Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, kendi teknolojimizi üretmemiz gerektiğinin altını çiziyor. Geçtiğimiz günlerde Anadolu'da üretim yapan pazarların dijital alana adapte olmasına destek olmak için TÜRKONFED ile İş Bankası öncülüğünde başlatılan Dijital Anadolu Projesi'nin üçüncü toplantısını düzenledi. Kocaeli'de DOĞUMARSİFED ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantı, Başiskele'de bir otelde yapıldı. Toplantıya Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy, Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek, DOĞUMARSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Gürol Ciğerdelen ile pek çok kişi katılım sağladı.

Açılış konuşması yapan Kocaeli Valisi Aksoy, açıklamalarında Kocaeli'nin nüfus açısından ülkemizin onuncu büyük şehri olduğunu ancak ekonomi içerisindeki bazı noktalarda ilk üçte bulunduğunu belirtti. Elde edilen vergi gelirlerine göre Kocaeli'nin 69 milyar lirayla İstanbul'dan sonra ikinci olduğunu söyleyen Kocaeli Valisi Aksoy, "Özellikle Kocaeli gümrüklerinden yapılan ithalat ve ihracata baktığımızda Türkiye'nin dış ticaretinin yüzde 17,12'si de Kocaeli gümrükleri üzerinden gerçekleştirilmektedir. 35 limanıyla Kocaeli geçen yıl 73 milyon tonla en fazla elleçlenen yük itibariyle Körfez olarak birinci sırada yer almıştır." dedi. Hem ticaretin hem de ekonominin veri teknolojilerinden farklı olarak ele alınamayacağını bildiren Vali Aksoy, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Kocaeli diğer yandan Bilişim Vadisi'ne de ev sahipliği yapıyor. Birinci kısmı tamamlanan ve üç etap olarak düzenlenen Bilişim Vadisi'nde pek çok firmamız bulunarak sadece Kocaeli'nin değil Türkiye'nin bu alandaki vizyonu olmaya hızla ilerliyor. Ticaretin daha da yaygınlaştırılması adına teknolojiden ve bilgi toplumunun getirdiği bütün imkanlardan yararlanılması için bu toplantının da çok önemli destekler sağlayacağına olan inancım sonsuzdur. Süreç itibariyle bu noktada yapılmış olan çalışmalardan yararlanmak, uluslararası alanda rekabet edebilir firmalarımızı taşıyabilmek adına bu toplantının çok büyük katkılar sunabileceğini düşünüyorum."

TEKNOLOJİK DÖNÜŞÜMÜN ETKİLERİ

Teknolojik ilerlemelerin bütün alanlarda sunduğu büyük ilerlemenin, ülke ekonomilerindeki iş yapma şekillerini de etkilediğini söyleyen TÜRKONFED Başkanı Turan, bahsedilen gelişmeleri KOBİ'ler ve ekonomi için bir kaldıraç olarak kabul ettiklerini açıklıyor. Turan yalnızca üretim modellerini değil, yaşamın her noktasını önemli ölçüde etkileyen teknolojik gelişim ile ilgili açıklamalarını ise şu şekilde sürdürdü: "AR-GE ve iş modellerinden firma davranışlarına, politika tasarım süreçlerinden idari yapılara kadar çok şeyi değiştirdi. Ülkemizin gerçek gündeminin topyekun dijital dönüşüm olması gerektiğine inanıyoruz. Dijitalleşmenin bir lüks değil, aksine bir zorunluk olduğunu unutmamalıyız."

"EKONOMİK REFAHI SAĞLAYABİLİRİZ"

Donanımlı personel için iyi yatırımların yapılması gerektiğini söyleyen Turan'a göre teknolojik alt yapının sağlanması ile dijital alandaki değişim sürecine ayak uydurmalı, ortaya çıkan faydayı görebilmeliyiz. ''Unutmamak gerekir ki dijital dünyanın en önemli sermayesi insan." diyen Turan ülkemizdeki firmaların yalnızca % 0,3'ünün yüksek teknolojili imalat yaptığına parmak basıyor. Üretimlerini çoğunlukla orta ve düşük teknoloji ile yaptıklarının altınız çizen Turan ayrıca, ''Oysa geçmiş iktisadi devrimleri geriden takip eden ülkemiz, belki de ilk defa küresel rekabette, rakipleriyle aynı düzeyi paylaşma imkanına sahip. Sanayimizin dijital dönüşümünü gerçekleştirip, KOBİ'lerimizin kapasitelerini artırıp, yüksek teknolojiyle yüksek katma değerli üretimi yakalayıp, ekonomik refahı sağlayabiliriz. Son 15 senedir Türkiye, AR-GE harcamalarının Gayri Safi Milli Hasıla içindeki payını yalnızca 0,2 puan artırırken, Güney Kore % 2,2'den % 4,1'e çıkarttı. Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri üretiminde %0,29'luk bir paya sahipken, Güney Kore'nin % 8'lik bir değer ile birinci olduğunu görüyoruz. Geçmişte ardımızda kalan ülkeler, günümüzde yüksek teknolojiye dayalı katma değerli üretimleriyle arayı açıyor. Dijitalleşmeyi sadece teknoloji kullanımının yanı sıra inovatif iş modelleri, ürünler, hizmetler ve müşteri deneyimleri ile verimlilik artışı yaratacak değer zinciriyle birlikte düşünelim. Rekabetçi bir Türkiye için, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanabilme kapasitemizi ve becerilerimizi geliştirmemiz önemli. Küresel bir güç olmanın anahtarı, kendi teknolojimizi geliştirmekten geçiyor." dedi.

DİJİTAL DÜNYADAN UZAK KALAMAYIZ

Açılışta yer alan ve konuşmalarını yapan İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek ise dönüşüme uğrayan dijital dünyaya uzak kalmamak gerektiğini, bunun arıtk hiçbir sektör için mümkün olmadığını söyledi. Sözlerini ise şu şekilde bitirdi: "Dijital yatırımların tek seferlik olmasının yeterli olacağını düşünmek son derece hatalı bir yaklaşımdır. İşimizde sürdürülebilir bir gelişim istiyorsak dijitalleşmeyi olduğu gibi kabul etmeliyiz. Aksi takdirde dijitalleşmeden geri kalmak rekabetçi avantajı kaybetmek anlamına gelebilir. Oysa dijitalleşme ile yeni gelir imkanları yaratmak, yeni iş fırsatları ortaya koymak, yeni iş modelleri geliştirmek ve rekabetçi avantajı daha da güçlendirmek mümkün."