Sanko Enerji’nin yeni dönem hedefleri ve iş gündemini konuşmak üzere bir araya geldiğimiz Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım, hibrit projelerinin önemine değinerek “Bu yıl Mersin’in Mut ilçesindeki Akyel 2 rüzgar enerji santralimizin yanına kurduğumuz 10 MW’lık güneş enerji santralini devreye alarak, hibrit alanındaki çalışmalarımıza başladık. Böylece rüzgar, jeotermal ve hidroelektrikten oluşan portföyümüze hibrit uygulama aracılığıyla güneşi de katmış olduk. Hibrit 2023’te önemli gündem maddelerimizden biri olmayı sürdürecek” dedi. 

Sanko Enerji’nin 2023 yılıyla ilgili iş gündeminden ve projelerinden bahsedebilir misiniz? 

Sanko Enerji Grubu olarak tamamen yenilenebilir kaynaklardan üretim yapmayı sürdürüyoruz, buna 2023 yılında da devam edeceğiz. Bu yıl Mersin’in Mut ilçesindeki Akyel 2 rüzgar enerji santralimizin yanına kurduğumuz 10 MW’lık güneş enerji santralini devreye alarak, hibrit alanındaki çalışmalarımıza başladık. Böylece rüzgar, jeotermal ve hidroelektrikten oluşan portföyümüze hibrit uygulama aracılığıyla güneşi de katmış olduk. Hibrit 2023’te önemli gündem maddelerimizden biri olmayı sürdürecek. 40MW’lık Akyel1 hibrit santrali yatırımımız halihazırda kurulum aşamasında devam etmekte. Mevcut rüzgar santrallerimizde 50MW’lık bir kapasite artış projesine de başlamış durumdayız. Ayrıca depolama konusunu da yakından takip ediyoruz, bu konudaki girişimlerimiz de devam edecek. 

2022 yılı içerisinde dört rüzgar enerji santrali projesini devreye aldınız ve açılışını gerçekleştirdiniz. Projelerden kısaca bahsedebilir misiniz? Toplam kurulu gücünüz hakkında bilgi verebilir misiniz? 

Mayıs ayında Güney-1 RES’te toplu açılışını yaptığımız Akyel-1, Akyel-2, Gazi-9 ve Güney-1 rüzgar enerji santrallerimizle birlikte rüzgar kurulu gücümüz 300 MW’ı aşarken toplam kurulu gücümüz de 1.000 MW’a dayanmıştı. Tamamı yenilenebilir enerji santrallerinden oluşan portföyümüzde 6 rüzgar santralimiz dışında 6 hidroelektrik, 3 jeotermal ve Akyel-2’de kurulu bir de güneş enerji santralimiz bulunuyor. Önümüzdeki yıl da farklı yatırım fırsatlarını takip etmeye ve değerlendirmeye devam edeceğiz. 

GLOBALDE NÜKLEER VE GÜNEŞ ENERJİSİ YÜKSELİŞTE GLOBALDE NÜKLEER VE GÜNEŞ ENERJİSİ YÜKSELİŞTE

Yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapan bir şirket olarak yeni dönemde hangi alana odaklanmayı planlıyorsunuz? Örneğin daha fazla güneş enerji santrali projesine yatırım yapacak mısınız? 

Güneş son hibrit uygulamamızla portföyümüze girdi. Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol’un ‘yeni dönemin kralı güneş olacak’ sözünü aklımızda tutarak hibrit bağlamında da olsa bu alandaki yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Ayrıca depolamalı rüzgar güneş konusunda önlisans başvurularımızı yaptık, önümüzdeki dönemde bu alan da bizim için önemli olacak. 

Jeotermal enerji alanında yatırım yapmak için kaynak arayışınız devam ediyor mu? Manisa’daki çalışmalarınızdan söz edebilir misiniz? 

Türkiye jeotermal kaynak bakımından dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alıyor. Araştırmalar bu alanda halen kullanılmamış potansiyel olduğunu da ortaya koyuyor. Biz de bu alanda çok deneyimliyiz ve özellikle çevresel ve sosyal hassasiyetlerin tamamını dikkate alarak çok titiz çalışıyoruz. Dolayısıyla daha fazla ve verimli jeotermal kaynak aramaları yönündeki sondaj çalışmalarımız planlarımız doğrultusunda sürüyor. Manisa Salihli’de halen 3 ayrı jeotermal santralimiz var ve tüm çalışmalarını titizlikle yürütüyoruz. Jeotermal’den elektrik üretiminin fizibilitesi için YEKDEM fiyatının makul seviyelerde olması gerekiyor. Bunula birlikte jeotermal için kurulacak hibritlerin lisans sahasına bitişik olması yerine ruhsat alanı içerisinde uygun olan arazilere kurulumunun da önünün açılması gerekiyor. Sanayi tesislerinin öz tüketimlerinin karşılanmasına yönelik lisanssız piyasasının desteklendiği gibi jeotermal santrallerin öztüketimlerini karşılamak üzere de hibrit santral yapılması gerekiyor ki özellikle yılın sıcak olan dönemlerinde jeotermal santrallerde iç tüketim ve verim kaybı bu şekilde telafi edilebilir.

Enerji depolama teknolojilerinin geliştirilmesi için önemli çalışmalar yapılırken aynı zamanda ilgili yönetmelik de hazırlandı. Enerji depolama konusuyla ilgili yaşanan gelişmelerden kısaca bahsedebilir misiniz? 

Depolama yenilenebilir enerji sektörünün gelişmesi ve büyümesi için kritik konulardan biri. Yenilenebilir kaynakların doğalarından kaynaklı belirsizlik sorunu depolama uygulamalarıyla yönetilebilir ve çözülebilir. Depolamalı rüzgar/güneş projelerinde talep edilen minimum depolama kapasitesi ile bu projelerin bugünkü batarya maliyetleri ile fizibıl çıkması çok mümkün değil. Ancak önümüzdeki dönemde pil teknolojilerindeki gelişmeler ve ölçek ekonomisi ile birlikte beklenen maliyet düşüşleri ile bir noktaya gelebilir. İlk uygulamaların hızlı harekete geçebilmesi için özellikle mekanik kurulu gücü elektrik kurulu gücünün halihazırda üzerinde olan ve batarya kurulumuna karşılık kapasite artışı isteyen projeler için kapasite tahsisine öncelik verilmelidir. 

Sanko Enerji olarak I-REC Yenilenebilir Enerji Sertifikası konusunda firmalara yardımcı oluyorsunuz. Bu sistemden ve firmaların elde ettiği avantajlardan kısaca bahsedebilir misiniz? 

Sadece IREC değil, Sanko Enerjide VCS, Gold ve IREC sertifikaları bulunmakta ve gönüllü piyasalar için bu sertifika satışları yapılmaktadır. Bu şekilde müşterilerimizin net-sıfır hedeflerine ulaşmalarına yardımcı oluyoruz. Mevcut santrallerimiz ile her sene 1.2 milyon yeni sertifika üretiyoruz.

Yurt dışına yönelik faaliyetlerinizden ve çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz? 

Sanko Enerji olarak son 15 sene içerisinde kazandığımız santral kurma, işletme ve elektrik ticareti tecrübesini elbette farklı coğrafyalarda da değere dönüştürebiliriz. Dünya ciddi bir iklim krizine doğru sürüklenirken, bizim gibi tecrübe sahibi firmaların daha fazla taşın altına elini koymaları gerekiyor.