Sektördeki firmaların iş birliği içerisinde, yatırımcıya/üreticiye robotların sağladığı verimlilikten kalite artışına kadar yapılan yatırımın boşa gitmediğini anlatması ve bunu reel olarak göstermesi gerektiğini ifade eden Form Robot Otomasyon Satış Mühendisi Furkan Işık, bu kapsamda bütün firmalara iş düştüğünü belirtti.  

“Sektördeki bütün firmaları partner olarak görüyoruz” diyen Işık ile firmalarının Endüstri 4.0 vizyonunu, son dönem gerçekleştirdikleri robotlu otomasyon projelerini, sundukları servis hizmetlerini ve daha fazlasını konuştuk.

Rakipleriniz arasında mühendislik çözümlerinizi nasıl konumlandırıyorsunuz? 

Aslında sektördeki firmaları rakip olarak görmüyoruz. Biz sektördeki bütün firmaları partner olarak görüyoruz. Herkesin farklı uzmanlık alanları var. Bizim uzmanlık alanımız, CNC besleme. Çünkü biz CNC’yi en ince ayrıntısına kadar biliyoruz. Bu da bizim elimizi CNC beslemede, robotlu CNC beslemede kolaylaştırıyor. Robot tarafında da kendimizi geliştirerek çok büyük uzmanlıklara erişmeyi başardık. Kuruluşumuzdan beri CNC takım tezgahlarıyla servisinden bütün yeniliklerini takip ettiğimiz için bu alanda gerçekten işimizi iyi biliyoruz. Ancak müşterilerimizin talepleri CNC besleme veya paketlemenin dışına çıkabiliyor. Bu doğrultuda biz uzmanlık alanı olan bütün firmalarla partner olarak çalışabiliyoruz. Şu anda sektörde 6 büyük robot üreticisi var. Bu üreticilerin hepsiyle çalışıyoruz. Projelerimizde hepsinden bilgi ve destek alıyoruz. Çünkü hepsinde farklı yenilikler, farklı teknolojiler var. Biz bu yeniliklerden haberdar olup, müşterilerimize de bu doğrultuda projeler sunuyoruz. Dolayısıyla biz rekabetten ziyade, bütün firmalarla partner olarak çalışıyoruz.

Gerçekleştirdiğiniz anahtar teslim projelerdeki süreçleri anlatabilir misiniz? 

Bizim iki çeşit anahtar teslim projemiz var. Bizde ilk olarak hani kurulu bir düzen hani CNC makinaların olduğu bir bölüme sadece robotlu otomasyon olarak da destek verebiliyoruz. Ayrıca sadece ham bir parçayı ben bu parçayı nasıl işleyeceğim diyen müşterilerimize de tezgahlarımızla yaptığımız diğer mümessilliklerle bir anahtar çözüm sunabiliyoruz. Yani biz Endüstri 4.0’a en yakın firmalardan biriyiz diyebilirim. Endüstri 4.0’ın ana başlıklarından birçoğunu müşterilerimizin talebi doğrultusunda sunabiliyoruz. Robotlu otomasyonlar, veri takip sistemleri, 3D yazıcılar bunların hepsini kendi bünyemizde yapabildiğimiz için talep ve ihtiyaçları doğrultusunda “Ben şu parçayı üreteceğim ve bunu insansız olarak üreteceğim ya da sadece kalifiye personel çalıştırmak istiyorum” dediğinde bir projeyi sıfırdan anahtar teslim olarak gerçekleştirebiliyoruz.

Endüstri 4.0 konusunda yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz? Firmanızın bu konudaki vizyonunu öğrenebilir miyiz?

Yönetim Kurulumuz bu konuya çok önem veriyor. Bu doğrultuda sürekli yeni mümessillikler alıyoruz. Endüstri 4.0’a en yakın firmalardan biriyiz derken, aslında elimizde bulundurduğumuz güçten dolayı bunu rahatlıkla söyleyebiliyorum. Veri takip sistemleri, 3D yazıcılar, akıllı robot otomasyon çözümleri gibi yenilikler var. Bizim vizyonumuzda bu var. Zaten biz her zaman yenilikleri takip eden bir firma olmaya gayret gösteriyoruz. Evet, ne kadar ileri teknoloji kullanırsak, fiyatlar buna paralel artış gösterebiliyor. Biz de bazen fiyat konusunda diğer firmalara göre yukarıda kalabiliyoruz ama biz gerçekten firmalara katkı sağlayacak, ihtiyaçlara cevap verecek güncel teknolojileri sunmaya çalışıyoruz. 

Veri takip sistemi dediniz. Bunu biraz daha detaylandırabilir misiniz? 

Endüstri 4.0 sisteminde artık verinin bir kara düzen yerine, bir bulut üstünde toplanması gerekiyor. Kaç parça, ne kadar ürettiniz, takımınızı kaç parçada bir değiştirmeniz gerekiyor, ne kadar hurda çıkarttınız, ne kadar parça ürettiniz gibi bunların hepsini artık dijital bir ortamda görmeniz gerekiyor. Siz oturduğunuz yerden firmanızda neler olmuş, neler bitmiş bunların hepsini takip edebilmeniz gerekiyor. Biz de bu kapsamda hazırlıklarımızı yaptık. Şu anda gelen taleplere göre bazı firmalarla çalışıyoruz. HMI paneller kuruyoruz. Operatör ekranlarda operatörler farklı farklı parçalara sadece çap, boy girerek o farklı parçaların işlenmesini sağlıyoruz. Bu sürekli gelişen bir teknoloji. 

