MMK Metalurji 2017 yılında gerçekleştirdiği büyüme grafiğiyle İSO 500 listesinde 12 sıra yükselme başarısı gösterdi. MMK Metalurji ‘nin bugün geldiği nokta ve tesisleri hakkında bilgi verir misiniz?
Rusya’nın lider, dünyanın ise en büyük metal ürün imalatçılarından biri olan Magnitogorsk Demir-Çelik Fabrikası A.Ş. 1932 yılında Rusya’nın Magnitogorsk şehrinde, Ural dağları eteklerinde kuruldu. MMK A.Ş., yılda 14 milyon 500 bin ton sıvı çelik üretim hacmine sahip ve demir cevheri ve hurdadan yüksek katma değerli ürün imalatı gerçekleştirerek, tam döngülü bir demir-çelik şirketi olarak faaliyet gösteriyor.
MMK Metalurji ise Türkiye pazarının potansiyel büyüklüğü çerçevesinde MMK Şirketler Grubu’nun 2007 yılında Türkiye’ye yatırım yapmasıyla faaliyetlerine başladı. 2,3 milyar dolar yatırım ile özel sektörün Türkiye’de sıfırdan hayata geçirdiği en büyük yatırım olma özelliği taşıyan MMK Metalurji, Hatay/Dörtyol ve Kocaeli/Dilovası’nda yer alan tesisleriyle 2011 yılında tam kapasiteyle çalışmalarına başladı. Fabrikalarımızda ürettiğimiz ana ürünümüz olan yassı çeliği, iç pazar ve dış pazar istekleri doğrultusunda sıcak haddelenmiş, galvanizli veya boyalı sac seçeneklerinde üreterek sektörde önemli bir hacmi kontrol ediyoruz.
MMK Metalurji olarak Türkiye’de 2 fabrika, 1 liman ve 1 satış ofisi ile faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Fabrikalarımızın toplam üretim kapasitesi aşağıda yer almaktadır. Rakamlarla ifade edecek olursak; Yılda 2,4 milyon ton sıvı çelik üretimi kapasitesi, 2,3 milyon ton sıcak sac üretim kapasitesi, 1,2 milyon ton asitli sac üretimi, 755.000 ton soğuk haddelenmiş sac üretimi, 900.000 ton galvanizli sac üretimi, 400.000 ton boyalı sac üretimi, 680.000 ton kapasiteli çelik servis merkezlerimiz ile çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Buna ilave olarak, Hatay’da yer alan limanımız ise yılda 10 milyon ton yükleme ve boşaltma kapasitesiyle bölgenin önemli limanları arasında yer alıyor.
Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz? Ürün grubunuz hakkında bilgi verir misiniz?
Türkiye’nin en büyük dış kaynaklı yatırımlarından biri olan MMK Metalurji, 2,4 milyon tonluk sıvı çelik üretim kapasitesi ile ilk ve tek ince slab üreticisi olma özelliğine sahiptir. Güneyde Hatay Dörtyol fabrikamız ve kuzeyde Kocaeli Dilovası’ndaki fabrikamız ile müşterilerin ihtiyaçları için en yakın konumda yer almaktayız. Müşterilerimize sıcak haddelenmiş, sıcak asitli, soğuk haddelenmiş, soğuk haddelenmiş galvaniz kaplamalı, sıcak haddelenmiş galvaniz kaplamalı ve boyalı ürün gruplarında stoktan hızlı teslim ve taleplere özel üretim olarak çözüm üretebilmekteyiz. Farklı ürün gruplarındaki ihtiyaçlarına yönelik tek noktadan çözüm sunan MMK Metalurji, müşterilerinin ihtiyaçlarına göre hizmetlerini genişletmektedir. Gelen taleplere yönelik çelik servis merkezimizde dilme ve boy kesme hatlarımız ile özel ebatlandırılmış şekilde zamanında kapı teslim sevkiyatları yapmaktayız.
