Birçok üretim tesisi prosesine göre daha fazla ekipman içerdiği ve komplike bir yapıda olduğu için enerji üretim tesislerinin otomasyonu kritik bir önem taşıyor. Siemens A.Ş. Enerji Üretimi Servisleri Mühendislik Grup Yöneticisi Orçun Köktürk ve Enerji Üretimi Servisleri Proje Yönetim Grup Müdürü Düzgün Arslan sundukları kapsamlı çözümleri anlattı.

Enerji Santrali Otomasyonu grubunuzun görevleri nelerdir? Ürün ve çözümlerinizden söz eder misiniz?              

Düzgün Arslan : Siemens Enerji Üretim Servisleri - Kontrol ve Dijitalizasyon grubu olarak enerji üretiminde emre amadelik, esneklik ve karlılığı artırmaya yönelik çözüm ve hizmetler sunuyoruz. Portföyümüzde yer alan dijitalizasyon çözümlerimizle de tesislerin güvenliğini, geliştirilmesini ve performanslarının iyileştirmesini sağlıyoruz.

Enerji santrali prosesi, birçok üretim tesisi prosesine göre daha fazla ekipman içerdiği ve komplike bir yapıda olduğu için enerji üretim tesislerinin otomasyonu kritik bir önem taşıyor. Siemens olarak 1960’lı yıllardan beri enerji santralleri için özel otomasyon çözümleri üretiyor ve bunları kesintisiz olarak geliştiriyoruz. Kombine çevrimden biyokütle, kömür gazlaştırma, tuz arıtma, merkezi ısıtma, nükleer, dağıtılmış, enerji üretimi, atık yakma, hibrid, endüstriyel, konsantre solar ve fosil yakıtlı kazanlara kadar her türde enerji üretim tesisinde Enerji Santral Otomasyon Projesi gerçekleştirebilecek uzmanlığa sahibiz. Yerel ekiplerimizin yanı sıra çalışmalarımıza proje ihtiyaçlarına göre gerektiğinde yurtdışından da Siemens uzmanlarını dahil edebiliyoruz.

Çözümlerimiz, enerji santrali çalışanlarıyla birlikte geliştirilerek ihtiyaçlara uygun olarak tasarlanıyor. SPPA-Siemens Enerji ve Proses Otomasyonu ürün grubumuz, enerji santrallerinin tüm enstrümantasyon-kontrol sistemleri, elektrik mühendisliği ve IT ihtiyaçlarını karşılıyor. Anahtar teslim tüm fosil yakıtlı enerji santrallerinde SPPA- T3000 otomasyon çözümleri; mevcut işletmeler için modernizasyon, migrasyon, performans optimizasyonu çözümleri ile Siemens SPPA- T2000 ve SPPA-  T3000 DCS otomasyon sistemleri, bu sistemler için 7/24 servis hizmetleri ve enerji santrallerinin dijitalizasyonuna yönelik kapsamlı çözümler sunuyoruz.

SPPA-T3000 PERFORMANSI ARTIRIYOR

Müşteriye sağladığınız faydalar nelerdir? Santral neden otomasyona önem vermeli?                                             

Orçun Köktürk: Enerji satrallerinde birçok farklı proses ve uzmanlık alanı iç içedir. Bunların tek elden yönetilmeleri ise otomasyon sistemi ile sağlanır. Bir enerji santralinde otomasyonun işlevini, insan vücudunda beynin işleviyle benzetebiliriz. Otomasyon sistemleri, hem farklı tesis bileşenleri arasındaki iletişimi hem makine-insan arasındaki iletişimi hem de tesisin bağlantıda olabileceği diğer sistemler ile koordinasyonu sağlar.

