Bir tek amacım var o da Türk firmalarını marka yatırımı konusunda yaptıkları yanlıştan döndürebilmek.
Bunun için aralıksız 15 yıldır çalışıyorum ama sonuçlar hiç de memnun edici değil.
Peki, neden Türk firmaları marka olma yolunda en önemli etken olan reklamcılık hizmetlerinden yeterince yararlanamıyor?

Ya param çöpe giderse!

Ne yazık ki Türkiye’de KOBİ’lerin sahipleri kişisel lüksü için rahatlıkla harcadıkları paraları reklam yatırımı için harcayamıyor.
Çünkü korkuyor! Daha önce çok cılız bütçelerle denediği reklam faaliyetlerinden beklediği sonucu (hemen ürün satmak) alamadığı için reklama ciddi bütçe ayırmıyor. En büyük kaygısı da; ``Ya param çöpe giderse!``
Bakış açısı böyle olunca da risk alınamıyor ve Türk şirketleri yeterince büyüyemiyor.

Yahudi zekası

Yahudiler ticari zekalarıyla övünürler. Tüm dünyada bilinen ve kullanılan markalarının çokluğuna bakılınca hiç de haksız değiller.
Peki nedir farklı yaptıkları?
Cevabı oldukça basit. Tanıtıma çok fazla önem veriyorlar. Yani başkalarının cesaret edemediği kadar çok!
Buna rağmen ben başarısız olmuş yahudi işi pek bilmiyorum.

Türk’ün reklam anlayışı

‘Büyük bütçeli reklam’ denilince, Türk şirketlerini buna ikna etmek oldukça zordur.
Bunun için özellikle TV reklamlarından uzak dururlar. Ancak bir istisna var. O da şu; ``Rakibim ne yaparsa ben de onu yaparım!``
Türkiye’nin en çok reklam alan, ancak hiçbir programı reyting ölçümlemesine bile giremeyen NTV kanalına bir bakın!
Neredeyse Türkiye’nin tüm borucuları burada boy gösteriyor! Neden? Çünkü rakibi orada.. Bu şirketlerin yöneticileri rakibinin reklamını bu kanalda görmeye dayanamadıkları için onlar da reklam verme zorunluluğu hissediyorlar! İşte karar mekanizmamız böyle çalışıyor!
Bir de Kurtlar Vadisi dizisinin meraklıları var, o da; sıralı oto gaz işi yapan firmalar!

Biz neden marka olamıyoruz?

Yabancı markaların yaptığı kaliteli reklam çalışmalarının etkisiyle biz sürekli tüketime alıştırılıyoruz!
Bu alışkanlığın etkisiyle kendi lüksümüze harcadığımız paralar bizi hiç rahatsız etmezken, reklam yatırımı gibi sonucu garanti olmayan bir işe ciddi para ayırmak bize zulüm geliyor!
İşte bu zihniyet Türk markalarının oluşmasının önündeki en büyük etken, tabi anlayana!

Not: ``Bu satırları yazma cesaretini nereden buluyorsun?`` diye soranlara cavabım şu; ben yıllık kazancımın en az yüzde 50’sini reklam harcamalarında kullanarak işlerimi büyütmek için çalışıyorum!