ST Endüstri Radyo’da yayımlanan Reel Piyasalar programında konuşan Fuzul Tasarruf Finansman Yönetim Kurulu Başkan Vekili Furkan Akbal, tasarruf finansman sisteminin Türkiye’nin sosyal yapısına en uygun finans modeli olduğunu söyledi. Akbal, sistemin özünde dayanışma ve tasarruf kültürünün birleştiğini belirterek, “Bu sistem finansal bir inovasyon olarak, vatandaşın birbirini desteklediği ve faizsiz şekilde ev, araç veya iş yeri sahibi olabildiği bir dayanışma modelidir” dedi.
FOTO: Fuzul Tasarruf Finansman Yönetim Kurulu Başkan Vekili Furkan Akbal
Akbal, tasarruf finansman sisteminin temellerinin 1990’lı yıllarda atıldığını hatırlatarak, sektörün 2021 yılında yürürlüğe giren regülasyonla birlikte kurumsal bir kimliğe kavuştuğunu ifade etti:
“Bu sistem 30 yıldır vatandaşla iç içe, fakat 2021’de yürürlüğe giren 6361 sayılı kanunla artık resmen tanımlandı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na (BDDK) tabi hale gelmemiz, hem sektördeki güveni hem de sürdürülebilirliği artırdı.”
“Vatandaşın birbirine destek olduğu bir model”
Akbal, tasarruf finansman sisteminin klasik kredi modellerinden farklı olarak bireyleri önce tasarrufa yönlendirdiğini anlattı. “Bu sistemde finansmana erişimin ilk şartı tasarruf etmektir. Vatandaşlar birikimlerini bir havuzda topluyor, sırası gelen kişi bu birikimle evine ya da aracına kavuşuyor. Aslında herkesin birbirini desteklediği bir dayanışma mekanizması bu.” dedi.
Sistemin, her gelir grubuna uygun, kişiye özel (“tailor made”) finansman çözümleri sunduğunu vurgulayan Akbal, “Kişi peşinat, taksit ve vade süresini kendi belirler. Bu yönüyle sistem, kişisel bütçeye en uygun ödeme modelini oluşturur” diye konuştu.
Regülasyonla kurumsal dönüşüm
Akbal, 2021’de yürürlüğe giren düzenlemenin sektördeki kırılma noktası olduğunu belirterek, “Sermaye şartı, kurumsal yönetim kriterleri ve sürdürülebilirlik esasları getirildi. Artık her şirket güçlü öz kaynakla, nitelikli kadrolarla ve belirlenmiş rasyolarla faaliyet gösteriyor. Bu da vatandaşın güvenini pekiştirdi.” açıklamasında bulundu.
Bugün sektörde aylık 30–35 bin konut ve araç teslimatı yapıldığını, bunun da piyasaya her ay yaklaşık 40 milyar TL likidite kazandırdığını söyleyen Akbal, tasarruf finansman sisteminin reel ekonomiyi de desteklediğini ifade etti.
“Yastık altı birikimleri ekonomiye kazandırıyor”
Programda, Türkiye’deki yastık altı birikimlerin ekonomiye kazandırılması konusuna da değinen Akbal, sistemin bu konuda önemli bir rol oynadığını dile getirdi:
“Vatandaş altınını, birikimini güvenli bir liman olarak görüyor ama aynı zamanda somut bir varlık edinme fırsatını da değerlendirmek istiyor. Tasarruf finansman sistemi, bu birikimleri ekonomiye kazandırarak ev, araç ya da iş yerine dönüştürüyor.”
“Sürdürülebilirlik ve güvenli yapılar öncelikli olacak”
Akbal, sektörün geleceğinde sürdürülebilirlik ve güvenli yapıların öncelikli olacağını belirterek, “Bizim için müşterinin aldığı ev, aynı zamanda sistemin teminatıdır. Dolayısıyla yapısal güvenlik, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik artık bu sürecin doğal parçası haline geliyor.” dedi.