Türkiye'nin en köklü şirketlerinden biri olarak birçok iş dalında ilk üretim yapmanın haklı gururunu yaşayan Elginkan Topluluğu, Bilecik'in Söğüt ilçesinde kurulan Organize Sanayi Bölgesi'nin büyük bölümünü satın alarak 3 ayrı fabrika yatırımı için düğmeye bastı. 10 Eylül 2022 tarihinde düzenlenen fabrikaların temel atma töreni öncesi sohbet toplantısında gazetecilerle bir araya gelen Elginkan Holding İcra Meclisi Başkanı Gaye Akçen, Elginkan Holding şirketlerinden EMAS Makina Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Mehmet B. Özokumuşoğlu ve MATEL Hammadde A.Ş. Genel Müdürü Ercüment Arıcı, hem yeni fabrika yatırımları ve hedefleri hem de sektörün gidişatı ile ilgili önemli açıklamalar yaptılar.

320 MİLYON AVROLUK YATIRIMLA 2 BİN 900 KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLANACAK!

Elginkan Holding İcra Meclisi Başkanı Gaye Akçen, Söğüt'te Türkiye’nin en büyük seramik fabrikalarından birini kuracaklarını belirterek, "Bilecik Söğüt ilçesinde 700 bin m² açık alanda Serel Seramik A.Ş. vitrifiye ve Yer Duvar Karo Seramik Fabrikası yatırımı gerçekleştirilecek. 110 bin m² kapalı alanda İki etap şeklinde yapılacak vitrifiye fabrikasının ilk etabı 2 yıl içerisinde tamamlanacak. Vitrifiye fabrikalarının ilk etabı fabrika 120 milyon avroya mal olacak ve 800 kişilik yeni istihdam yaratacak. Yılda 1 milyon adetlik vitrifiye üretim kapasitesine sahip olan ilk etap yatırım ile yıllık 55 milyon avro ciro elde edilecek. İkinci etap vitrifiye fabrikası 60 milyon avro yatırım bedeli ile kurulacak ve 800 kişiye istihdam sağlayacak. Yıllık 1 milyon adetlik üretim kapasitesi olacak ikinci etap fabrikada da yıllık 55 milyon avro ciro bekleniyor. Bu iki etap vitrifiye fabrika yatırımının devamında Yer Duvar Karo Seramik Fabrikası yatırımı gerçekleştirilecek. 120 bin m² kapalı alana sahip olacak bu fabrikada; 1000 kişiye yeni istihdam sağlanacak. 110 milyon avro yatırım bedeli bulunan bu fabrika yıllık 12 milyon m²  yer duvar karo seramiği kapasitesi olacak ve yıllık 150 milyon avro ciro elde edilecek" dedi. Serel Seramik A.Ş.'nin Manisa’daki mevcut vitrifiye fabrikasına ek bir yatırıma da başladıklarını belirten Akçen, "2 yıl içerisinde tamamlanması planlanan yeni fabrika 30 bin m² kapalı alanda kurulacak ve 300 kişiye istihdam sağlayacak. 30 milyon avro yatırım bedeliyle yıllık 500 bin adetlik vitrifiye üretim kapasitesi elde edecek olan Serel Seramik A.Ş., yılda 25 milyon avro ciro sağlayacak. Bilecik ve Manisa Serel Seramik A.Ş. yatırımlarıyla toplamda; 260 bin m² kapalı alanda 2 bin 900 kişi yeni istihdam, 320 milyon avro yatırım tutarı, 2.5 milyon adet/yıl vitrifiye üretim kapasitesi, 12  milyon m² yer duvar karo seramiği üretim kapasitesi ile yıllık 285 milyon avro ciro elde edilecek" şeklinde konuştu.

