Haber: Bikem Ögünç Demir

ULUSLARARASI YAPAY ZEKA ZİRVESİ İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI ULUSLARARASI YAPAY ZEKA ZİRVESİ İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI

Dijital dönüşümün Türkiye’deki öncü firmalarından olan Halıcı Group, 2022’nin son çeyreğinde İstanbul’daki yeni ofis binasına taşındı. 29 yıllık köklü geçmişi ve üstlendiği yüksek profilli projelerle sektörün yön vericilerinden olan Halıcı Group, çalışanları merkeze aldığı esnek ve modern ofis konseptiyle aslında çok önemi bir çağrıda bulunuyor. Özellikle iş hayatında aktif şekilde rol almaya başlayan ve aidiyet duygusunu farklı dinamiklerle besleyen Z Kuşağı için dijitalleşme, rahat çalışma ortamları ve değer görme oldukça önemli. Şirketleri, nihai başarı hedefine mutlu çalışanların götürebileceğine vurgu yapan Halıcı Group CEO’su Dr. Hüseyin Halıcı’nın sanayiye çok önemli bir mesajı da var; “Değişim olumlu yönde değilse kötüleşimdir.”

“ŞİRKETLER CANLI ORGANİZMALARDIR”

Yeni ofisine 2022’nin son çeyreğinde taşınan Halıcı Group, 2023’ün başında bir lansman gerçekleştirerek sektör profesyonellerini yeni merkezinde ağırladı. Böyle bir yapılanmanın hangi ihtiyaçtan doğduğunu ST Endüstri Haber’e anlatan Dr. Hüseyin Halıcı, “Şirketler canlı organizmalardır; doğar, büyür, gelişir ve eğer bu gelişim devam etmezse ölürler. Dolayısıyla bizim gibi firmaların hedefleri ve stratejileri süreç içerisinde değişebiliyor, gelişebiliyor. Ben her zaman şunu söylerim; Değişim olumlu yönde bir değişim değilse kötüleşimdir. Bu nedenle değişmek zorundayız. Tabi bu değişim sürecinde mekânsal değişiklik ihtiyacı da söz konusu olabiliyor” diye konuştu.  Yeni merkezlerine pandemiden önce taşınmayı planladıklarını fakat acil bir ihtiyaç olmadığından zamana yayarak pandeminin etkilerinin azalmasını beklemeyi tercih ettiklerini belirten Halıcı, adımlarını nasıl daha rahat edebileceklerini düşünerek attıklarını da dile getirdi.

Halıcı Group’un yeni merkez ofisinin tasarımı ve mekânsal kurgusunda pandemi sürecinin etkileri de oldu. Bu bağlamda bakış açılarını günlük hayatın büyük bir kısmının iş yerlerinde geçiyor olmasına yönelttiklerine ve iş yerlerinin keyifli vakit geçirilen alanlar olması gerektiğine vurgu yapan Dr. Hüseyin Halıcı şöyle devam etti: “Mutlu olunabilecek bir yapı kurulmalı. Pandemi bizlere yaşam alanlarının ne kadar kıymetli olduğunu gösterdi. Bu durumda iş yerlerini salt çalışma alanları olarak değil yaşam alanları olarak görebilmek değer kazandı. ‘Ofise gideyim, bir masam olsun, çalışayım’ düşüncesinden ibaret şekilde tasarlanmış mekanlar yerine; keyifle gittiğimiz, çalışmaktan mutlu olduğumuz alanlar oluşturmayı çok önemsiyoruz.”

“DİJİTALLEŞME SONA ERMEZ, YALNIZCA İLERLER”

Halıcı, dijital alt yapı bakımından pandemi sürecinde ofis kurgusunda değişimler olduğuna değinerek “Şubeleri olan bir şirket olduğumuzdan zaten pandemi öncesinde de online toplantılar gerçekleştirebileceğimiz ortamları sağlıyorduk. Bunun olması gerektiğini de savunuyorduk. Ben senelerdir dijitalleşmeyi savunurum, tabi dijitalleşmenin önemini savunurken bir yandan da uygulamayı hedefliyorum ama çok kolay olmadığını da biliyorum. Bu nedenle dijitalleşme süreci bizim için pandemiden çok önce başlamış olan bir süreçtir. Bunu kurum kültürü haline getirdiğimizi söyleyebilirim. Şubelerimiz ile dijital ortamlarda her zaman iç içe olmalıyız. Fiziksel olarak her an bir arada olmamız mümkün olmayabilir ama dijital olarak bunu gerçekleştirebiliriz. Dolayısıyla pandemide hiç zorlanmadık, hatta iş performansımızın arttığını bile söyleyebilirim. Dijitalleşmeyle ilgili adımlar attık ve atmaya da devam ediyoruz. Hepsini tamamladığımızı söyleyemeyiz, zira tamamlanabilir bir şey değil dijitalleşme. Sürekliliği olması gerekir, günün koşullarına göre değişimi gerekir. Bakın örneğin, 200-300 yıllık şirketler var ama bir de bakıyorsunuz ki 20 yıllık bir şirket onların önüne geçmiş. Çünkü değişime ayak uyduramamış, dinamik bir yapı kuramamış, dijitalleşememiş. İşin özü, dijitalleşme ya da teknolojik gelişim hiçbir zaman sona ermez; yalnızca ilerler. Bu da çok doğal bir şey” diye konuştu.

