ST Endüstri Radyo’da yayınlanan Depreme Dayanıklı Binalar programına, Arke Mühendislik’ten Yüksek İnşaat Mühendisi ve Restorasyon Uzmanı Murat Alaboz konuk oldu. Programda, tarihi ve yığma yapıların depreme karşı dayanıklılığı, güçlendirme teknikleri, bakım süreçleri ve yapı sağlığı izleme teknolojileri masaya yatırıldı.
FOTO: Arke Mühendislik Yüksek İnşaat Mühendisi ve Restorasyon Uzmanı Murat Alaboz
Yanlış Algılar ve Gerçekler
Alaboz, “Yüzyıllardır ayakta olan bir yapı mutlaka sağlamdır” düşüncesinin yanlış olduğunu belirterek, bakım eksikliklerinin ve geçmişte yaşanan hasarların yapıları zayıflatabileceğini vurguladı. Ayasofya gibi köklü yapıların bile tarih boyunca pek çok depremden etkilendiğini hatırlattı.
Güçlendirmede Modern ve Geleneksel Yöntemler
Programda, Tekstil Donatılı Harç (TRM) gibi modern ve geleneksel teknikleri birleştiren yöntemlerden bahsedildi. Bu sistemle duvarların kesme ve eğilme dayanımları artırılırken yapının özgün özelliklerine minimum müdahaleyle güçlendirme yapılabiliyor.
Bunun yanı sıra, çelik takviyeler, burkulması önlenmiş çelik çaprazlar (BRB) ve sismik izolatörler gibi ileri mühendislik çözümlerinin de tarihi yapılarda uygulandığı aktarıldı. Göztepe Tren İstasyonu bu yöntemin başarılı örneklerinden biri olarak öne çıktı. Test ve İzleme Çözümleri
Alaboz, tarihi yapıların güvenliğini sağlamak için yerinde malzeme testleri ve sismik izleme teknolojilerinin kritik olduğunu söyledi. Tuğla kayma testi, sonik testler ve endoskopik kameralarla yapıların malzeme kaliteleri belirlenirken, hassas ivmeölçerlerle yapılan uzun dönemli izleme çalışmaları, yapının davranışını sürekli takip etmeye imkân tanıyor.
Zirvede Tanıtılacak Çözümler
Arke Mühendislik, 9-11 Eylül’de Gebze Bilişim Vadisi’nde gerçekleşecek Depreme Dayanıklı Binalar Zirvesi ve Fuarı’nda kablosuz deplasman sensörleri ve web tabanlı yapı sağlığı izleme sistemleri gibi kendi geliştirdiği teknolojileri sektör profesyonellerine sunacak.
Koruma ve Mühendislik Birlikte Ele Alınmalı
Murat Alaboz, tarihi yapıların yalnızca eskilikle değil, kültürel ve mimari değerleriyle korunması gerektiğini vurguladı:
“Koruma ve mühendislik yaklaşımlarını bir arada değerlendirmeliyiz. Yıkım yerine güçlendirme çözümleri öncelikli olmalı. Mühendislerin yapamayacağı şey yoktur.”
