“Med-Mar Tuz fabrikası olarak iyotlu sofra tuzu, gıda sanayi tuzu, tekstil tuzu, tablet tuz, salamura tuzu, medikal tuz ve sanayi tuzu gibi çeşitlerimiz bulunuyor. Üretim kalitesini artırmak ve işçilik maliyetlerinden tasarruf etmek amacıyla robotlu sistemlere yatırım yaptık. Bugün tesisimizde paketleme ve paletleme olmak üzere üç tane otomatik robot sistemi kullanıyoruz.” Bu sözler Med-Mar Tuz Fabrika Müdürü Hasan Akgüç’e ait. Tesis içerisindeki üretim sürecini ve robotların üretime sağladığı avantajları konuşmak amacıyla bir araya geldiğimiz Akgüç, sorun yaşamamak için robotun alındığı firmanın önerdiği entegratör firma ile çalışılması gerektiğini tavsiye ediyor. 

Öncelikle okuyucularımız için kısaca firmanızın yapılanmasını anlatabilir misiniz? 

Med-Mar Tuz San Tic. A.Ş. olarak 1998 yılında aldığı Rafine Tuz Tesisi yatırım kararı ile 2002 yılında sektöre ilk adımını attı. Tekel tarafından işletilen ülkemizin en büyük kaya tuzu maden işletmesini aldıktan sonra yıllık 100 bin ton üretim kapasitesi ile Türkiye’nin en büyük rafine tuz tesisleri yatırımını tamamlamak suretiyle üretime başladı. Üretim ve istihdam atağı ile ikinci on yılda ikinci fabrikayı da kurdu. 2012 yılı itibariyle de üretim kapasitemiz yıllık 200 bin tona çıkararak hedefimize ulaştık. 

Bu süreç içerisinde Türkiye’nin değişen ve gelişen pazar durumuna bağlı olarak ürün çeşitlerini geliştirmeye yönelik çalışmalara bağladık. Bu amacımıza ulaşmak için Ar-Ge faaliyetlerimizi hızlandırdık ve sektörün ilki olan medikal tuz ürününü piyasaya sunduk. Bunun yanı sıra stratejik ürün özelliği ile ön plana çıkan ürünlerle yolumuza devam ediyoruz. 

Fabrikamız, aynı zamanda ihtiyaç duyduğu elektriği üretmek amacıyla enerji yatırımını öne alarak buhara dayalı kojenerasyon tesisini hayata geçirdi ve altyapısını güçlendirdi. Üretimin yanı sıra kurduğu araç nakliye filosu ile de ürünlerimizin taşıma işini de büyük oranda gerçekleştirdi. Rafine tuz tesisleri, maden, enerji ve nakliye bölümleri ile 200 civarında çalışanı bünyesinde istihdam oluşturmaya devam ediyor. 

Ürün çeşitliliğiniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Özellikle medikal tuz dediğiniz ürün hangi alanlarda kullanılıyor? 

İlaç sanayinin hammaddesi olarak GMP belgeli tıbbi medikal tuz ile ilgili yurt içi ve yurt dışı çalışmalarımız devam ediyor. Ürün çeşitlerimiz arasında; iyotlu sofra tuzu, gıda sanayi tuzu, tekstil tuzu, tablet tuz, salamura tuzu, medikal tuz ve sanayi tuzu gibi çeşitlerimiz bulunuyor. 

Firmanız ülkemize alanında ne gibi ilkleri kazandırdı? Hangi başarılara imza attı?

Med-Mar Salti Tuz, birçok alanda ilklere ve başarılara imza attı.

•    “Türk tipi Termik Santral” projesini TUBİTAK destekli Ar-Ge projesini başarı ile tamamlayarak kendi elektrik ihtiyacını karşılamasıyla sektörde örnek teşkil etti. 

•    Tıbbi Tuz olarak medikal tuz üretimini gerçekleştirmiş bu alanda yatırımlarını genişleterek medikal sektörüne hizmet vermeye devam etmektedir.

•    Üretim tesislerinin tam otomatik sistemlerle kontrol ve çalışmasını sağlamak suretiyle enerji, personel tasarrufu yanında üstün kalitede üretimi temin etmiştir.
•    Tam otomatik üretim ve ambalaj sistemleri sayesinde el değmeden ürün ambalajlanmaktadır.

•    Paketleme birimindeki otomatik dolum ve robotik sistemler sayesinde de ürünlerimiz paletlenerek mamül stok depolarına sevk edilmektedir.

Firmanızın yapılanmasından bahseder misiniz? Üretim süreçleriniz ile ilgili bilgi verir misiniz?

Firmamız, hamtuz üretimi, rafine tuz üretimi, enerji, nakliye ile lojistik, idari olmak üzere 5 farklı bölümden oluşuyor. 
Üretim süreçleri, madenden alınan ham kaya tuzu kırma-eleme tesislerinden geçtikten sonra rafinasyon işleminin ilk aşamasına alınıyor. Tesisimiz Termik Rafinasyon esasına bağlı olarak çalışıyor. Burada kırılmış ham tuz, 105-110 derece sıcak salamura içine alınarak eritiliyor ve saturasyon akabinde dekantasyon ünitelerinden geçirilerek saflaştırma işlemine tabi tutuluyor. Oluşturulan sıcak doygun tuzlu su, evaporatörlere sevk edilerek vakum altında buharlaştırma yapılmak suretiyle yeniden kristal tuz oluşumu sağlanıyor. Kristalizatörlerde üretilmiş tuz santrifüj ve kurutuculardan geçirilerek ambalajlanmak üzere paketleme ünitesine sevk ediliyor. Son olarak üretim çeşidine bağlı olarak sofra tuzlarına iyot katılarak zenginleştiriliyor. 