Türkiye’nin önde gelen sektörleri arasında yer alan otomotiv ve beyaz eşyanın yanı sıra boru-profil üreticileri, sandviç panel üreticileri ve HVAC sektöründe yer alan firmalarla çalışmalarımız devam etmektedir. MMK Metalurji, 2018 yılı içerisinde özellikle artan son kullanıcılardaki pazar payında hizmetleri ile öne çıkmaktadır. Büyük endüstriyel işletmelerin ihtiyaç duyduğu çelik servis merkezi hizmetlerini de sağlayarak, Türkiye’nin önde gelen sanayileri ile devam eden çalışmalarımızla gerçek bir çözüm ortağı durumdayız. MMK Metalurji olarak, IATF 16949:2016 Otomotiv Yönetim Sistemi yeterliliğine sahip bir çelik üreticisi olarak otomotiv ve otomotiv yan sanayi için parça tedarikçisi konumundayız.
Enerji verimliliği adına yaptığınız çalışmalar neler?
MMK Metalurji olarak, kurulduğumuz günden itibaren enerji verimliliğine önem vermekteyiz.
ISO 50001 enerji yönetim sistemine geçerek enerji kaynaklarımızın kontrollü ve sistematik bir şekilde kullanımını sağlamaktayız. Bunun dışında çalışanlarımızı da enerji verimliliğine dahil etmek ve farkındalığı artırmak amacıyla öneri ödül sistemini uygulamaya başladık. Bu kapsamda bir teknik kurul oluşturduk. Gelen önerileri daha detaylı inceliyor ve uygulanabilir olanları ise hayata geçiriyoruz. Son üç yılda ana proje kalemleri olarak, eski teknoloji aydınlatmalardan daha verimli olan tasarruflu LED aydınlatmaları tercih ettik. HVAC optimizasyonlarının yanı sıra su sistemlerinin akış ve kontrol optimizasyonu ile tasarruf sağladık. Benzer şekilde basınçlı hava sistemlerindeki tüketimlerini de kontrol altına alıp verimli tip kompresöre geçerek tasarruf sağladık. Özellikle maliyetleri azaltarak ve enerji kaynaklarını verimli kullanarak çevreci bir anlayışla çalışmalarımıza hız kesmeden sürdürüyoruz.
Sektördeki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Mevcut kur dalgalanmaları Türkiye’deki diğer sektörlerde olduğu gibi demir çelik sektörünü de etkilemektedir. Bu da 2018 yılının ve önümüzdeki yılın en önemli konuları arasında yer almaktadır.
Küresel çelik sektörü açısından baktığımızda, son dönemde ABD’den başlayarak diğer ülkeler tarafından da uygulanmak istenen korumacılık politikaları sektör dinamiklerini derinden etkiliyor. ABD yönetiminin soruşturması sonucunda çelik ithalatına vergi getirmesi ve vergiden muaf olan ülkeler listesinde Türkiye’nin yer almaması sonucunda, en önemli pazarlarımızdan olan ABD’ye ihracat yapamıyor olmamız tüm sektörü olumsuz etkiliyor. Bu aşırı ve haksız korumacı önlemler hem hammadde hem de nihai ürün fiyatlarında dalgalanmaya neden olmakta, üretici ve kullanıcıları ticari anlamda zorlamaktadır.
Öncelikle ülkemizin mevcut dış ticaret açığının kapatılmasına destek sağlayan sektörümüzün büyümesi ve ihracata yaşanan sıkıntıların çözümü için ilgili bakanlıklardan ve hükümetten gerekli çalışmaları ve destekleri sağlamasını beklemekteyiz.
İhracatın daha uzun vadeli bir yatırım olarak görülmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu perspektiften bakıldığında gündeme alınması gereken konular arasında; önümüzdeki birkaç yıl içinde talep yaratılabilecek olan ülkelerde ciddi pazar analizleri yapmak, potansiyeli olan ülkelerde yapılacak yatırımları ülke olarak değerlendirmek ve ortak stok sahaları oluşturmak yer alıyor. Buna ek olarak, demir çelik ürünlerini kullanarak, yapısal ürünler üreten sektörlerle iş birliği yapmayı, bu çalışmaları organize etmesi için ihracat birlikleri ve bakanlıkların aktif rol almasını sağlamayı ve ürünlerimizi kullanan yabancı sanayicilerle uzun vadeli anlaşmalar yapmayı diğer maddeler arasında sıralayabiliriz.