Siemens olarak tüm enerji üretim tesislerine kurulum ve işletme aşamalarının tamamında otomasyon hizmetlerini sağlıyoruz. Bu hizmetler temel tasarım ve detay tasarım, iyileştirme, geliştirme, optimizasyon ile ilgili ihtiyaçların belirlenmesi gibi geniş bir alanı kapsıyor. Sunduğumuz çözümler, santrallerin verimliliklerini ve hatta üretimlerini artırarak DCS sistemleri için yapılan yatırımların çok kısa sürede geri kazanılmasını sağlıyor. Örneğin SPPA-T3000 çözümümüz, enerji santrallerinde türbin kontrolü, kazan koruması dahil olmak üzere kazan kontrolü, yardımcı santral sistemleri (BoP) ve üçüncü parti sistemlerin entegrasyonu gibi otomasyona yönelik tüm görevleri yerine getirmek için tasarlandı. SPPA-T3000 tüm tipteki enerji santrallerine uyum sağlarken farklı üreticilerin türbin ve jeneratörleriyle, ayrıca her bir OEM sistemiyle sorunsuz olarak çalışıyor. Bu da santraldeki emre amadeliği yükseltiyor, entegre iş akışları sağlıyor, kısaca enerji santrali operasyonlarında performansı kayda değer oranda artırıyor.

TEK ELDEN ÇÖZÜMLER

Sizi farklı kılan nelerdir?                                                                                                               

Düzgün Arslan : Türkiye’deki grubumuzda Proje Yönetimi, Mühendislik ve Servis Ekibimizin deneyimi ve uzmanlığı, bunun yanı sıra anadilde hizmet verebilmesi fark yaratan özelliklerimizden biri. Bu sayede talep edilen hizmetleri çok kısa sürelerde ve daha kolay iletişim kurarak sağlayabiliyoruz. Öte yandan Siemens, Türkiye’deki farklı sektörlerdeki ürün, mühendislik, servis, uygulama çözümlerine ihtiyaç durumunda tek elden ulaşabiliyor ve böylece ortak çözümler üretebilmesini sağlıyoruz.

PLC-Endüstriyel Otomasyon Servis Bakım Hizmetlerimiz ile müşterilerimizin endüstriyel üretkenliklerini sürdürülebilir bir biçimde artırmalarına yardımcı oluyoruz. İhtiyaçları doğru ve zamanında anlayarak gereksinimlere özel çözümleri; 7/24 arıza müdahale, yedek parça desteği ve planlı duruşlardaki bakım hizmetleri ile sunuyoruz. PLC çözümümüz, müşterilerimizin bakım ekiplerine, ihtiyaç duyulan her yerde ve her zaman teknik sorunların çözümünde en iyi desteği sağlıyor. Türkiye’de kurduğumuz Motor&Drive (Sürücü) bakım merkezimiz ile elektrik motorları ve sürücülere marka, model ve tipten bağımsız olarak servis, bakım ve onarım hizmetleri veriyoruz. Şalt Çözümleri ve Servis Hizmetlerimiz, tüm yedek parçaları içeren OEM bakım ve onarımları, güvenli ve güvenilir varlık performansı sağlıyor. Şebeke Bağlantı Analizleri ile fizibilite sürecinden enerji üretimi ve satış sürecine kadar tüm aşamalarda maliyetleri azaltan güvenilir bir destek sunarak enerjinin en verimli şekilde üretilmesine destek oluyoruz. Bunun dışında Servis Anlaşması kapsamında mühendislerimiz, santrallerin otomasyon sistemlerinde oluşan problemler konusunda müşterilerimize kesintisiz olarak destek verebiliyorlar. Tüm bunlarla birlikte Siemens’in küresel çaptaki uzmanlığı, tecrübesi ve bilgi birikimini ülkemizdeki tesislere aktarabilmemiz de bize önemli bir avantaj kazandırıyor.

Ölçeklendirilebilir çözümlerimiz, tüm santrallerin mevcut altyapı ve proseslerine uyum sağlıyor. Ölçek, kapasite ve enerji üretim şeklinden bağımsız olarak, tüm enerji santrallerine ve santrallerin yaşam döngüsündeki her aşamaya en uygun çözümleri sunuyoruz. Yine SPPA- T3000 kontrol sistemimizden örnek vermek gerekirse, bu ürünümüz hem özellikleri hem de kolay kullanılabilirliği ile piyasadaki rakiplerini geride bırakıyor. Müşterilerimizden gelen geri bildirimler de SPPA- T3000’in başarısını açık bir şekilde ortaya koyuyor.