“Z KUŞAĞI KENDİNİ DEĞERLİ HİSSETMEK İSTİYOR”

Halıcı Group, yeni ofisini çalışanlarını merkeze aldığı modern ve esnek ofis konsepti olarak lanse etti. Çalışanları merkeze alarak bu tarz bir ofis konsepti kurgulamanın uzun vadede sürdürülebilir başarıda nasıl bir etki sağladığı sorusuna ise Halıcı şöyle yanıt verdi: “Çalışanları, bir şirketin en önemli varlıklarıdır fikrimce. Müşteri memnuniyeti her alanda, her sektörde nasıl önceliğinizse çalışanlarınızın memnuniyeti de önceliğiniz olmalıdır. Zira müşteri memnuniyetini sağlamanın yolu mutlu çalışanlardan geçiyor. Çalışanınız mutlu ve bağlı değilse nihai hedefiniz olan müşteri memnuniyetine erişmeniz de pek mümkün değildir. Ben bu şirketin CEO’su olarak her an, her yerde olamam. İşte bu yüzden bizim temsilcilerimiz çalışanlarımızdır. Onların mutlu olması çok önemli. İnsanlar duygu yüklü varlıklardır; bunu unutuyor herkes. Bu nedenle moral ve motivasyon gerekiyor. Öte yandan Z kuşağı açısından ele alırsak, seçenekleri çok fazla ama bu kadar seçenek arasında asıl hedefleri mutlu olmak, kendilerini değerli hissetmek. Yaşamın hedefi zaten mutlu olmak değil mi? Yoksa binayı yaparsınız zaten ama mantaliteniz değişmezse binanın da bir önemi kalmaz.”

“GÜVENLİK HER ZAMAN İLK SIRADA OLMALI”

6 Şubat’ta yaşanan ve Türkiye adına büyük yıkıma yol açan depremlerden sonra iş sağlığı ve güvenliğinin daha da önemsediği bir süreç yaşandığının altını çizen Hüseyin Halıcı, güvenliğin her zaman ilk sırada olması gerektiğini ifade etti. “Çalışanlarımız buraya herhangi bir riske girmeden gelip gideceğini, bu yapı altında risksiz çalışabileceğini bilmeli. Biz buraya taşındıktan kısa bir süre sonra ne yazık ki 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli büyük depremi yaşadık. Herkeste travmatik bir etki yarattı bu depremler” diyen Halıcı, “Kendi adıma şunu söyleyeyim; iş yerime ‘Acaba çalıştığım yer güvenli mi?’ diye bir kaygıyla gelmemek çok büyük bir rahatlık bence. Burası üç katlı ve yatay mimariye sahip bir tesis. Depremle ilgili tüm prosedürlere uyularak inşa edildi” şeklinde konuştu.

ESNEK VE VERİMLİ ÜRETİM İÇİN DİZAYN EDİLDİ

Halıcı Group’un yeni merkez ofisi üretimin hem esnek yapıda hem de gerçekten verimli olması adına dizayn edildi. Projeleri çizenlerle üretimi gerçekleştirenlerin her zaman iletişimde kalabilecekleri şekilde tasarlanan yeni tesis ile kapasitesini üç kata kadar arttıran şirket; atölye, depo ve ofis birimlerini de bir araya toplayarak iş süreçlerini hızlandırdı.

İlerleyen dönemde bu minvaldeki yatırımlarının devam edeceğini dile getiren Halıcı Group CEO’su Hüseyin Halıcı hedeflerini ise şu sözlerle aktardı: “Tesisimizin arka tarafında iki arsamız daha var, o arsalara ek binalarımızı inşa edeceğiz. Bir ek binamızı akademi şeklinde tasarlayacağız ve orada eğitim programları gerçekleştireceğiz; aynı zamanda bir demo alanı şeklinde olacak. Etkinlikler düzenleyeceğiz, Ar-Ge birimimizi de orada konuşlandıracağız. Bir de İzmir'de atölye oluşturmayı planlıyoruz. Bu yıl sonuna kadar İzmir’de de harekete geçmeyi hedefliyoruz. Adana ve Ankara şubelerimizde personel sayımızı arttıracağız. Yurtdışı atılımlarımız da olabilir.”