Robotlu sistemi devreye almada en riskli kısım entegratör firma seçimi. Bu konuda nelere dikkat ettiniz?

Tesisimizde paketleme ve paletleme olmak üzere üç tane otomatik robot sistemi kullanıyoruz. Sistemlerin seçiminden devreye alınmasına kadar pek çok aşamada kritik ve zor süreçler geçirdik. Çünkü; bu konunun ülkemizde maalesef altyapısı açısında çok yeni olması hasebiyle problemler yaşadık ve halen yaşamaya devam ediyoruz. Entegratör firmaların geçmişine baktığımız zaman hemen hemen hepsinin yeni firma olduğunu ve tecrübe yönünden eksiklikleri olduğunu görüyoruz. Dünyanın en iyi robotunu seçseniz bile entegratör firma iyi olmazsa çözüm yerine dert almış oluyorsunuz. Sorun yaşamamak için robot aldığımız firmanın önerdiği ve desteklediği entegratör firma ile anlaşmamıza rağmen maalesef planlanan çalışma performansının ancak yüzde 65’ini yakalayabildik. Bu da yaptığımız planlamalarımızı revize etmemize, daha pahalı ve grift çözümlere gitmemize neden oldu. 

Robotlaşmaya giderken fizibilite çalışmaları yaptınız mı? Robot yatırımı yaparken dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir? Söz konusu süreçte ne tür kriterleri dikkate aldınız?

Üretim yapan tüm işletmelerde insan unsuru en zor konulardan biridir. Maalesef şu anda yeterli ve kalifiye personel bulma konusunda zorluk çekiyoruz. Bu zorluklar da bizi robotik sistem tercihlerine zorladı. Bu nedenle insan kaynağını daha iyi ve verimli yerlerde kullanabilmek için mümkün mertebe robotik sistemleri tercih ediyoruz. Bu da günümüzün kaçınılmaz bir gerekliliği olarak görülüyor.  

Robot yatırımı yapmadan önce, yapılacak yatırımın çok iyi etüd edilmesi gerekiyor. Zira dünyanın en iyi robotunu dahi almış olsanız mutlaka üretici firmanın garantörlüğünde iş yapacak entegratör firmaların tercih edilmesini tavsiye ediyorum.

Ne zaman robotlu üretime geçtiniz? Bünyenizde hangi proseslerde, kaç adet robot kullanıyorsunuz?

Son 10 yıl içerisinde üç aşamada robotik sistemler kurduk. Bu sistemleri de paketleme ve paletleme prosesinde kullanıyoruz. 

Robot yatırımı firmanıza ne gibi katkılar sağladı? Robot yatırımından sonra elde edilen avantajlar neler oldu?

Robot yatırımı yaparak öncelikle işçilik maliyetlerinde avantaj sağladık. İşçilikten elde edilen tasarruf sayesinde sistem kendini 1-1,5 yıl gibi sürede amorti etti. Ayrıca işçilik hataları nedeniyle meydana gelebilecek zayiatları bertaraf ediyoruz. Endüstriyel robotları kesinlikle akıllı yatırım olarak görüyor ve tüm işletmelere tavsiye ediyorum.

Gelecek dönemde hangi alanlarda robot yatırımı yapmayı planlıyorsunuz?

Paketleme bölümü için paletleme yapacak ilave robot alımlarımız olabilir.

Bünyenizde kullanılan depolama sisteminin özelliklerinden bahsedebilir misiniz?

Ürettiğimiz tuz ürünlerin ağırlığı nedeniyle depolama sistemimiz yatay ve kısmi olarak raflı sistemler mevcuttur. 

Makina parkurunuzda çözüm ortaklarınızın yerlilik durumu nedir? Makina sanayinin gelişimi için neler düşünüyorsunuz?

Mevcut tesislerimizdeki makine parkurumuzda yüzde 60 kadar yerlilik vardır. Özellikle rafinasyon sistemleri ve en kritik proses ekipmanları maalesef yurtdışı menşelidir. Bu konuda makine-imalat açısından sıkıntı olmadığını görüyorum, ancak proses tasarım, proje ve detay mühendislik konularında çok gerilerdeyiz. 

Enerji verimliliği odaklı üretim çerçevesinde ne tür sistemlerden yararlanıyorsunuz? Ne tür metodlar uyguluyorsunuz?

Çankırı Karatekin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi hocalarımızla yaptığımız protokol çerçevesinde enerji verimliliği çalışmaları yapmaktayız. 

2018 yılı için hedefleriniz nelerdir?

Müşteri memnuniyeti odaklı çalışmalarımızın bir gereği olarak kaliteli ürün ve kaliteli hizmet üretebilmeyi, kapasite artırımı çalışmalarımıza yön verecek projeleri bu yıl tamamlayarak 2019 yılına hazırlanmayı planlıyoruz.