Ar-Ge ve inovasyon alanında ne gibi çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz?

Biz her müşteriye yeni bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bir sistem çözümü bulmaya çalışıyoruz ve bu sistem çözümü bulmaya çalışmamızda zaten Ar-Ge ve inovasyon işini katmak zorundayız. Çünkü sürekli araştırma-geliştirme yaparak müşterilerimize farklı çözümler sunuyoruz. Bizim gibi otomasyon firmalarında her zaman araştırma-geliştirmeye, inovasyona ihtiyaç var. Ekibimizden bazı arkadaşlarımız tasarım yapıyor, bazıları da ürünü geliştirme, farklılaştırma gibi konularda çalışıyor. Biz yaklaşık 15 kişilik ekibimizde yazılımcı, tasarımcı, satış mühendisi ve proje mühendisi olmak üzere dört gruba ayrılıyoruz. Ar-Ge’de tasarım bölümünün içinde geçiyor. Bir arkadaşımız aldığımız projeleri tasarlarken, diğer arkadaşlarımız da araştırma-geliştirme ve inovasyon projeleriyle ilgileniyor.

Son dönemde devreye aldığınız projelerden örnekler verebilir misiniz? 

Son dönemde hayata geçirdiğimiz Bayrampaşa’da bir projemiz oldu. Otomotiv sektöründe faaliyet gösteren bir firmaya 70 kg’lik büyük motor bloklarını CNC besleme operasyonu yaptık. Bu operasyonda mümessili olduğumuz CNC takım tezgah firmasıyla iş birliğiyle ortaklaşa olarak projeyi gerçekleştirdik. Onlar bize destek oldu, biz de onlara destek olduk. Yaklaşık üç alandan oluşan projenin ilk iki alanını bitirdik şu anda üçüncü alandayız. Yakında onu da tamamlayıp teslim etmeyi planlıyoruz. Geçmişte sadece otomotiv ana ve yan sanayiye robot satılır fikri vardı. Şu an o fikri yaptığımız başarılı işlerde de biraz daha kırmaya başlıyoruz. Biz şu ana kadar yaklaşık 40 adet proje teslim ettik. Bunları geliştirirken de büyük firmalara, KOBİ’lere birer tane ikişer tane veya çok büyük sistemler 12 tane tezgaha 3 tane robotla besleme sistemleri yaptık. 

CNC beslemede neler ön plana çıkıyor? Bu alanda yenilikler, teknolojik gelişmeler var mıdır?

Geçmişte sadece torna tezgahlarında CNC besleme adı altında geçiyordu. Şu an biz CNC tezgahlarına beslemeler yapabiliyoruz ya da kaya otomat tezgahlarından taşlama tezgahlarına, takım bileme tezgahlarından diğer bütün tezgahlara robotlu otomasyon CNC takım besleme yapılabiliyor. Artık hassasiyetler çok önemli. Çünkü bir fikstüre bir parçayı oturttururken herhangi bir hassasiyet kaymasında o parça düzgün çıkmıyor. Bizler de buna özen gösteriyoruz. Artık bunları nasıl daha iyi yapabiliriz gibi konularda çalışmalar yapıyoruz. Gripper seçimlerini ona göre yapıyoruz, mesela slider sistemlerinde bu doğrultuda slider seçimi yapıyoruz ya da robot seçimini ona göre yapıyoruz. Bu alanlardaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz.

Furkan Bey, Satış Mühendisi olarak sorumluluk alanınızdan ve yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

Benim sorumluluk alanım, projesi olan bütün müşterilere ulaşmak. Sektör fark etmeksizin sadece robotlu otomasyon ihtiyacı olan bütün firmalara ulaşmaya çalışıyorum. Yaklaşık 110 kişilik bir ekibimiz var ve biz bütün konuları müşterilerimize anlatabilecek kadar bilgiye, yetkinliğe sahibiz. Yani ben sadece tek başıma değil, biz bir ekip olarak bütün Türkiye’ye belirli projeleri belirli CNC takım tezgahlarını anlatmaya, satmaya bir ekip olarak dolaşıyoruz. Hepimizin farklı yetkinlikleri var. Robotlu otomasyon benim yetkinlik alanıma giriyor. Arkadaşlardan gelen bilgiler, benim kendi yaptığım ziyaretler, eski projelerimiz bütün bunların takibini yapıyorum, müşteriyle ilk teması ben kuruyorum. Bu temasta aslında müşterinin ne istediğini, nasıl bir çözüm sunulmasını talebini iletişim kurarak anlayabiliyorsunuz. Müşteriden gelen talepler çok fazla. Ancak robotun 5 sene önce yapabildikleriyle şu anda yapabildikleri arasında çok fark var. Aslında benim başlıca görevlerimden biri de insanlara bunu hayal ettirmek ve bu yenilikleri anlatmak.