"KALİTELİ ÜRÜN VE DOĞRU FİYATLANDIRMA İLE AVANTAJIMIZI İYİ KULLANALIM"

Dünyada yaşanan enerji krizi ve enflasyonist ortamın Türkiye'nin işine yarayacağını düşündüğünü belirten Elginkan Holding İcra Meclisi Başkanı Gaye Akçen, "Şu anda Türkiye'ye müthiş bir talep var. Bu sadece bizim sektörümüz için değil, diğer sektörler için de geçerli. Türkiye için bu bir avantaj elbette ve bu avantajı çok iyi kullanmalıyız. O da kaliteli ürün ve doğru fiyatlandırma ile mümkündür. İnşaallah fabrikalarımızı kurduktan sonra iyi satışlar yapacağız. Kazanacağımız paralarla yine yatırım yapacak, istihdam yaratacağız. Yatırım, yatırım, yatırım... İstihdam, istihdam, istihdam... Bilecik ve Manisa'daki yeni fabrika yatırımlarımız bittikten sonra 2 bin 900 kişiye istihdam yaratacağız. Bunun 2 bin 600'u Bilecik olacak. Manisa'da ise yeni fabrika yatırımımızla yaklaşık 300 kişiye istihdam sağlayacağız" dedi.

"CUMHURBAŞKANIMIZIN SÖZÜ DOĞRULTUSUNDA İHRACATA AĞIRLIK VERİYORUZ"

Yatırım için Bilecik tercihlerinin nedeni ve yeni yapılacak olan yeni fabrikalarının ihracat ağırlıklı mı üretim yapacağının sorulması üzerine Akçen, "Yeni fabrikalarımız ihracat ağırlıklı üretim yapacak. Türkiye piyasasında zaten maşallah iyi seviyedeyiz ama ihracata daha alacak çok yolumuz var. Sayın Cumhurbaşkanımız da hep 'İhracata yüklenin!' demiştir... Biz de O'nu dinleyerek ihracata ağırlık veriyoruz. Bilecik tercihimizin nedenine gelince, burada bizim halihazırda iki tane fabrikamız var zaten. Bir tanesi Osmaneli'nde Odöksan Basınçlı Döküm Fabrikamız... Bir de Bilecik 1. Organize Sanayi Bölgesi içerisinde seramiğin ham maddesini hazırlayan MATEL Hammadde A.Ş. fabrikamız var. MATEL, taşı toprağı alıp karıştırarak bize seramik ham maddesi hazırlıyor" diye konuştu.

"TÜRKİYE'DE ANTİBAKTERİYEL VİTRİFİYE SERAMİĞİN İLK ÜRETİCİSİYİZ"

Yeni yapacakları fabrikaların, diğer seramik fabrikalarına nazaran farklılaşan inovatif yönünün ne olacağının sorulması üzerine Elginkan Holding İdari Meclis Üyesi ve MATEL Hammadde A.Ş. Genel Müdürü Ercüment Arıcı,"Biz zaten halihazırda vitrifiye-seramik üreticisi bir firmayız ve Türkiye'deki pazar payının en büyüklerinden bir tanesiyiz. Bizim özellikle son 15 yıldır hedefimiz ve gittiğimiz yol, orta ve üst segment kesime hitap edecek ürünler geliştirmektir. Hem tasamıyla hem kullanım kolaylığıyla ve yüzey teknolojileriyle orta ve üst segmente yönelik ürünler ürettik. Türkiye'de antibakteriyel vitrifiye seramiğin ilk yaratıcısı biziz.  Bizim yaptığımız seramikler hem kolay temizlenebilir -bunlar hep Ar-Ge teknolojileri, patentli teknolojiler- hem de bakteri tutmayan seramikler. Bu anlamda hep uluslararası ödüllere sahip tasarımlarımız var. Hem Ar-Ge merkezimiz hem de tasarım merkezimiz var ki ikisi de bakanlık tescillidir. Bu anlamda şirketimize ait çok sayıda da patentler var. Çok adetli ekonomik segmentli ürünler yapmak yerine, orta ve üst segmentte hitap eden katma değeri daha yüksek ürünler geliştirerek bu yönde de yolumuza devam etmeyi planlıyoruz. Zaten halihazırda Avrupa'da da Türkiye'de bu alanda öncü firmalardan bir tanesiyiz" açıklamasında bulundu. 

