısaca bahsedebilir misiniz? 

Enerji verimliliği kapsamında gerçekleştirdiğimiz tüm projelerde ülkemize katkıda bulunma hedefiyle hareket ediyoruz. Bu bağlamda, mevcut sanayinin yeşillendirilmesi ve verimli tesis proje uygulamaları ile ‘yeşil sanayi’lerin kurulması konusunda fayda - maliyet dengesini gözeten, katma değeri yüksek projeler üretmeye devam edeceğiz. Enerji verimliliğine duyarlı tüm müşterilerimize her daim hizmet vermeye hazırız. Diğer yandan, organik büyüme hedeflediğimiz ve altyapı süreçlerimiz üzerinde çalıştığımız bir dönemdeyiz. 2019 ve sonrasında, Türkiye’nin büyük bir potansiyeli olduğuna inandığımız enerji verimliliği alanındaki yatırımlarımıza devam etmeyi amaçlıyoruz.

Türkiye’nin enerji profili ile ilgili son durumu paylaşabilir misiniz? 
 

Türkiye’de 2000-2016 yılları arasında enerji yoğunluğunda en fazla iyileşme görülen sektör yüzde 42’lik iyileşme oranı ile sanayi oldu. Ancak tüm iyileşmelere rağmen, Türkiye enerjide dışa bağımlılığı yüksek olan ülkeler arasında yer alıyor. Ülkemizin 2023 yılı hedefleri arasında, birincil enerji tüketiminin yüzde 14 azaltılması da bulunuyor. Bu süreçte hepimize düşen görevler var. Özellikle verimliliği artırıcı faaliyetler ile enerji ithalatının önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlayabiliriz.