İstanbul, Çorlu ve Düzce olmak üzere 3 fabrikasında üretim faaliyetlerini sürdüren DESA, kendi enerjisini üretmek amacıyla GES yatırımlarını sürdürüyor. Aynı zamanda üretim sürecindeki elektrik maliyetlerini azaltmak içinde enerji verimliliği projelerini hayata geçiriyor. 

Enerji alanında hayata geçirdikleri yatırımlar hakkında bilgi veren DESA CEO’su Burak Çelet “İlk etap GES projemizi Düzce fabrikamızın 7.200 metrekare çatı alanında 2022 yılının ağustos ayında hayata geçirdik. Bu sene içerisinde de Çorlu’da bulunan fabrikamızın 3.300 metrekarelik çatı alanında 641,25 KWp gücünde olacağını öngördüğümüz ikinci etap GES projemizi devreye almayı planlıyoruz” dedi.  

Bursa GES Projesinde ISOFLAT D+ İmzası
Bursa GES Projesinde ISOFLAT D+ İmzası
İçeriği Görüntüle

DESA'nın üretim süreçlerindeki çalışmalarından ve sektörünüze yönelik yatırımlarınızdan bahsedebilir misiniz? 

DESA, 70’li yılların başında kurulan ve ilham verici girişimcilik hikayesi olan bir marka. Türkiye’de yurt dışından gelen taleplerin Ticaret Odası’nın duvarına asıldığı dönemde Melih Çelet, Amerikalı bir firmanın kadın el çantası talebi üzerine DESA’nın temellerini atıyor. 1972 yılında üretime başlayan DESA, 1974 yılında Bağdat Caddesi’ndeki ilk mağazası ile Türk kadınlarını alışılagelmişin dışında modern ve yumuşak koyun derisinden yapılmış ilk omuzdan askılı çantalar ile tanıştırıyor ve yarım asırdır hikâye daha da güçlenip büyüyerek devam ediyor. 

DESA olarak, her zaman değişen koşullara uyum sağlama hedefiyle ilerliyor ve çalışıyoruz. Bu işleyişimizin en büyük göstergelerinden biri olarak, Türkiye valiz kavramına oldukça uzakken 1983 yılında bünyemize kattığımız dünyaca ünlü Samsonite seyahat ürünleri markasının Türkiye distribütörlüğünü almamızı kabul edebiliriz. 24 yıllık distribütörlüğün ardından son 16 yıldır yüzde 40’ı DESA’nın, yüzde 60'ı Samsonite’ın sahip olduğu bir ortaklığımız bulunuyor.

Bugün, Çorlu’da 20.000 metrekarelik kapalı alanda bir tabakhanemiz, Düzce’de 10.000 metrekarelik kapalı alanda saraciye üretim tesisimiz, İstanbul’da 18.000 metrekarelik genel müdürlük binası ve ürün geliştirme tesisimiz ile İtalya’da 2.000 metrekare kapalı alana sahip çanta üretim tesisimiz bulunuyor. Aynı zamanda 116 DESA ve Samsonite mağazası ile 16.000 metrekarenin üzerinde perakende satış alanına sahibiz. Londra, Düsseldorf, Milano ve Plovdiv’de bulunan satış ofisleri sayesinde DESA, bugün kökü Türkiye’de olan ve gücünü doğduğu topraklardan alan bir dünya markası olarak 51 yılı geride bırakıyor. 

Türkiye’de toplam kaç fabrikanız bulunuyor? Fabrikaların üretim kapasitesini artırmaya yönelik yeni yatırım planlarınız var mı?

İstanbul (Sefaköy), Düzce ve Çorlu’da olmak üzere 3 fabrikamız bulunuyor. 

Günümüzde DESA, dikey entegrasyonunu tamamlamış, kendi tabakhanesi olan ve kendi derisini kendisi işleyen ve tüketicilerine sunduğu ürünlerin tüm üretim aşamalarını kendi çatısı altında gerçekleştiren bir firma olarak konumlanıyor. İş modelimizi kurmamız 51 yıllık bir birikimin yansıması olarak görülebilir. 1990 yılında Sefaköy’de kurduğumuz 15.500 metrekarelik üretim tesisimiz ve 2005 yılında ikinci yatırımımız olarak hayata geçen Düzce’deki fabrikamız, kendi ürününü kendi üreten bir sanayici olmamızda büyük rol oynuyor. 

Düzce fabrikamız yoğun bir şekilde deri çanta ve saraciye mamul üretimi yapıyor. Bu fabrikamız ile kendi markamız için yaptığımız üretimlerin yanı sıra zaman içerisinde çok hızlı bir şekilde dünyaca ünlü lüks markalar için üretim yapar hale geldik. Yakın zamanda da Düzce Organize Sanayi Bölgesi genişleme alanında 60.000 metrekarelik yeni bir arazi tahsisi gerçekleştirdik. Bu araziye kuracağımız fabrikamızda hem çanta hem de seyahat ürünleri üzerine üretim yapmayı planlıyoruz.

Çorlu’daki tabakhanemiz ise son derece özel bir tabakhanedir. 25.000 metrekarelik bir alana sahiptir ve günlük üretim kapasitesi 5.000 deridir. Normalde tabakhanelerde sadece belli bir hammadde üzerine yoğunlaşılır ve belli bir ürüne yönelik çalışılır, yani sadece ayakkabı veya çanta için koyun derisi işlenir. DESA olarak, tabakhanemizde koyun ve dana derisi ile koyun kürkü işliyor hem çanta hem de konfeksiyon ürünleri için deri üretimi yapıyoruz. 

İstanbul’daki fabrikamızda ise tüm yönetim kademeleri, destek birimleri, ürün geliştirme ve üretim kısmı yer alıyor. Buradaki fabrikamızda konfeksiyon, çanta ve saraciye mamul üretimi yapıyoruz. Konfeksiyon üretiminin olduğu tek tesis bu tesisimizdir. Burada hem dünyaca ünlü lüks markalar için hem de kendi markamız için katma değeri yüksek mamul üretimi yapıyoruz.

DESA olarak, Türkiye’deki geçmişimiz, tecrübelerimiz, teknik becerilerimiz sayesinde kendi ekosistemimizi kendi içimizde oluşturduk. Zaman içerisinde de bu ekosistemi, Türkiye standartlarının çok ötesinde, bütün kalite ve sürdürebilirlik standartlarını evrensel seviyede yapma hedefiyle, yine kendi çatımız altına alıp geliştirdik ve geliştirmeye de devam ediyoruz. Üretim yaparken yalnızca nihai mamul değil hammadde de üreterek dünya standartlarında bir iş akışı sağlıyoruz. Ar-Ge çalışmalarımızla da markamızı geliştirmeye ve markamıza değer katmaya devam ediyoruz.  

Türkiye’de yaptığımız bu yatırımlara ek olarak, bugün DESA’nın globalleşme yolculuğunda geldiği noktayı perçinleyecek yeni bir fabrika yatırımı ile heyecanımızı sürdürüyoruz. İtalya’nın Toskana bölgesinde, dünyanın tüm önemli lüks markalarının üretim ve Ar-Ge tesislerinin bulunduğu bir noktada yeni bir fabrika yatırımını tamamladık.

Faaliyet gösterdiğiniz sektörü elektrik tüketimi açısından değerlendirebilir misiniz? Enerji verimliliği konusunda hangi proseslere odaklanıyorsunuz?

Konfeksiyon ve saraciye mamul üretimi yaptığımız fabrikalarda kullandığımız enerjinin büyük çoğunluğu aydınlatmalarda ve üretim yaptığımız dikiş makinelerinde kullanılıyor. Aynı işi daha az enerji kullanarak gerçekleştirebileceğimiz alanlarda iyileştirmelerin yapılması odak noktalarımızdan bir tanesi. Sürdürülebilir enerji çalışmalarımız kapsamında temiz enerji prensibi ile mağazalarımızda ve fabrikalarımızda kullandığımız eski tip zehirli gaz salınımına yol açan aydınlatmaları enerji verimliliği yüksek LED aydınlatmalar ile değiştirerek yüzde 40 enerji tasarrufu sağladık. Enerji kullanımı yüksek süreçlerimizin üretim aşamalarında kullandığımız dikiş makinelerinin motorlarını enerji verimliliği prensibiyle çalışan yeni nesil motorlar ile değişimini gerçekleştirerek gereksiz enerji kullanımının önüne geçtik. Bunlara ek olarak deri işleme fabrikamızda enerji yoğunluğu fazla süreçlerin makinelerine inventör ekleyerek enerjinin verimli kullanılmasını sağladık.

Ayrıca, özellikle tabakhanemizde yüksek ısı ve buhar kullanılan üretim adımlarının verimliliğini arttıracak izolasyon ve rejenerasyon yatırımlarını gerçekleştirdik. Gerek enerji gerekse su, kimyasal gibi diğer girdilerin azaltılmasına yönelik yaptığımız bu yatırımların sonucunda dünyada sadece 34 tabakhanenin sahip olduğu Leather Working Group Gold sertifikasını almaya 2022 yılında hak kazandık. 

Son dönemde hayata geçirdiğiniz çatı üzeri güneş enerji santrali projenizi anlatabilir misiniz? Çatı üzeri GES projesinin toplam kurulu gücü nedir? Toplam elektrik tüketiminizin ne kadarını üretmeyi planlıyorsunuz?

Artan enerji maliyetleri ve sürdürülebilir çevre misyonu ile ilk etap GES projemizi 10.000 metrekarelik kapalı alana sahip Düzce fabrikamızın 7.200 metrekare çatı alanında 2022 yılının ağustos ayında hayata geçirdik. Aynı yıl yatırım planına dahil ettiğimiz projemiz 800 kwh gücünde temiz enerji üretiyor.

Işınım ortalamalarına bakıldığında yıllık olarak ihtiyaç duyduğumuz enerjinin ortalama yüzde 50 daha fazlasını üretebildiğimiz GES projesiyle, doğa dostu yenilenebilir enerji sistemlerine verdiğimiz önemi doğaya katkı sağlayarak gösterdik. Bu yatırım sayesinde Düzce tesisimizin enerji ihtiyacının yüzde 50 fazlasını üreten ve bu ürettiği enerjiyle İstanbul’daki tesisimizin enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan temiz bir enerji kaynağına sahip olduk. 

Bu sene içerisinde de Çorlu’da bulunan fabrikamızın 3.300 metrekarelik çatı alanında 641,25 KWp gücünde olacağını öngördüğümüz ikinci etap GES projemizi devreye almayı planlıyoruz.  Bu projemiz ile Çorlu fabrikamızın enerji ihtiyacının yüzde 90 oranında karşılanmasını hedefliyoruz. 

Güneş enerji santrali projesi için toplam ne kadarlık bir yatırım bütçesi ayırdınız? Bu yatırım kendini ne kadar sürede amorti edecek?

Erişilebilir ve temiz enerji üretimi prensibiyle 2022 yılında faaliyete geçen Düzce GES projesi yatırım tutarımız 12.125.181,78 TL’dir. Işınım ortalamalarına ve enerji birim fiyatlarındaki yükseliş ivmesine bakıldığında 4 - 4.5 yıl içerisinde GES yatırımımızın kendisini amorti etmesini bekliyoruz. 2022 yılında fizibilite çalışmalarını tamamladığımız ve 2023 yılının haziran ayında faaliyete geçmesini planladığımız Çorlu GES projesi yatırım tutarımızın ise yaklaşık 9.000.000 TL olacağını öngörüyoruz.

Projenin teknik detaylarını paylaşabilir misiniz? Toplam kaç adet güneş paneli kullanıldı? Verimlilik noktasında nasıl bir yol izlediniz?

Düzce fabrikamız için geçmiş yıllarda OSB ile yaptığımız bağlantı anlaşması ile enerji üretim gücünü 400 KWA’dan 1250 KWA’ya yükselttik ve GES projemizin hazırlıklarını tamamladık. Projenin en verimli ışınım açısı olan doğu – batı ekseninde 10 ana yön çatı grubunu 8 bölge olarak yapılandırdık ve bu bölgelere göre de 8 adet evirici (invertör) yerleştirdik. Projede toplam 2555 adet 400 w’lık güneş paneli kullandık.

Bu projemiz ile ışınımı engelleyecek faktörleri ortadan kaldırıp verimliliği arttırmak için düzenli olarak bakım ve temizlik çalışmaları gerçekleştirerek azami enerji üretimi sağlıyoruz.

Güneş paneli ve inverter konusunda hangi markaları tercih ettiniz? Bu ürünlerin öne çıkan özellikleri ve tesise sağladığı avantajlar neler oldu?

Performanslarının yüksek olması, sağlam olmaları ve teknik servis desteklerinin ulaşılabilir olması nedeniyle güneş paneli için Alfa, eviriciler için Huawei markalarını tercih ettik. Eviricilerin kullanım kolaylığı, arıza müdahalesi, servis hizmeti, alarm sistemi ve raporlamaları gibi konulardaki pratikliği bu markayı tercih etme sebebimizi oluşturuyor.

Projenin kurulması ve hayata geçmesi noktasında hangi EPC, danışmanlık ya da hangi firmalardan destek aldınız? Yollarınız bu firmayla nasıl kesişti ve nasıl bir iş birliği gerçekleştirdiniz?

Düzce GES projesinin hayata geçirilmesi konusunda uzmanlığı kanıtlanmış ve yaptığı işlerde çok sayıda referansları bulunan birden fazla firma ile çalıştık. Kurucumuz Melih Çelet’in ilişkileri ile yolumuzun kesiştiği Sanko Holding bünyesinde bulunan Poligon İnşaat, projenin altyapısından kurulumuna kadar ki tüm süreçlerimize entegre olarak proje yönetiminde iş birlikçimiz oldu. Fabrikanın altyapısının projeye uygun hale getirilmesinde Arsen Elektrik ile çalışarak İSG kurallarına uygun kaliteli malzeme kullandık. Sistemin uygunluğunun denetlenmesi ve en üst düzeyde verimliliğin sağlanması için Solarian Grup denetim şirketi ile anlaşarak projenin sağlamlığı ve verimliliği konularında destek aldık. Çorlu GES projesi için ise Efes Enerji ile anlaştık. Projenin izin ve yapım süreçleri devam ediyor.

Sürdürülebilirlik konusunda nasıl bir çevre politikası izliyorsunuz?

Sürdürülebilirlik konusu günümüzün en önemli konu başlıkları arasında yer alıyor. Bizim gibi köklü ve üretim yapan markalara da bu konuda büyük bir sorumluluk düşüyor. DESA olarak yalnızca son dönemde değil, yıllar öncesinden bu yana sürdürülebilirlik konusunu ön planda tutarak işleyişimizi sürdürüyoruz.

Norveç’ten tedarik ettiğimiz, Avrupa Birliği Standartları’nda yalnızca beslenme zinciri içerisinde üretim yapılan endüstriyel hayvancılığın atık derilerini alıyor üretim döngümüze kazandırıyoruz. Derileri aldığımız çiftliklerden, ürünlerimizin mağaza raflarına ulaşmasına kadar olan tüm süreci takip edebildiğimiz izlenebilirlik sistemine sahibiz. 

Türkiye’de deri modasının ve sektörünün öncü markalarından biri olarak deri üreticileri, deri ürünleri üreten veya ürünlerinde deri kullanan uluslararası markalar ve tedarikçileri denetleyen Leather Working Group denetimlerine tabiyiz.

