CORDİA Genel Müdürü İsmet Öztürk, bu yıl Gebze Bilişim Vadisi’nde düzenlenecek Depreme Dayanıklı Binalar Zirvesi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Öztürk, özellikle beton mukavemetini artıran kesilmiş beton katkı karbon ve cam elyafları, deprem sonrası hasar gören binaların güçlendirilmesine yönelik karbon, bazalt ve cam elyaf ankraj çubukları, yangına dayanımı artıran karbon keçe kumaşlar ve zemin su yalıtımında kullanılan kil örtüler ile öne çıkacaklarını söyledi. Zirvenin hem ulaşım kolaylığı hem de sanayi bölgelerine yakınlığı sayesinde daha geniş bir katılımcı kitlesine ulaşacağını belirten Öztürk, “Riskli yapıların dönüşümü ve güçlendirilmesi artık ertelenemez bir zorunluluk. Ülkemizin yapı stoğunu hızla yenilemek için devlet, yerel yönetimler ve özel sektör birlikte hareket etmeli” dedi.
FOTO: CORDİA Genel Müdürü İsmet Öztürk
Depreme Dayanıklı Binalar Zirvesi öncesinde açıklamalarda bulunan CORDİA Genel Müdürü İsmet Öztürk, bu yıl Gebze Bilişim Vadisi’nde gerçekleşecek etkinlikte tanıtacakları ürünler ve Türkiye’nin deprem gerçeği karşısında alınması gereken önlemler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Öztürk, zirvede öncelikli olarak beton mukavemetini artıran kesilmiş beton katkı karbon ve cam elyafları, deprem sonrası hasar gören veya güçlendirmeye ihtiyaç duyulan binalar için geliştirilen karbon, bazalt ve cam elyaf ankraj çubukları ve ipler, binaların yangına dayanımını artırmaya yönelik karbon keçe kumaşlar ve zemin su yalıtımında kullanılan kil örtüler gibi yenilikçi ürünleri tanıtacaklarını söyledi.
Zirvenin bu yıl Gebze Bilişim Vadisi’nde yapılmasını doğru bir tercih olarak değerlendiren Öztürk, “Sanayi bölgelerine yakınlığı, ulaşım kolaylığı ve farklı şehirlerden gelecek ziyaretçiler için uygun konumu sayesinde bu yıl zirve daha geniş bir kitleye hitap edecek. Ayrıca bu organizasyonlar, bizler gibi spesifik alanlarda çalışan firmaların ürünlerinin tanınması için de önemli bir fırsat” dedi.
Geçtiğimiz yıl aralık ayında düzenlenen zirvenin bu yıl 9-11 Eylül tarihine çekilmesini de olumlu bulan Öztürk, “Kış aylarında iklim şartları ulaşımda zorluk çıkarabiliyor. Eylül ayı hem tatil dönüşlerinin tamamlandığı hem de iş planlamalarının yapıldığı ideal bir dönem” diye konuştu.
Deprem riskine karşı en kritik konunun riskli yapıların dönüşümü ve güçlendirilmesi olduğunun altını çizen Öztürk, şu çağrıda bulundu: “Ülkemizde hâlâ hasarlı binalarda oturan insanlar var. Bu yapıların acilen tespit edilip ya yıkılması ya da güçlendirilmesi gerekiyor. Kentsel dönüşüm sürecinde vatandaşlara kolaylık sağlanmalı, devlet ve yerel yönetimler el ele vererek yapı stoğumuz hızla yenilenmeli. Özellikle çocuklarımızın eğitim aldığı okullar ve hastaneler gibi kamu yapılarının güvenliği ertelenemez. Geleceğimiz için yaşam hakkımızı koruyacak standartlarda binalar inşa etmemiz artık bir zorunluluk.”
Yeni binalarda gerçek zemin etüdü çalışmaları, doğru su yalıtımı ve standartlara uygun uygulamaların hayati önem taşıdığını vurgulayan Öztürk, güçlendirme projelerinde mutlaka uzman personelin görev alması gerektiğini de belirtti. Ayrıca küçük sarsıntıların dahi yangın riskini artırabileceğini söyleyen Öztürk, “Binalarda yangın güvenliği çözümlerini artırmak, müdahale ve kaçış sürelerini uzatacak uygulamaları hayata geçirmek gerekir” ifadelerini kullandı.