 

16 GW’LIK ÜRETİM

SİEMENS OTOMASYON

ÇÖZÜMLERİYLE DESTEKLENİYOR

Referanslarınızdan bahseder misiniz?                                                                              

Orçun Köktürk: Siemens Türkiye olarak yurtiçi ve yurtdışında 20’nin üstünde fosil yakıtlı enerji santral otomasyonunu gerçekleştirdik. Türkiye’deki farklı özellikteki enerji santrallerine Siemens Otomasyon çözümleri sağlıyoruz ve ülkemizdeki 16 GW’lık enerji üretimi Siemens Otomasyon sistemleri ile destekleniyor. Bu santrallerin büyük bir çoğunluğuna uzun süreli servis anlaşmalarımızla da hizmet veriyoruz. Linyit yakıtlı santrallerde Kangal, Çayırhan, Göynük, Tufanbeyli santralleri; kömür yakıtlı santrallerde Isken Sugözü ve Atlas; doğalgaz yakıtlı santrallerde Ambarlı, Antalya, Denizli, Gebze ve Samsun enerji santralleri ile Darıca HES, Siemens Otomasyon çözümlerini kullanan santraller arasında yer alıyor. Bunun dışında Siemens Türkiye olarak yurtdışında KKTC, Suudi Arabistan, Libya, Irak, Iran, Azerbeycan’daki projelerde de anahtar teslim otomasyon projeleri gerçekleştirdik.

Dijitalizasyon konusunda hangi çözümleriniz mevcut?                                                                         

Orçun Köktürk: Cyber security çözümlerimiz ile tesislerin otomasyon sistemlerinin güvenliğini sağlıyoruz. SPPA- P3000 Plant Optimization ile tesislere, kazançları hesaplanabilen yazılım bazlı performans iyileştirme çözümleri sunuyoruz. Data Optimization çözümleri ile problemli noktaları tespit edebiliyoruz. Data Analyse çözümleri ile de “Kestirimci Bakım” üretebiliyoruz.

KANGAL SANTRALİNİ REKOR SÜREDE TAMAMLADI

Enerji santrallerinde DCS sistemlerinin modernizasyonu nasıl bir önem taşıyor?                                         

Düzgün Arslan :  Tüm üretim tesisleri gibi enerji santralleri için de DCS sistemleri hayati önem taşıyor. Kolay kullanılabilen, izlenebilen, müdahale edilebilen bir DCS sistemi, tesisleri en yüksek verimlikte çalıştırmak için gerekli olan en önemli şartlardan biri. Modernizasyonunu gerçekleştirdiğimiz tesislerde, işletme ekiplerinin tesisi daha iyi analiz edebildiğini, problemleri, performans kayıplarına müdahale edebildiklerini gözlemliyoruz. Bu sayede santral verimliliği konusunda önemli bir kazanım sağlanıyor.

Enerji santrallerinde DCS modernizasyonu çoğu zaman yeni bir otomasyon sistemi kurmaktan daha uzun ve zorlu bir süreçtir. Bu sürecin hızlı ve güvenilir bir şekilde tamamlanması ancak teknik bilgi açısından donanımlı ve modernizasyon deneyimi olan ekiplerle sağlanabilir. Bu şartlar sağlanmadığı takdirde çalışmanın istenen sürede tamamlanması veya hedefine ulaşması mümkün olmaz.

Siemens Türkiye olarak ekiplerimizin deneyimi ve uzmanlığına güvenimiz tam. DCS modernizasyonunu rekor sürede tamamladığımız Kangal Santrali projesi de bu alandaki başarımızın en yeni örneklerinden biri olarak bizim için bir kıvanç kaynağı.