Leather Working Group’un deri üreticilerinin çevresel uyumunu, performans yeteneklerini ve sürdürülebilir çevre uygulamalarına teşvik eden protokolleri değerlendirmesinde; su kullanımı, enerji kullanımı, atık yönetimi ve deri işlemede onaylanmış kimyasalların kullanımı konularını içeren 17 farklı başlıkta DESA olarak, Türkiye’de sadece 34 şirketin sahip olduğu en yüksek derece olan “Altın Derece”nin sahibi olduk. Derinin işlenmesinde gösterdiğimiz hassasiyet, dünya standartlarında üretim kalitemiz, çalışma koşullarımız, çevre koruma, güvenlik uygulamaları ve sürdürülebilirlik politikamız ile uluslararası düzeydeki bu akreditasyona 2021 yılında hak kazandık. “Altın Derece” dünyaca bilinen lüks segment markalarının üretim tesislerinde bulunmadığı için bu derece bizim için çok önemli ve gurur verici. 

Önümüzdeki dönemde doğa dostu yeşil enerji kullanımının çok daha fazla önem kazanarak ilerleyeceğini öngördüğümüzden Düzce fabrikamızda 2022 yılında faaliyete aldığımız GES projesinin ikinci etabını Çorlu tabakhanemizde hayata geçireceğiz. Enerji ihtiyacımızın yüzde 90’ınını güneş enerjisinden karşılayacağımız GES projemizin sözleşmesini imzaladık, haziran ayında devreye almayı planlıyoruz.

Yeni dönem hedefleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

51 yıldır her gün işimizi daha iyi nasıl daha iyi yapabiliriz ve markamızı daha iyi bir konuma nasıl getirebiliriz gayesiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda, her alanda farklı pek çok hedefimiz ve yatırımımız bulunuyor. 

DESA olarak Türkiye’nin İtalya’ya gerçekleştirdiği deri mamulleri ihracatının yüzde 70’i gibi büyük bir oranını tek başımıza üstleniyoruz. Bu noktaya gelmemizde Türkiye’deki genel ihracat yapısından farklı bir yapı ile ilerlememizin katkısı olduğunu söyleyebiliriz. Uzun yıllara dayanan iş birliklerimizle lüks ve ünlü pek çok markaya hammadde sağlıyor ve mamul üretimi yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde ise yeni iş birliklerine imza atarak ihracat hacmimizi daha da büyütmeyi hedefliyoruz.

DESA markamızdan ayrı bir konumlanmaya sahip olan 1972 DESA markamız ise 128 lokasyonda hizmet veriyor. Japonya’dan Kore’ye, Amerika’dan Avustralya’ya kadar birçok farklı pazarda ihracatını gerçekleştirdiğimiz markamızla ileriki dönemde daha çok bölgeye ulaşmayı öngörüyoruz. 

Bununla birlikte son yıllarda popülerliğini arttıran online mağazacılık kavramını deneyimlemiş ilk markalar arasında yer alıyoruz. 2004 yılında adım attığımız online mağazacılıkla müşterilerimizin 7/24 DESA ürünlerine erişimini mümkün kılıyoruz. İlerleyen dönemlerde de online satış gücünün artış göstereceğini öngörerek e-ihracata ağırlıklı bir şekilde yatırım yapmayı sürdüreceğiz.

Sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk alanlarında da proje geliştirmeye devam edeceğiz. Kadın istihdamı ve sürdürülebilir iş gücü yetiştirilmesi bizim için öncelikli konulardan biri. Kurulduğumuz günden bu yana Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile hayata geçirdiğimiz Çıraklık Okulu projemizi İtalya’daki üretim tesisimizde de gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. İtalya’daki uygulamamızda yine sektörde iş tecrübesi olmayan kadınları yetiştirerek istihdam sağlayacağız.