"2 YIL SONRA YENİ FABRİKALARIMIZDAN ÜRÜNLER ÇIKIP SATILIYOR OLUR"

Yeni fabrikaların ne zaman üretime geçeceği sorusunu ise Arıcı, "Yatırım başladıktan sonra 18 ay ila 24 ay arasında üretime geçmiş olmayı planlıyoruz. Tabii bu sadece bize bağlı bir drum da değil. Çünkü bu tür seramik yatırımlarında makine tesisat özellikle İtalyan kaynaklı, maalesef ülkemizde seramik makine üretimi çok gelişmiş durumda değil... İtalya'dan tedarik edildiği için, onları o makeneleri yapıp Türkiye'ye göndermelerini bekliyoruz. Yoksa biz inşaatımızı 18 ay ya da 24 ay öncesinden önce hazırlayıp bitirmiş oluruz. Ama 2 yıl sonra yeni fabrikalarımızdan ürünler çıkııp satılıyor olur" şeklinde yanıtladı.

"BİLECİK'TE ÇOK BÜYÜK BİR AR-GE MERKEZİ KURACAĞIZ"

Yeni fabriklarıyla birlikte yeni ürün gruplarının da üretiminin söz konusu olup olmayacağı ve yeni fabrikalardaki istihdamın ne kadarının beyaz yakalı ve ne kadarının mavi yakalı olacağına ilşikin sorü üzerine MATEL Hammadde A.Ş. Genel Müdürü Ercüment Arıcı, şunları söyledi: "Sektörümüzde genelde toplam çalışan sayısının ortalama yüzde 12'si beyaz yakalı, yüzde 88'i ise mavi yakalıdır. Bilecik'teki yeni fabrikalarımızı ayrı bir kampüs gibi düşünüyorum. Dolayısıyla burada muhakak ki başlıbaşına ayrı bir Ar-Ge merkezimiz olacak. Çünkü buradaki 2 milyon vitrifiye, aslında çok büyük bir kapasite. Avrupa'da bu sektörün öncüsü olan İtalya'da bile en büyük fabrikanın üretim kapasitesi 500 bin adettir. Burada düşünün 2 milyon adet vitrifiye ve artı 12 milyon metrekare de yer ve duvar seramiği olacak... Dolyısıyla burada çok büyük bir Ar-Ge merkezimiz olacak".

"AVRUPA ÜLKELERİNDEN ÜRÜNLERİMİZE YÖNELİK YOĞUN BİR TALEP VAR"

İhracatla ilgili mevcut pazarların dışında yeni hedef pazarlarının olup olmadığının sorulması üzerine Arıcı, "Zaten şu anda mevcut durumda ana pazarımız Avrupa ülkeleri. Çünkü ürünlerimiz hem fiyat hem de segment olarak ortalamanın üzerinde. Avrupa ülkelerinden ürünlerimize yönelik yoğun talep var. Dolayısıyla hem Avrupa ülkeleri hem  Ortadoğu ihracatta hedef pazarımız olacak. Ayrıca Asya'nın bir kısmındaki pazarlarımızda olmaya devam edeceğiz. Dediğimiz gibi yeni fabrikalrımız da ağırlıklı dış pazara yönelik üretim yapacak. Serel Seramik A.Ş. olarak halihazırda 65 ülkeye ihracat yapıyoruz ama Elginkan Topluluğu olarak 95'in üzerinde ihracatımız var. Serel Seramik A.Ş.'nin ana ihracat pazarı dediğim gibi Fransa, İngiltere ve Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkeleridir" açıklamasında bulundu.

“İZOLATÖRLÜ YAPILARIN YAYGINLAŞMASI İÇİN ÜRETİMİN ARTMASI LAZIM” “İZOLATÖRLÜ YAPILARIN YAYGINLAŞMASI İÇİN ÜRETİMİN ARTMASI LAZIM”

"TOPLULUK OLARAK ÇEVRE VE SÜRDÜREBİLİRLİK EN ÖNEMLİ ÖNCELİĞİMİZ"

Sürdürülebilirlik yaklaşımlarının yeni fabrikalarına yansımasının nasıl olacağının sorulması üzerine de bir değerlendirme yapan MATEL Hammadde A.Ş. Genel Müdürü Ercüment Arıcı, şunları söyledi: "Elginkan Holding olarak çevreye çok duyarlı bir toğluluğuz ve bundan asla da taviz vermeyiz. Çünkü çevre bizim en önemli önceliklerimizden birisidir. Özellikle karbon ayak izi, gelecekte hepimiz için çok önemli bir konu olacak. Karbon ayak izini azaltmak hem mevzuat olarak zorunla hale gelecek hem de zaten dünyamızı korumak adına bireysel olarak da bizin yükümlülüğümüz.  Kullandığımız tüm fırınlar ki burada en çok  karbon üreten fırınlar bizim pişirme fırınlarıdır. Bunlar her biri 110 metre boyunda 2-3 tane çok büyük pişirme fırınlarımız olacak... Çok büyük doğalgaz tüketimi olan fırınlar... Biz bunları en az seviyede karbon emisyonu yaratan fırınlardan seçtik. Özellikle son geliştirilmiş teknolojileri seçtik ki ileride verdiğiniz her fazla karbon size ekstra vergi olarak geri dönecek. Dolayısıyla ekonomik açıdan da bu husus önemli. Biz bunların her türlü tedbirlerini aldık. Her fabrikamızın çatısı tamamen güneş panelleriyle kaplı olacak. Elektriğimizin önemli bir kısmını güneş panelleriyle üretmek hedefindeyiz ki çalışmalarımız da o yönde. Yeni fabrikalarımızı yeşil teknolojiyle yapacağız. Onun için biliyorsunuz özel sertifika alıyorsunuz ve sertifikalı firmaların danışmanlığında tesisinizi yapıyorsunuz ki en minimum enerji tüketen binalar olacak".

"DOĞAYI KİRLETİCİ PETROL YA DA PLASTİK TÜREVİ BİR MALZEME VEYA HAM MADDE KULLANMIYORUZ"

Yeni fabrikalarında geri dönüşüm konusundaki yaklaşımlarının nasıl olacağının da sorulması üzerine Arıcı, "Bizim ürünlerimizde atık yok. Birinci veya ikinci kalite ürünlerimizde dahi atık olmaz. Seramik ürünlerimizde sadece ekstra kalite var. Birinci veya ikinci kalite ürünler bizde ıskartaya ayırılır ama ıskartya ayrılan ürünler tekrar öğütülür, tekrar değerlendirilir, tekrar çamurun içine girer. Doğayı kirletici bir atığımız yoktur. Zaten kullandığımız tüm ham madde doğanın içinden aldığımız ham maddedir. Her hangi bir petrol ya da plastik türevi bir malzeme veya ham madde kullanmıyoruz" şeklinde konuştu.

"FIRSATÇILIK YAPMAYA KALKARSAK UZUN VADEDE TÜRKİYE KAYBEDER"

Elginkan Holding İcra Meclisi Başkanı Gaye Akçen'in, dünyada yaşanan enerji krizi ve enflasyonist ortamın Türkiye'nin işine yaradığı ve bu avantajı iyi kullanmamız gerektiği yönündeki görüşüne katıldığını belirten Arıcı, "Tabii bu noktada fırsatçılık yapmamız lazım. Biz kurumsal, büyük bir holdingiz... Bizim böyle bir düşünce tarzımız yok ama 'Fıtsat bu fırsattır' deyip yurt içi üreticiler 'Ne olsa satarız, hangi kalitede olsa veririz' zihniyetine girerlerse uzun vadede Türkiye kaybeder. Talep var ama talep var diye her malı da göndermemelisiniz. Bu Türk seramiğinin imajını da bozabilir. Çok dikkatli olmak gerekiyor. Biz bu konuda kesinlikle taviz verilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu zihniyetli ürün satışı yapılırsa zaten Avrupa ülkeleri uzun vadede bizden bu ürünleri almaz. Ama biz Türkiye olarak vitrifiye seramiğinde halihazırda Avrupa'nın en büyük üreticisi ve pazarın en büyük pay sahiplerinden birisiyiz" dedi. "Sektörde bu yönde bir eğilim mi gördünüz?" şeklindeki üzerine Elginkan Holding İcra Meclisi Başkanı Gaye Akçen, "Hayır, görmedik ama her ülkede böyle fırsat düşkünü insanlar vardır. Ama bizim ülkemizde bunun olabileceğini sanmıyorum. Devletimizin bir disiplini ve denetim mekanizması var" şeklinde konuştu.

"ÜRÜNLERİMİZDE SU TÜKETİMİNİ MİNİMİZE ETMEK ÜZERİNE CİDDİ TASARIM VE DİZAYN ÇALIŞMALARI YAPIYORUZ"

Segmentasyon farkının ürün kalitesinden mi kaynaklandığının sorulması üzerine MATEL Hammadde A.Ş. Genel Müdürü Ercüment Arıcı şu açıklamayı yaptı: "Segmentasyon farkı hem ürün kalitesi hem de ürün tasarımından kaynaklanıyor. İkisinin mutlaka bir arada olması gerekiyor. Tasarımınız çok iyi olur kaliteniz iyi olmazsa ya da kaliteniz çok iyi ama tasarımızın kötü olursa bu sizin üst segment olduğunuz anlamına gelmez. İkisi bir arda yürümek zorunda. Siz sürekli teknoloji geliştirmek zorundasınız. Ar-Ge merkezinin görevi sadece kendi şirketine bir şeyler katmak değil, içinde bulunduğu sektörün de bir adım ileriye gitmesini sağlayacak çalışmalar yapmaktır. Az önce bahsettiğim antibakteriyal seramik üretimi bizim Ar-Ge merkezimizden doğmuştur ama şu anda herkes antibakteriyal seramik üretiyor" dedi. EMAS Makina Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Mehmet B. Özokumuşoğlu ise, "Biraz önce sürdürülebilirlikle ilgili bir soru sorulmuştu... Bizim ürettiğimiz ürünlerde aynı zamanda su tüketimini minimize etmek üzerine yapılan ciddi tasarım ve dizayn çalışmaları var. Ar-Ge'nin aslında bu tür ürün geliştirmeye de katkısı var. Yani kozmetik olarak bir şekilde değişmiş bir üründen bahsetmiyorum, daha az su tüketen bir üründen bahsediyorum. Aynı durum  batarya grubundaki ürünlerimiz için de geçerli. Yeni ürünlerden bahsediyoruz. Zaten E.C.A. markası Türkiye'de bataryayı, musluğu ilk üreten şirket. Marka gücü olarak gerek müşteri tarafında kalite algısı gerekse beklenti seviyesi çok yüksek. O yüzden özellikle pazar payı anlamında sektörün lideri olan bu tür markaların sektöre öncülük yapması ve yeni inovatif gelişmeleri onların yaratması beklenir. Bizim zaten şu anda 5 tane Ar-Ge merkezimizin olmasının altında yatan ana sebeplerden birisi de budur. Şirketimiz özelinde baktığımız zaman da toplam ciro üzerinden Ar-Ge'ye ayrılan pay, gerek OECD'i ülkelerinin gerkekse Türkiye'deki şirketlerin ortalamalarının oldukça üzerinde. Bizim için önemli olan marka algımızın ve müşteri nezdindeki beklentilerin kesinlikle her hangi bir şekilde zarar görmemesi" açıklamasını yaptı.